A.A.
Oluşturulma Tarihi: Haziran 05, 2006 18:39
Sosyal Demokrat Halk Partisi (SHP) Genel Başkanı Murat Karayalçın, SHP'nin sol partilere yönelik bir çağrısı olduğunu belirterek, “Partimizin herhangi bir sağ arayışı yoktur” dedi.
Konak Meydanındaki Emekli Sandığı binası önünde stand açarak ”Cumhurbaşkanı'nı Halk Seçsin, Bir İmza da Sen Ver” kampanyasına katılan Karayalçın, kampanyanın 1 Haziranda başladığını belirterek, Türkiye'nin değişik yerlerindeki parti örgütlerinin yurttaşlardan Cumhurbaşkanını halkın seçmesi için imza toplamaya başladıklarını söyledi.
SHP'nin Almanya ve Avrupa'daki temsilcilerinin de imza toplamaya başladıklarını, kampanyanın 11 Haziran akşamına kadar süreceğini belirten Karayalçın, “12 Haziran günü imzaları TBMM Başkanına götürüp sunacağım. Meclis tatile girmeden önce bu kampanyanın sonuçlarını sunacağız. Türkiye'nin her yerinden çok geniş katılımın sağlandığını ifade edebilirim. Yurttaşlar Cumhurbaşkanını milletvekillerinin seçmesini değil, kendilerinin seçmesini istiyorlar” dedi.
Bir gazetecinin CHP'nin sağ partilere yönelik yaptığı çağrı ile ilgili sorusuna Karayalçın, SHP'nin sol bir parti olduğunu ve solda kalma kararlığını sürdürdüğünü ifade ederek, şöyle devam etti: ”SHP'nin herhangi bir sağ arayışı söz konusu değildir. SHP sol partilere çağrı yapmıştır. Sol partilerin birlikteliğini öngörmektedir. Başkalarının düşüncelerine karışmama ve yorumda bulunmayı doğru görmem. Ama sağ sol ayrımının ortadan kalktığı şeklindeki düşüncenin yanlış olduğu inancındayım. Hangi dağda kurt öldü de sağ sol ayrımı kalktı. Hangi sorun çözüldü. Türkiye'de birdenbire işsizlik mi çözüldü? Gelir dağılımı mı iyileştirildi? Yoksulluk mu yenildi de birileri kalkıp sağ sol ayrımı ortadan kalktı diyorlar. Hiç bahane aramasınlar açıkça biz sağa kaydık desinler ne olduğunu görelim.”
Başka bir gazetecinin “Başbakanın asıl biz sosyal demokratız şeklindeki ifadesine ne diyorsunuz?” sorusuna Karayalçın, “Bize kayıt olmak isteyen kimseye hayır demeyiz” karşılığını verdi.
-“ECEVİT SÜRECİ DEVAM EDİYOR”-
Karayalçın, geçtiğimiz hafta Bülent Ecevit'in rahatsızlığından önce DSP ile ittifak yapılması ve bunun başına Yılmaz Büyükerşen'in getirilmesine ilişkin SHP Meclisinde tavsiye kararı alındığını hatırlatılması üzerine, şöyle yanıtladı:
“6 Mayıs tarihinde Bülent Ecevit'in rahatsızlığından önce kendisini evinde ziyaret ettim ve 1.5 saat görüştüm. Rahşan Hanım da vardı. Kendisine 10 Mayıs çağrısını kabul ettiğimi söyledim. Kendisi Yılmaz Büyükerşen'i önermişti. Büyükerşen adına öteki partilerin de uygun görmeleri durumunda olumlu baktığımızı söyledim. CHP Tekirdağ Çorlu'daki mitinginde sağ partiler ile birliktelik arayışında olduğunu açıkladı.
10 Mayısta Bülent Bey çağrı yaptı. 16 Mayısta SHP (evet) dedi. 20 Mayısta CHP (hayır) dedi. 18 Mayısta Ecevit hastaneye kaldırıldı. DSP'nin Ecevit'in çağrısına nasıl yaklaşacağını bilmiyorum. Ecevit bana, çağrısını kamuoyuna sunarken DSP yönetimi ile görüşmediğini, DSP'den de bağımsız bir proje olduğunu söylemişti. DSP yönetimi ve kurucu genel başkanlar nasıl karşılar bilmiyorum.
Biz yıllardan bu yana ittifak çağrısını yapıyorduk. Sol için Ecevit süreci geçerliliğini korumaktadır. Bu süreçte SHP yer alacağını söyledi, CHP yer almayacağını söyledi, DSP ise yer alacak mı almayacak mı bilinmemektedir. Önümüzdeki günlerde belli olacaktır.”
-TÜRKİYE'NİN SOLA İHTİYACI VAR”-
Türkiye'nin özellikle son yaşanan süreçte sola gereksiniminin açık biçimde ortaya çıktığını, Cumhuriyetin temel değerlerinin korunmasının ancak bir sol ittifak tarafından yapılabileceğini ifade eden Karayalçın, “Yurttaşların sol partilerin birlikteliğini talep ettiklerini hep birlikte görüyoruz. Bu doğrultuda istekler var. Bunun doğru çözüm olduğu inancını taşıyorum. İtalya'da bunu yaptılar ve başarılı oldular. İktidara geldiler. Türkiye'de ittifak yapılarak aynı başarının elde edilebileceğini düşünüyorum. Umarım herkes görür ve destek verir” diye konuştu.
-“ÇETELER İVEDİLİKLE AÇIĞA ÇIKARILSIN”-
Danıştay saldırısı ile ilgili soruya da Karayalçın, “Bizim dileğimiz Danıştay saldırısının ivedilikle sonuçlandırılması, Cumhurbaşkanlığı seçimi ile bağlantılı olarak ortaya çıktığı söylenen çetelerin açıklığa kavuşturulmasını istediklerini kaydetti.
Karayalçın, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye'de 14-15 çete varsa, bunlardan birileri Danıştay'a saldırıyor birileri de Cumhurbaşkanlığı seçimini etkiler şeklinde yorumlar ortaya atıyorlarsa ve karmaşık bağlantılar devreye giriyorsa Türkiye'nin bunu ivedilikle açığa çıkarması gerekmektedir. Bizim başlattığımız bu kampanyanın da bununla bağlantılı yönü var. İç ve dış güçlerin, karmaşık ilişkilerin Cumhurbaşkanının meclisin seçmesi durumunda etkili olması söz konusu oluyor. Ama Cumhurbaşkanını halkın seçmesi sağlanırsa, iç ve dış güçlerin manipülasyon yapmaları mümkün olmaz.”
Karayalçın, imza vermeye gelen Makbule Özkan adlı kadının imza formundaki işlemlerini kendisi yaptı.