Güncelleme Tarihi:
İzmir Emniyeti Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, İstanbul'dan gelen talimat doğrultusunda bugün saat 07.00 sıralarında Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi'nin paralelindeki 1435 Sokak 4 numarada bulunan Kamer Apartmanı'nın birinci katındaki ÇYDD İzmir Şubesi'ne geldi. Çilingire kapıyı açtıran 15 kişilik polis ekibi, içerideki bilgisayarların hard disklerine, Ege Bölgesi'ndeki şubelerin de bağlı bulunduğu İzmir Şubesi'ndeki üye kayıtlarından yürütülen her türlü faaliyetlere kadar çeşitli evrakların yer aldığı çok sayıda klasöre el koydu. Bilgisayar kayıtları ile dernek işlerinin aksamaması için gerekli olan bazı klasörler, yedeklenmeye başlandı.
Polisin arama yaptığını öğrenen ÇYDD İzmir Şubesi Başkanı Gönül Kaya ile bazı dernek yöneticileri binaya geldi. Başkan Kaya, polisin arama çalışmalarına refakat etti. Kaya ile birlikte içeride bulunan bazı dernek yöneticileri ise bir süre sonra dışarı çıkıp, aramayı haber alarak gelen dernek üyeleriyle birlikte sokakta beklemeye başladı.
CHP'Lİ AYHAN DA GELDİ
Yaklaşık 20 dernek üyesinin önünde bekleyişini sürdürdüğü Derneğe CHP İzmir Milletvekili Selçuk Ayhan da geldi. Ayhan içeri girmeden önce basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Biz yargının bağımsızlığını ve hukukun üstünlüğünü savunan insanlarız. Türkiye'de öyle ilginç olayarlar oluyor ki Başbakan'ın ‘Ben Ergenekon'un savcısıyım’ demesiyle birlikte fütürsuzca, aydın, çağdaş, kişi, kurum, kuruluş ve akademisyenler bazı çete olaylarının içinde gösterilerek, sindirme ve yıldırma operasyonu yapılıyor. Verdiği ifadelerin işkence altında alındığı raporlarla kesinleşmiş Tuncay Güney adlı, haham mıdır, gazeteci midir, herhangi bir yabancı ülkenin tetikçisi midir belli olmayan bir şahsın, işkence nedeniyle geçerliliği olmayan ifadeleri üzerinden senaryolar oluşturularak, Türkiye'de önemli gündem oluşan noktalarda, o gündemi değiştirmeye yönelik hareketler yapılıyor. Bu yapılanların genel ve evrensel hukuk kurallarıyla uzaktan yakından ilgisi yok” dedi.
Selçuk Ayhan, şöyle devam etti:
“Almanya'da insanların inançları kullanılarak hortumlanan paraların Türkiye'de nerelere harcandığı bilinen bir Deniz Feneri dosyası Türkiye'ye beş ayda gelirken, cep telefonuyla arkadaşıyla konuşurken sadece ‘Ergenekon’ adı geçtiği için insanlar 15 dakikada bulunup, gözaltına alınabiliyor. Öte yandan düşen bir helikopter her türlü teknolojik imkana rağmen 2 günde bulunamıyor. Böyle garip tezatların yaşandığı bir ülkedeyiz. Resmen askeri darbe dönemlerinde olan faşizan bir uygulama. Türkiye'de silahlar bulunuyor. Uzmanlarla konuşuyoruz silahın bir hafta toprak altında kalması deformasyona, korozyona neden oluyor. Bu silahlar hangi kuruma ait, nerede kullanılıyor, bunlar belli değil. Türkiye'de birşeyler kurgulanıyor, daha sonra ona uygun kalıplar oluşturuluyor. Önce insanlar tutuklanıyor, sonra oluşturulan kalıplara göre suçlanıyor. Buraya ÇYDD'ye geçmiş olsun demek ve yanlarında olduğumuzu hissettirmek için geldim.”
GÖZALTI YOK
Arama yapılan derneğe girip, içeride yaklaşık 5 dakika kaldıktan sonra dışarı çıkan Selçuk Ayhan, çıkışta, dernek faaliyetlerinin aksamaması için bilgisayar kayıtlarının yedeklendiğini söyledi. Operasyon kapsamında İzmir'den gözaltına alınanın olmayacağı bilgisini edindiğini aktaran Ayhan, “Faşizan bir dönemden geçiyoruz. Gizli yürtülmesi gereken soruşturmanın bazı detayları bir ay öncesinden gazetelerde yer alıyor. 10-15 gün öncesinin gazeteleri okunduğunda kimin gözaltına alınacağını görebiliyorsunuz” diye konuştu.
Dışarıda bekleyen dernek üyelerinin yanına gidip, “Geçmiş olsun” dileğinde bulunan Ayhan daha sonra ayrıldı. Dernek önünde beklemelerini sürdüren üyeler ise ellerindeki “Hukuk Devleti İstiyoruz” yazılı dövizleri kaldırıp, sessiz protestoya başladı. Dernek Başkanı Gönül Kaya ise dernek binasının balkon demirlerine Türk bayrağı astı.
Polisin dernek binasındaki arama ve bilgisayar kayıtlarını yedekleme çalışmalarını sürdürüyor.