Güncelleme Tarihi:
Gazeteciler Can Dündar, Ahmet Şık, Kadri Gürsel ve Musa Kart'ın da sanıkları arasında bulunduğu Cumhuriyet Gazetesi'nin yönetici ve yazarlarına yönelik açılan 20 sanıklı davaya devam ediliyor. Duruşmada Başsavcıvekili Hacı Hasan Bölükbaşı, sanıklar Ahmet Şık, Akın Atalay, Murat Sabuncu, Ahmet Kemal Aydoğdu ve Yusuf Emre İper'in tutukluluklarının devamı yönünde görüş bildirdi.
İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi 4'üncü celsesi görülen duruşmada, tutuklu sanıklar Akın Atalay, Murat Sabuncu, Ahmet Şık, Ahmet Kemal Aydoğdu ve Yusuf Emre İper hazır bulundu. Tutuksuz sanıklar Hikmet Çetinkaya, Orhan Erinç'in de hazır bulunduğu duruşmayı, CHP Milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Barış Yarkadaş, Ali Şeker, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto, yazar Oya Baydar, oyuncu Menderes Samancılar, Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm Elvan ile çok sayıda yabancı basın mensubu da izledi.
DOĞAN SATMIŞ'IN RÖPORTAJI DELİL OLARAK DOSYAYA GİRDİ
Mahkeme Başkanı Abdurahman Orkun Dağ, İstanbul Cumhuriyet Savcılığı Basın Suçları Bürosu'nca gazetenin eski yazarlarından Doğan Satmış'ın Gazeteciler.com'da yayımlanan röportajının delil olarak dava dosyasına gönderildiğini belirtti. Bunun üzerine söz alan sanık avukatları, Doğan Satmış'ın röportajının delil olarak dosyaya konulmamasını ve daha önce ifadesi için çağrıldığı halde duruşmalara gelmeyen tanık Mehmet Faraç'ın da dinlenmesinden vazgeçilmesi talep ettiler. Öğle arasının ardından kararını açıklayan heyet, Doğan Satmış'ın röportajının delil olarak dosyaya konulmasına karar verdi. Heyet, Mehmet Faraç'ın da tanık olarak dinlenmesinden vazgeçilmemesine de karar verdi.
ADLİ BİLİŞİM MÜHENDİSİ BYLOCK ÜZERİNE TANIKLIK YAPTI
Daha sonra Cumhuriyet Gazetesi muhasebe çalışanı Yusuf Emre İper'in avukatlarının talebi üzerine Adli Bilişim Mühendisi Tuncay Beşikçi tanık olarak dinlendi. 19 yıllık uzmanlığı olduğunu, Poyrazköy gibi davalarda bilimsel görüş verdiğini ifade eden Beşikçi, sanık Yusuf Emre Kiper'in telefonunda çıkan ByLock üzerine ifade verdi. Beşikçi, sanığa ait telefonu incelediğini ve geriye dönük herhangi bir silme işlemi yapılmadığını belirterek sanığın ByLock kullanmadığını ancak indirdiği bir müzik programı üzerinden ByLock sunucusuna yönlendirildiğini belirtti. Beşikçi, "Sanık bu müzik programına bağlandıktan 4 gün sonra ByLock sunucusuna bağlanmış. Sanık gibi çok sayıda kişi, müzik dinlemek isteyen, kıble yönünü bulmak isteyen kişiler bu program yüzünden ByLock sunucusuna yönlendirilmiş olabilir. Ancak gerçek ByLockçular'dan ayırt edilebilmeleri için bir satır önce girilen adrese bakılması gerek" dedi.
OSMAN KAVALA İLE YAZIŞMALAR DA DOSYAYA GİRDİ
Daha sonra Mahkeme Başkanı Dağ, celse arasında İstanbul Cumhuriyet Savcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nca kendilerine yeni bir belge gönderildiğini açıkladı. Başkan Dağ, belgelerde bir soruşturma kapsamında gözaltında olan işadamı Osman Kavala ile tutuksuz sanıklarından Aydın Engin ve halen yurtdışında olan sanık Can Dündar arasındaki WhatsApp yazışmalarının olduğunu belirtti. Başkan Dağ, söz konusu yazışmaları okudu. Sanık Aydın Engin'in, Osman Kavala'ya gönderdiği mesajın; gazetenin mali durumunun kötü olduğu, bu nedenle Avrupa Birliği fonlarından destek istemek için ne yapılması gerektiği, Brüksel'de kimlerle görüşülmesi konusunda danışmak istediği yönünde olduğu belirtildi. Can Dündar'ın ise Osman Kavala ile görüşmek istediği yönünde yazışma yaptığı belirtildi.
AVUKAT İLKİZ: SORUŞTURMA GİZLİLİĞİ İHLAL ETMİYOR MU?
Bunun üzerine sanık avukatlarından Fikret İlkiz, söz konusu yazışmaların bazı sitelerde haber olduğunu gördüğünü belirterek "Gelen yazılar usul konusunda haklı olduğumuzu gösteriyor. Beklersek başka belgeler de gelir. Kavala'nın bugün emniyette sorgusu yapılıyor. Demek ki Kavala tutuklanacak. Böyle bir belgeyi Basın Savcılığı gönderdiğine göre depo dava olarak bekleyeceğiz ve bir sanık hakkında soruşturma gizliliği söz konusuyken bu yazı gönderilerek gizliliği ihlal etmiyor mu? Hiçbir talebim yok ama durum bu" dedi. Sanık avukatlarından Ergin Cinmen de mahkemenin, soruşturmaya yönelik çıkan haberler hakkında suç duyurusunda bulunmasını talep etti.
AHMET ŞIK: SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMUYORSUNUZ
Söz alan tutuklu sanık Ahmet Şık ise, "Ben iki celsede de suç duyurusunda bulunduğumu söyledim ama siz karar almaktan kaçtınız. İktidara yakın gazetede duruşma savcısının adıyla belge dolaşıyor ama siz suç duyurusunda bulunmuyorsunuz. Bizim manşetlerimizden örgüt arıyorsunuz. Ama örgütün yerini size söyledim. Örgüt bu adliye binasının içinde, hakim savcı kılığında, işbirlikçileri de medya" dedi.
SAVCI 5 SANIĞIN DA TUTUKLULUĞUNU TALEP ETTİ
Mahkeme Başkanı Abdurahman Orkun Dağ ise savcılıkça gönderilen belgelerin, delil olup olmayacağını sonra değerlendireceklerini belirterek davayı uzatmayı düşünmediklerini ancak bilirkişi raporlarının eksik olduğunu ifade etti. Ardından taleplerle ilgili Başsavcıvekili Hacı Hasan Bölükbaşı, Ahmet Şık'ın aralarında bulunduğu 5 sanığın tutukluluk hallerinin devamını talep etti. Savcı ayrıca Doğan Satmış'ın görgüye dayalı bilgisi olduğu gerekçesiyle tanık olarak dinlenmesini de talep etti. Duruşma, mütalaaya karşı sanık ve avukatlarının beyanlarıyla devam ediyor.