Darbe tehlikesi yok
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Mart 03, 2010 00:00
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ‘Balyoz Operasyonu’ kapsamında gerçekleşen son gözaltı ve tutuklamaları, “Türkiye’de bir darbe tehlikesini önlemek için askerler tutuklanmıyor. Türkiye’de darbe tehlikesi olmadığı için askerler tutuklanıyor” sözleriyle değerlendirdi.
Tutuksuz yargılama kararlarının ardından “Falan falan kişileri kurtardık, gerisi ne hali varsa görsün” denilemeyeceğini belirten Baykal, dünkü grupta şöyle konuştu:
Sırtı pekler, sahipsizler
İnsanların tanıdıkları var, tanımadıkları var. ‘Tanıdığım yok’ diye davaya olan ilgimizi kaybedecek miyiz? Hepimiz, Ergenekon’da haksızlığa maruz kaldığını gördüğümüz herkesle ilgilenmeliyiz. ‘Sırtı pek’ olan kendisine sahip çıkılan rahatlayacak; ‘sahipsiz’ diye nitelendirilenler bu sürecin acı uygulamalarına maruz kalacak.
Askeri suçlamanın bedeli
Bugün Türkiye’de askerlerin tutuklanması “Bu sivil yönetimin güvencesidir” şeklinde değerlendiriliyor. Üzerinde üniforma olanın insan haklarından sanki yoksun bırakılması mümkünmüş gibi bir anlayış da yerleştirilmek isteniyor. Askerleri suçlamanın bedeli olmayacağı duygusu bu hukuksuzlukları yapma hakkını verir mi?
Hukukun ırzına geçtiler
Erzincan’da Cumhuriyet kanunlarını uyguladığı için savcı Ergenekon sanığı oldu. Üstelik Başbakan Yardımcısı telefon açıyor, “Tahliye et” diyor. Savcı kanunlarını uygulamaya çalışmasaydı şimdi Ergenekon sanığı olmayacaktı. İktidar hukukun ırzına geçerken suçüstü yapılmıştır.
Anayasa yandaş yargıya
Seçim geliyor; artık Adalet Bakanının, Başbakan’ın kim olacağı belli değil. Bugünkü hukuki şaibeleri taşıyanlar seçimi kaybettikten sonra acaba kendilerini nasıl güvenceye alacaklar. Bu soru, iktidarı Anayasa değişikliğini giderayak yapmak zorunda bırakıyor. Oysa herkes hesabını verecek. Sayın Başbakan sen de hesabını vereceksin. Anayasa’yı AKP ve BDP değiştirecek. İkisi de Anayasa Mahkemesi tarafından mahkûm edilmiş. AKP ile BDP el ele vermişler, yandaş medyayı da yanlarına almışlar yandaş yargı yaratıverecekler.
Sırtı pekler, sahipsizler
İnsanların tanıdıkları var, tanımadıkları var. ‘Tanıdığım yok’ diye davaya olan ilgimizi kaybedecek miyiz? Hepimiz, Ergenekon’da haksızlığa maruz kaldığını gördüğümüz herkesle ilgilenmeliyiz. ‘Sırtı pek’ olan kendisine sahip çıkılan rahatlayacak; ‘sahipsiz’ diye nitelendirilenler bu sürecin acı uygulamalarına maruz kalacak.
Askeri suçlamanın bedeli
Bugün Türkiye’de askerlerin tutuklanması “Bu sivil yönetimin güvencesidir” şeklinde değerlendiriliyor. Üzerinde üniforma olanın insan haklarından sanki yoksun bırakılması mümkünmüş gibi bir anlayış da yerleştirilmek isteniyor. Askerleri suçlamanın bedeli olmayacağı duygusu bu hukuksuzlukları yapma hakkını verir mi?
Hukukun ırzına geçtiler
Erzincan’da Cumhuriyet kanunlarını uyguladığı için savcı Ergenekon sanığı oldu. Üstelik Başbakan Yardımcısı telefon açıyor, “Tahliye et” diyor. Savcı kanunlarını uygulamaya çalışmasaydı şimdi Ergenekon sanığı olmayacaktı. İktidar hukukun ırzına geçerken suçüstü yapılmıştır.
Anayasa yandaş yargıya
Seçim geliyor; artık Adalet Bakanının, Başbakan’ın kim olacağı belli değil. Bugünkü hukuki şaibeleri taşıyanlar seçimi kaybettikten sonra acaba kendilerini nasıl güvenceye alacaklar. Bu soru, iktidarı Anayasa değişikliğini giderayak yapmak zorunda bırakıyor. Oysa herkes hesabını verecek. Sayın Başbakan sen de hesabını vereceksin. Anayasa’yı AKP ve BDP değiştirecek. İkisi de Anayasa Mahkemesi tarafından mahkûm edilmiş. AKP ile BDP el ele vermişler, yandaş medyayı da yanlarına almışlar yandaş yargı yaratıverecekler.