Güncelleme Tarihi:
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün şike yasasını veto etmesini manidar bulduğunu açıkladı, Cumhurbaşkanlığının Başbakan Tayyip Erdoğan’ın hülyası olduğunu savundu.
Önceki gün MHP’li belediye başkanları toplantısı için gittiği Antalya dönüşünde bir grup gazeteciyle sohbet eden Bahçeli, gündeme ilişkin özetle şunları söyledi:
‘ORTADOĞU’da sıranın Şam’da ve Tahran’da olacağını vurgulayıp daha sonra Ankara’ya yönelebileceğini söylemiştim. Zannediyorum Tahran bu arada Suriye’ye örtülü bir destek vermeye çalışıyor. Her şart altında bu tür tehditlere karşı Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin verebileceği bir cevabı olmalıdır.
Kaynamanın ilk sesleri
AKP’nin içindeki gelişmeleri ciddiye alarak takip etmiyoruz. Parti yönetimi ve Bakanlar Kurulu’nda aynı şahsiyetlerin uzun süre bakanlık yapmasından dolayı partililerin beklentileri su yüzüne çıkabilir. Bu 10’uncu yılına giren bir süreçteki kaynamanın ilk sesleri gibi geliyor. Gündemlerinde saklı bazı planları olduğu kanaatindeyim. Reisicumhurun, ‘Ben de rahatsızım demesi’ ve veto hakkını kullanması bence manidar. Beraberce daha açık konuşabilirler. Bu tür oyunlara girmelerine gerek yok. Başbakan inşallah sağlığına kavuşarak, partide çatlama gibi olaylara fırsat vermez. Türkiye’nin bu kadar sorunlarının arttığı bir dönemde AK Parti’nin kaosa girmesi o partiden ziyade ülke için büyük zarar verir. Çünkü Meclis’in bugünkü tablosunda istikrarı tekrar kurabilecek bir hükümet çıkartmak kısa dönemde mümkün gözükmüyor.
Cumhurbaşkanının görev süresi bize göre 5 artı 5. Bir kişi 5 yıl cumhurbaşkanlığı yaptıktan sonra bir 5 yıl daha bu şansa sahip olabilir. Bu yürürlüğe girerse Abdullah Gül’ün bir 5 yıl daha talip olma hakkı yasal olarak vardır. Bu 7 yıl ise bu hakkı Gül’den alır. (Erdoğan’ı kast ederek) Siyaset planlamasında çıraklık, kalfalık, ustalığı aşama aşama benimseyerek uygulamaya koyan bir kişinin, ustalıktan sonra neyi düşünür sorusunda siyasi emekli olamayacağına göre cumhurbaşkanlığı onun hülyasıdır. Aday olmak da hakkıdır. Niyeti var herhalde.’
Bardak kırmak çok çirkin
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin, TBMM’de bütçe görüşmeleri sırasında yaşanan gerginlikler, şike konusu ve Kürdistan kurma çabalarına ilişkin değerlendirmeleri şöyle: “Meclis’teki gerginlik gittikçe artıyor. Bütün partiler gerginliği minimize etmelidir. Hele hele bardak kırarak birbirlerinin yüzüne doğru atmaları Meclis’e yakışmayan, çok çirkin davranışlardır. Çok daha vahim sonuçlar doğurabilir. (Espriyle) Onun için MHP olarak arkadaşlarımıza hoşgörülü, sabırlı olmalarını bir metrelik kıta sahanlığını da korumalarını istiyoruz.
Türkiye’nin ateş çemberinin içerisinde olduğu bir ortamda sporu öne çıkararak ve orada bir şikeyi sürekli gündemde tutarak bir tartışmayı sürdürmeyi de anlamsız buluyoruz. Konuyu gündemden düşürmeye çalışıyoruz ama bakalım arkasından ne gelecek. Bilinçli yapılıyor gibi gözüküyor.
Dört parçalı Kürdistan hedefine aşama aşama ulaşılmaktadır. İlk aşama Kuzey Irak’ta meydana getirilmiş olan bir yönetim halidir. Arkasından Türkiye’de başlatılan bir gayret vardır. İran’da özellikle PJAK’la olan çatışmalar sebebiyle kendini göstermektedir. Şimdi de Suriye’de bir etnik unsura dayalı yapıyı harekete geçirerek, Büyük Kürdistan denilen yapılanmaya adım adım gidilmek istenmektedir. Biz buna dört parçalı devletçik diyoruz.”
İnsuyu’nu inceledi
DEVLET Bahçeli, programında olmamasına rağmen Ankara’ya dönüşü sırasında ülkenin turizme açılan ilk mağaralarından olan Burdur İnsuyu Mağarası’nı da ziyaret etti. Mağarayı gezen Bahçeli, yetkililerden de mağara hakkında bilgi aldı. Antalya’dan Ankara’ya karayolu ile dönen Bahçeli, yol üzerinde yörük çadırındaki restoranı görünce otomobilini durdurdu. Çadıra girerek inceleyen Bahçeli’yi gören bir anne, 2 kızıyla, yanına gelerek, “Kızım sizi çok seviyor ve siyasetle de çok ilgili. Ona okuması için bir kitap önerebilir misiniz?” dedi. Bahçeli de “Biz size gönderelim” diyerek, ailenin adresini aldırdı.