Güncelleme Tarihi:
Ankara’da bir otelde Azerbaycan Milli Günü resepsiyonu düzenlendi.
Resepsiyonun açılış konuşmasını gerçekleştiren Azerbaycan Ankara Büyükelçisi Reşad Mammadov, Azerbaycan’ın dünyada söz sahibi olan önemli devlete dönüştüğünü, dünyada alınan önemli kararlarda söz sahibi olduğunu belirtti.
Azerbaycan ordusunun 2020 yılında Azerbaycan topraklarını Ermenistan işgalinden kurtarmasının önemli olduğunu söyleyen Büyükelçi Mammadov, “Azerbaycan 44 günlük muharebede işgal altında topraklarımızı azad ederek Sovyetler döneminde kontrolünü kaybetmiş sınırlarını geriye döndürmüştür. Her bir Azerbaycanlı için gurur kaynağı ve geleceğe bakış göstergesidir” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ise Türkiye ve Azerbaycan’ın iki kardeş ülke olduğunu vurgulayarak, “Azerbaycan, bizler için her daim ‘Can Azerbaycan’dır. 100 yıl önce nasılsa bugün de aynı şekilde gönül birliği içindeyiz” ifadelerini kullandı.
İkili ticaret hacminde 15 milyar dolar hedefine emin adımlarla ilerlendiğini kaydeden Oktay, “Eşbaşkanlığını Sayın Başbakan Ali Esadov kardeşimle yürüttüğümüz Karma Ekonomik Komisyonu ile ticaretten ulaştırmaya, enerjiden sanayiye kadar pek çok alanı kapsayan eylem planlarını hayata geçiriyoruz. 10. Dönem Toplantımızı da bu sene içerisinde gerçekleştireceğiz” açıklamasında bulundu. “Tek millet, iki devlet” anlayışı doğrultusunda kardeşliğin gereğinin yerine getirildiğinin altını çizen Oktay, “Bu dostluktan aldığımız kuvvetle tüm dünyaya bir kez daha, tek millet olarak birbirimizden güç alarak geleceğe umutla baktığımızı ve geleceği birlikte şekillendirdiğimizi ilan ediyoruz. Şunu özellikle ifade etmek isterim ki, Ankara’nın kaderini Bakü’nün kaderinden ayrı düşünmüyoruz, düşünmeyeceğiz” şeklinde konuştu.
27 Mayıs 1960 darbesinin yıl dönümünde merhum Başbakan Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan'ı saygı ve rahmetle andığını vurgulayan Oktay şöyle devam etti:
“Demokrasi tarihimize kara bir leke olarak geçen bugün, sonrasında aynı zihniyet tarafından devam ettirilen darbe teşebbüslerinin de acı bir başlangıcıdır. 27 Mayıs’ı izleyen dönemde siyasetin tüm kesimleri, 'önce millet iradesi ve demokrasi' diyebilmiş olsaydı milletimiz 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat ya da 15 Temmuz’u yaşamazdı. Bugün hala siyasi tarihimizden de milletimizin sandıkta verdiği cevaplardan da gerekli dersi almamış vesayet yanlısı bir zihniyetin ne yazık ki hala canlı olduğunu görüyoruz. Vesayeti yol arkadaşı olarak seçenlere bir kez daha sesleniyoruz; Cumhurbaşkanımız liderliğinde Türkiye’de darbelerin kökünü ve kalıntılarını kazımaya kararlılıkla devam edeceğiz.”
Düzenlenen resepsiyona Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Ankara Valisi Vasip Şahin ve birçok ülkenin büyükelçileri katıldı.