Güncelleme Tarihi:
Marmara Denizi’ndeki görüntüleri inceleyen Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Çorlu Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer, müsilajın varlığının son dönemde Tekirdağ kıyılarında arttığını belirterek şunları söyledi: “Günde yaklaşık 8 milyon ton atık su bir nebze arıtılmış, birazı ileri arıtmayla arıtılmış sular Marmara Denizi’ne boşaltılıyor. Buradaki azot ve fosfor miktarı bitkisel planktonlar için besin maddesi anlamına geliyor ve bu besin maddeleri ile aşırı beslenen planktonlar stres durumlarında müsilaj dediğimiz salgıyı salgılıyor. Deşarjla mücadele etmediğimiz sürece, kurtulma şansı ve ihtimalimiz yok. Yüzeyde görülmedi diye müsilaj kayboldu zannediyoruz. 10 metreden itibaren 30 metrelere, 40 metrelere kadar Marmara Denizi’ni istila etmiş durumda. Muazzam derecede denizin içerisindeki ekosisteme zararlar veriyor.”
CANLILAR KAÇIYOR
Dalgıç eğitmeni Ömer Gezgin de “Şu anda denize baktığınızda tamamen duru bir deniz, suyun üzerinden herhangi bir şey belli olmuyor. Ama 10-15 metre derinliğe indiğiniz zaman müsilajla karşı karşıya kalıyoruz. Sualtında dip kısma çöktüğünde, canlıların üzerine bir kabuk halinde yapışmış. Bu sebepten dolayı bütün canlılar biraz daha derin sulara ya da daha temiz sulara gitmeye çalışıyor” dedi.
BALIKÇILAR SEZONU ERKEN KAPATTI
Müsilaj etkisinin artırması ile Çanakkale Boğazı’nda avlanan bazı balıkçılar, 15 Nisan’da kapanacak av sezonunu erkene çekti.
DEM-BİR Çanakkale-Tekirdağ Bölge Birliği Başkanı Naci Karabiber, “Müsilaj son günlerde çok yoğunlaştı, avcılığı imkânsız hale getirdi. Sezonumuzu erken kapattık. Artık mücadele edilemez bir hale geldi. Marmara Denizi ölüyor, sucul yaşam bitiyor. Oksijen kalmadı. Çok daha kötü sonuçlar doğacak. Her yıl artarak devam ediyor” dedi.