Danıştay'dan doktorlara iyi haber

Güncelleme Tarihi:

Danıştaydan doktorlara iyi haber
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 17, 2011 10:03

Danıştay 10. Dairesi, devlet üniversitelerinin tıp fakültelerinde öğretim üyesi olarak çalışan doktorların mesai dışında herhangi bir iş yapmalarını engelleyen Sağlık Bakanlığı yönetmeliklerinin ilgili hükümlerinin yürütmesini durdurdu.

Haberin Devamı

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Başkanlığında öğretim üyeliği görevini yürüten ve aynı zamanda bir Tüp Bebek ve Kadın Sağlığı Merkezinde kısmi zamanlı çalışan bir doktorun, “kamu kurum ve kuruluşunda çalıştığı gerekçesiyle özel sağlık kuruluşunda çalışmasına ilişkin personel çalışma belgesi” Ankara Valiliği İl Sağlık Müdürlüğünce iptal edildi.

Bunun üzerine doktor, İl Sağlık Müdürlüğünün bu işleminin ve işlemde dayanak olarak gösterilen 7 Nisan 2011 tarihli Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile 7 Nisan 2011 tarihli Özel Hastaneler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin ilgili hükümlerinin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle Danıştay'da dava açtı.

Haberin Devamı

Davanın ilk incelemesini yapan Danıştay 10. Dairesi, yönetmeliklerin, öğretim üyesi olarak çalışan doktorların mesai dışında her hangi bir iş yapmalarını engelleyen hükümlerinin ve bu hükümlere dayanılarak tesis edilen İl Sağlık Müdürlüğü işleminin yürütmesini durdurdu.

Dairenin kararında, Anayasa Mahkemesi'nin 5947 sayılı “tam gün yasası” ile ilgili verdiği iptal kararına atıfta bulunularak, üniversite öğretim üyeleri yönünden özel kanun olan 2547 sayılı Yasada düzenleme yapan ve üniversite öğretim görevlilerinin mesai sonrası başka yerlerde ücretli veya ücretsiz, resmi veya özel başkaca herhangi bir iş göremeyecekleri, ek görev alamayacakları ve mesleklerini serbest olarak icra edemeyecekleri yolundaki hükmün iptal edildiği anımsatıldı.
Kararda, Anayasa Mahkemesinin iptal kararının gerekçesinde, öğretim üyelerinin, üniversitelerin yürüttükleri bilimsel çalışmaların gereği olarak sahip oldukları bilimsel ve idari özerkliğin doğal sonucu olarak, diğer kamu görevlilerinden farklı bir meslek sınıfı olarak nitelendirilmesi karşısında, yasama organı tarafından Anayasa Mahkemesinin anılan kararı doğrultusunda yeni bir düzenleme yapılmadığı sürece, diğer kamu görevlileri ile aynı kategoride değerlendirip, çalışma saatleri sonrasında başka iş yapmalarına yasaklama getirilmesine olanak bulunmadığı belirtildi.

Haberin Devamı

Dolayısıyla, devlet üniversitesi tıp fakültelerinde öğretim üyesi sıfatıyla doktorluk yapanlar ile devlet hastanelerinde doktorluk yapanların aynı statüde değerlendirilmemesi gerektiğine işaret edilen kararda, “Bu itibarla, öğretim üyelerinin kamu görevlisi olmakla birlikte Anayasada genel sınıflandırma içinde ayrı bir yere sahip, kendilerine özgü önem ve değerde bir meslek sınıfı olduğu, bu konumları dikkate alındığında, öğretim üyelerini diğer kamu görevlileri gibi değerlendirip, mesai sonrası başka iş yapmalarına yasaklama getirilmesinin Anayasaya aykırı bulunduğu gerekçesi ile Anayasa Mahkemesince verilen iptal kararının, Devlete ait üniversitelere bağlı tıp fakültelerinde öğretim üyesi sıfatıyla çalışan doktorları, 1219 sayılı Yasanın 12.maddesinin (a) bendi kapsamı dışına çıkarmış bulunduğu sonucuna ulaşılmaktadır” denildi.

Haberin Devamı

Davalı Sağlık Bakanlığınca çıkartılan Yönetmeliklerde, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı sonrasında Devlet Üniversitesi tıp fakültesinde öğretim üyesi olarak çalışan doktorların kazandıkları farklı ve özel statünün dikkate alınmadığı, böylece Anayasa Mahkemesi kararına aykırı düzenleme yapıldığı vurgulanan kararda, Anayasa Mahkemesi kararına aykırı olarak düzenlenmiş olması nedeniyle hukuka aykırı olduğu saptanmış bulunan Yönetmelik hükümlerine dayanılarak tesis edilen Ankara Valiliği işleminde de hukuka uyarlık bulunmadığı belirtildi.

"KARARLIYIZ YENİ KANUN YAPARIZ"

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 2 ay içerisinde hekimlerin tam gün çalışmasına ilişkin nihai kararını vermesinin ve durumun vatandaşın lehine sonuçlanmasının beklendiğini belirterek, “Değilse, gerekirse biz yeni bir kanun da yaparız. Biz hükümet olarak bunu kabullenmeyeceğiz” dedi.
Akdağ, yaptığı açıklamada, Danıştay'ın, tıp fakültelerinde öğretim üyesi olarak çalışan doktorların mesai dışında herhangi bir iş yapmalarını engelleyen Sağlık Bakanlığı yönetmeliklerinin ilgili hükümlerinin yürütmesini durduran kararını değerlendirdi.

Haberin Devamı

Bu hususta vatandaşın kafasının karışmamasını isteyen Akdağ, hükümet olarak vatandaşın yanında olduklarını ve olmaya devam edeceklerini söyledi.
“Tam Gün”den hükümetin, Sağlık Bakanlığı'nın muradı nedir, ona bakmak gerektiğini ifade eden Akdağ, şunları belirtti:
“Kamunun bir hastanesinde ya da sağlık kurumunda çalışan değerli bir hekimin, ayrıca dışarıda, özel bir hastanede çalışmasını doğru bulmuyoruz. Kamuya ait bir kuruluş, ister toplum sağlığı merkezi, ister devlet hastanesi, ister ağız diş sağlığı merkezi, isterse üniversite hastanesi olsun, fark etmez. Bütün bu kuruluşlar milletin vergileriyle ve ödediği primlerle ayakta duran kuruluşlardır. Benim milletimin hiçbir ferdinin bu kuruluşlardan hizmet alırken dışarıda bir yere gidip para ödemesini ya da bu kuruluşların içinde hocaya özel para ödemesini biz insan öncelikle siyasetimiz açısından kabul edemeyiz. Bunun için kanun yaptık, CHP Anayasa Mahkemesi'ne gitti, ondan sonra işin içine tabip örgütü Danıştay'ı karıştırdı, vesaire. Ama Danıştay Dava Dairelerinin verdiği son bir karar var. Bu kararın en son aşamasına doğru gittiğini biz biliyoruz. Ben inanıyorum ki önümüzdeki 2 ay içerisinde hukuk nihai olarak kararını verecek, Danıştay Dava Dairelerinin kararlarıyla durum vatandaşımızın lehine sonuçlanacaktır. Vicdan kabul ediyor mu, devlet veya üniversite hastanesine giden bir vatandaşın dışarıda muayenehaneye ya da özel bir merkeze gitmeye mecbur kalmasını? Neyin peşindeyiz ben anlamıyorum. Evet, hekimler muayenehane çalıştırsınlar, özel hastanede çalışsınlar, biz buna karşı çıkmıyoruz ki. Ama ben soruyorum; Herhangi bir özel hastanede çalışan bir doktorun, başka bir özel hastanede çalışmasına, oraya hasta götürmesine özel hastane izin veriyor mu? Niçin devlet buna izin verecekmiş? Biz milletimizin bu çilesini sonlandırmaya kararlıyız, açık söyleyeyim.”

Haberin Devamı

"2 AY İÇİNDE KARAR VERİLSİN"

Basına da bu konuda görev düştüğünü, neyin vatandaşın hayrına olduğunun neyin olmadığının iyi takip edilmesi gerektiğini ifade eden Sağlık Bakanı Akdağ, bir anket yapılsa, vatandaşın yüzde 95'inin devlet veya üniversite hastanesine hizmet almak için başvurduğunda, ayrıca özel bir hastaneye ya da merkeze gitmek istemediğinin ortaya çıkacağını belirtti.

Milli iradenin karşısına çıkılmaması gerektiğini kaydeden Akdağ, “Danıştay Dava Dairelerinin son kararından sonra tıp fakültelerindeki hekimlerin bir karar vermeleri gerekecek o zaman” denilmesi üzerine şöyle konuştu:
“Önümüzdeki 2 ay içerisinde bu kararı vereceğine inanıyorum. Değilse, gerekirse biz yeni bir kanun da yaparız. Biz hükümet olarak bunu kabullenmeyeceğiz. Milletin büyük bir ekseriyetinin hüsnü kabulünü görmüş, milleti arkasında bulmuş bir hükümet olarak biz vatandaşın sağlık hakkının parayla alınıp satılmasına mani olmaya kararlıyız.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!