Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Ödülleri sahiplerini buldu... 'Ruhumuzu esaretten kurtaracağız'

“Günümüzde küresel sistemi yönetenlerin en güçlü silahlarının, müziğiyle sinemasıyla modasıyla kültür araçları olduğu açık bir gerçektir. ‘Yumuşak Güç’ diye tarif ettiğimiz bu araçlar yeri geldiğinde askeri, teknolojik, finansal güçten çok daha etkili operasyon vasıtalarına dönüşmektedir. Günümüzde bunlara bir de teknoloji destekli, internet tabanlı enstrümanlar eklenmiştir. Ancak ne kadar çok kişiyi bünyesinde eritirse eritsin, ne kadar çok içerik üretimi yaparsa yapsın bu araçlar hâlâ geleneksel kültür ve sanat faaliyetlerinin insan ruhunda bıraktığı etkiyi oluşturmanın çok uzağındadır... Bir bilgisayara gerekli yazılımı yüklediğinizde roman da yazdırabilirsiniz, resim de yaptırabilirsiniz, müzik de besteletebilirsiniz. Ama bu asla bir insanın ürettiği kültür, sanat eseri olmaz. İnsan zihninin ve kalbinin üretebileceklerinin sınırı bilinen ölçülerle ifade edilemeyecek kadar geniştir, büyüktür. Ruhu esir bir insanın bedeni özgür olamaz.

PROJELER BEKLİYORUZ

Kültür ve sanatta yapacağımız atılımla ruhumuzu esaretten kurtaracağız ki bedenimizi de özgür kılabilelim. Medeniyetimizi yeniden yükseltmek istiyorsak öncelikle bakacağımız vaktimizi, enerjimizi, kabiliyetimizi teksif edeceğimiz alan kültür ve sanattır. Bundan sonra artık kültür, sanat ve onun nesillerden nesillere aktarıcısı olan eğitim alanına yoğunlaşmamız gerekiyor, yoğunlaşıyoruz. Bunun fiziki mekânlarını imar ettiğimiz gibi fiziki mekânların içini her yönüyle doldurmamız gerekiyor. 2053 vizyonumuzun ana taşıyıcısı eğitim ve kültür olacaktır. Kültür sanat insanlarımızın her birinden 2053 vizyonumuzu şekillendirecek somut teklifler, projeler bekliyoruz. Çünkü bu, hepimizin ve bizden sonraki nesillerin ortak geleceğinin meselesidir. Elbette kültür sanatın da bir maddi altyapısı vardır. Üstelik bunların çoğunu, güya kültür sanat adına önümüze çıkarılan nice engellere, yürütülen nice kara kampanyalara rağmen hayata geçiriyoruz.

YALANLARLA BOĞUŞUYORUZ

İstanbul’daki AKM binasının safahatini hatırlayın. Biz ne yalanlarla, iftiralarla boğuştuğumuzu bu eserlerle dünyaya ispat ediyoruz. İstanbul’u dünya çapında kültür merkezine kavuşturduk. Ülkemizin sessiz sedasız şekilde dünyanın dört bir yanında sayıları milyarları bulan insanların evine girdiği kültür faaliyetlerinden biri de televizyon dizilerimizdir. Geçmişte TV kanallarımız üretildiği ülkenin kültür sanat ideolojisiyle gelen yabancı dizilerin işgali altındaydı. Şimdi kendi tarihimizi anlatan, ülkemizde üretilen diziler 150’ye yakın ülkeye ihraç ediliyor. Dünyada Amerika’dan sonra en fazla dizi ihraç eden ülkeyiz.”

TEK TEK TEBRİK ETTİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının başında ödül alan tüm isimleri tek tek anarak tebrik etti. Erdoğan, “Bu yıl ödül vereceğimiz kültür sanat insanlarımız arasında Teoman Duralı hocamız da bulunuyordu. Maalesef kendisini 2 hafta önce ebediyete uğurladık” dedi. Ayrıca ünlü oyuncu Cüneyt Arkın’ı da, “Cüneyt Arkın’ı anlatmaya gerek var mı bilmiyorum. Hepimizin çocukluğunun ve yaşlılığının kahramanı sanatçımızın Türk sinemasının bu günlere ulaşmasında çok büyük katkısı vardır. Özellikle tarihi filmlerdeki başarısını asla unutmayacağımız Cüneyt Arkın’ı tebrik ediyoruz” sözleriyle kutladı.

KARATE, TEKVANDO YAPMAYA KALKMA

Cüneyt Arkın adına ödülü almak için sahneye çıkan eşi Betül Cüreklibatır’ın ayağının takılması üzerine Erdoğan, “Aman yavaş” dedi. Cüreklibatır, “Heyecanlandım” karşılığını verince, Erdoğan’ın “Karate, tekvando filan yapmaya kalkma ha” demesi gülüşmelere neden oldu. 

ÇOK YAKIŞIKLISINIZ, MASKEYİ ÇIKARIN

Erdoğan kaligrafi alanında ödüle layık görülen Etem Çalışkan’a da “Maskeyi çıkaralım siz çok yakışıklısınız, maske bütün yakışıklılığınızı alıp götürüyor. Kaligrafi üstadına bu güzellik yakışırdı” dedi. Çalışkan da “Sizi özledik” deyince Erdoğan “Özleyenleriniz çok olsun” karşılığını verdi. 

GÖZLERİNDEN ANLADIM, RİZELİSİN

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ödülünü almak için sahneye çıkan Kemal Tahir Vakfı Başkanı Cengiz Yazoğlu ile aralarındaki diyaloğu da anlattı. Erdoğan’ın “Gözlerinden anladım, Yazoğlu’na ‘Nerelisin’ dedim ‘Rizeliyim’ dedi” sözleri salonda gülüşmelere neden oldu.