Dava öncesi gözaltı ve tutukluluk endişe verici

Hollandalı parlamenter  Ria Oomen-Ruijten tarafından kaleme alınan raporda uzun tutukluluk süreleri, basın ve ifade özgürlüğüne yönelik eleştirilerin yanısıra, yargı reformuna yönelik beklentiler ön plana çıktı. Türkiye’nin vize serbestisine sahip olmayan tek aday ülke olduğunun altını çiziliyor ve işadamları, öğrenciler, akademisyenler ve sivil toplum temsilcilerine vize kolaylığı sağlanmasının önemine yer veriliyor. 28-29 Mart’ta Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu’nda görüşülmesi beklenen raporda şu görüşler yer alıyor:

Dış politika övgüsü

* Türkiye’nin büyüyen ekonomisi ve enerji güvenliğinde artan önemi yadsınamaz. Dış politika ve bölgesel konularda birlikte hareket edilmesinin önemi büyük.
* Yeni müzakere fasıllarının açılabilmesinin anahtarı Türkiye’nin komşu ülkelerle olan ilişkilerini geliştirebilmesine bağlı (Kıbrıs Rum Kesimi kastediliyor).

Yeni Anayasa’ya bakış

* Avrupa Konseyi  ülkeleri arasındaki en yüksek seçim barajı olan yüzde 10 barajı Türk halkındaki çoğulculuğu yansıtmıyor.
* Yeni bir sivil anayasa yapılması gerekiyor. 
* Asker üzerindeki sivil kontrolün arttırılmasına yönelik adımların devam etmesi memnuniyet verici. 
* Yargılama prosedürleri ve normları hâlâ yeteri kadar gelişme göstermemesi endişe yaratıyor. Özellikle sonradan yargısız şekilde bir ‘cezalandırma halini’ alan dava öncesi gözaltı ve tutukluluk süreleri hakkında büyük endişe söz konusu.

Basın özgürlüğü yetersiz

* Gazetecilere karşı cezai kovuşturma getiren düşüncelerin ve görüşlerin suç haline getirilmesini Türkiye’de insan hakları ve ifade özgürlüğünün önünde önemli bir engel olarak görüyoruz.
* Medyada otosansüre ve bazen kapanmalara yol açan orantısız para cezaları ile ifade özgürlüğünü kısıtlayan ve bazı siteleri yasaklayan internet kanuna müsaade eden yasalarda acil reform yapılması gerekmektedir.
* Hükümetin kadınların sosyal hayatta ve iş hayatında daha fazla yer alabilmeleri için daha fazla adım atması bekleniyor.

Yargıdan endişe verici gelişmeler

* Hrant Dink davasıyla Türkiye’de hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığı test edilmektedir.
* Darbe girişimi olduğu iddia edilen Ergenekon ve Balyoz davaları; Türkiye’deki demokratik kurumların ve yargı erklerinin temel hak ve hürriyetlere koşulsuz bağlılık ile bağımsız, tarafsız, düzgün, şeffaf ve güçlü işleyişini göstermek zorundadır. 
* Uzun tutukluluk ve CHP lideri Kılıçdaroğlu hakkında düzenlenen fezleke endişe vericidir.