Güncelleme Tarihi:
Geçen yıl alınan 81 öğrenciye, bu yıl yeni 81 öğrenci daha eklendi. 10 yılın sonunda Darüşşafaka’da 810, üniversitede ise 324 öğrenci hedefleniyor. Müfettiş yardımcılığı ile başlayan kariyerini genel müdürlüğe kadar devam ettiren İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince ile babasız çocukların eğitim gördüğü Darüşşafaka’ya verdikleri bu desteği konuştuk.
Darüşşafaka’ya siz mi gittiniz, öneri onlardan mı geldi?
-Öneri kendilerinden geldi. Zaten yıllar önce 1939 depreminde de 83 yetim çocuğun eğitim masraflarını üstlenlenmek için işbirliği yapmışız. İş Bankası bir cumhuriyet kurumu olarak başta eğitim olmak üzere kültür, sanat ve sağlıkla ilgili faaliyetler konusunda öteden beri belli bir çizgide yol aldı. Biz bu tür faaliyetleri kuruluş amacımızın bir parçası olarak görüyoruz. Darüşşafaka bizden de eski olan sayılı kurumlardan. Doğrusu bizi bizden yaşlı bir kurumla işbirliği yapmak heyecanlandırıyor.
Çocuklara 14 yıl boyunca her konuda destek sözü vermişsiniz.
-Konunun uzmanı kuruluşlarla çalışma arzumuzdan kaynaklanıyor. Darüşşafaka gibi güvendiğimiz kurumların seçeceği, yetiştireceği öğrencilere destek olmayı tercih ediyoruz. Darüşşafaka bize sadece ilk ve ortaöğretim seviyesinde tutalım deseydi, bu proje öyle de olurdu. Ama, üniversitede de destekleyin dediği için, onların doğru bulduğunu yapmaya çalışıyoruz.
Karnesini getirene kitap veriyorsunuz, satrancın yaygınlaşmasında büyük katkınız var. ÖSS’de başarılı olanları ödüllendiriyorsunuz. Eğitime olan bu ilgi eğitimci bir aileden gelmenizle mi ilgili?
- Benim şahsımla ilgili değil. Kurumlar bize öneri getiriyor, değerlendiriyoruz. Satranç Federasyonu Başkanı Ali Nihat Yazıcı satrancın gelişmesinde büyük çıkış yaptı. Milli Eğitim Bakanlığı ile okullarda seçmeli ders olarak satrancın okutulması yönünde işbirliğinde bulunmuştu, biz o zaman devreye girdik. Bunu sahiplendik. Desteğimizle proje süratlendi. Bizler satranç değil, seksekle büyüdük. Şimdi okullarda 2 bine yakın özel satranç sınıfı bulunuyor. Özel sınıf, satrancı bir zihin sporu olarak usulüne uygun yapma imkânı sağlıyor. Bu proje başlamadan önce 2 binler civarında olan satranç antrenörlerinin sayısı şimdi 20 bini geçti. Bu etkinlikle çocuklarımız büyük kazanımlar elde ediyor. Dünya Satranç Federasyonu Başkanı geldi, “Satrancın en hızlı ilerlediği ülkesiniz” diyerek bizi tebrik etti.
Üniversite kurma gibi bir düşünceniz var mı?
-Sivas Cumhuriyet Üniversitesi’ne, Sakarya ve Kocaeli Üniversitesi’ne yatırımlar yaptık. Depremden sonra Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne 7 milyon dolar harcayarak ciddi morfoloji binası yaptık. İsteseydik bu paralarla özel üniversite açabilirdik. Bunu yapmıyoruz. Üniversite kurmadık ama Anadolu sathında onlarca üniversitenin yurt binalarını yaptık. Sadece bir tabela asıyoruz, onlar da eskiyor, düşüyor, farkına varırsak onları düzeltiriz. Türkiye’nin eğitim ihtiyacı büyüyen bir sorun olarak karşımızda. Hassasiyeti olan tüm kişileri, kuruluşlarımızı Türkiye Cumhuriyeti’nin Darüşşafaka gibi köklü kurumlarıyla işbirliği yapmaya davet ediyorum. Bunlar ayrı münferit projelerle olmaz. Hele bütçesinin yarısı iletişime ayrılan projelerle çok ileri gidilemiyor.
Oturduğunuz yerde doğayı korumak için bir oluşum başlatmışsınız...
- Uzun yıllar Anadolu’nun çeşitli yerlerinde yaşadıktan sonra İstanbul’da yaşayınca görüyorsunuz ki, İstanbul kadar güzel bir şehir yok. Çok muazzam bir doğası var. Benim de oturduğum İstanbul’un Avrupa yakasının kuzeyi çok güzel. Fakat burada çok aşırı bir yapılaşma var. Uçakla seyahat edenler İstanbul Karadeniz tarafından yapılan inişlerde aşağıya bakarlarsa doğayı ne kadar perişan ettiğimizi görecekler. TEMA ve İş Bankası işbirliğiyle önümüzdeki hafta Kemerburgaz’ın biraz ilerisinde İhsaniye Köyü civarında 81 ilde, 81 orman projesinin İstanbul ayağını yapacağız. İnanılmayacak derecede çorak bir yerde ağaçlandırma projesi başlatacağız.
HERKESİN GIPTA İLE BAKTIĞI BİNANIN 37’NCİ KATINDA RAHATLAMAK İÇİN KANARYA VE SU SESİ DİNLİYORUM
12 yaşına kadar il merkezinde oturmadım. Yurdumuzun elektriksiz, yolları olmayan çeşitli yerlerinde dolaştım. Yaklaşık 9 yıldır herkesin gıpta ile baktığı bir binanın 37’nci katında yaşıyorum. Hayatımın çok büyük bölümünü orada geçiriyorum. Yoğun iş arasında insanın psikolojisini güçlü tutabilmesi çok kolay olmuyor. Çok şükür hobileri olan bir insanım. Ofisimde kanarya besleyip, su çeşmesinde akan su sesi dinliyorum.
İŞ BANKASI’NIN SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİ
81 İLDE 81 ORMAN: TEMA Vakfı ve Çevre ve Orman Bakanlığı işbirliğiyle yapılıyor. 5 yılda 1.470 hektar alana, 2 milyonu aşkın fidan dikilecek.
SATRANÇ: Satranç Federasyonu ile yürütülüyor. Seçmeli satranç dersi alan öğrenci sayısı bir milyon 700 bine ulaştı. Türkiye genelinde 1200 satranç sınıfının açılışı yapıldı.
KARNE GÖSTER KİTAP AL: Türkiye ve KKTC’deki herhangi bir İş Bankası şubesine karnesini getiren 2 milyon öğrenciye İş Bankası Kültür Yayınları kitapları armağan ediliyor.
ATEŞ BÖCEĞİ: Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’yla sürdürülüyor. 2001’de faaliyete geçen Ateş Böceği Gezici Eğitim Birimleri’nde 12 bilgisayarlı bir eğitim odası ve bir serbest etkinlik odası bulunuyor.
ALTIN GENÇLER: Her yıl ÖSS’de Eşit Ağırlık 2 ve Sayısal 2 puan türlerinde başarılı olan, bankanın kuruluş yılına eşit sayıda öğrenci ödüllendiriliyor.
DEPREMZEDE BURSU: Büyük Marmara Depremi’nde zarar gören öğrencilere eğitim bursları devam ediyor.