Cumhurbaşkanı Sezer, "İtalya ile işbirliğine istekliyiz"
Güncelleme Tarihi:
ROMA (A.A)
Oluşturulma Tarihi: Ocak 10, 2007 01:22
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Türkiye'nin İtalya ile hemen her alanda işbirliği yapmaya istekli ve hazır olduğunu söyledi.
Sezer, İtalya Cumhurbaşkanı Giorgio Napolitano ve eşinin, onuruna verdiği akşam yemeğine eşi Semra Sezer'le katıldı.
Sezer, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'ndaki yemekte yaptığı konuşmada, İtalya'yı ziyaretten mutluluk duyduğunu belirterek, gösterilen yakın ilgi ve sıcak konukseverlik için teşekkür etti.
Sezer, İtalya ile yüzyıllar boyu süren siyasal, ekonomik, kültürel ve toplumsal etkileşimin, iki ulus arasında köklü bağlar oluşturduğunu, iki ülkenin bugün de iki bağlaşık Akdeniz devleti olarak yakın bir işbirliği yürüttüğünü söyledi.
Cumhurbaşkanı Sezer, “2005 yılının Kasım ayında Cumhurbaşkanı Sayın Ciampi'nin ülkemizi ziyaretiyle kutlanmaya başlanan diplomatik ilişkilerimizin kuruluşunun 150. yılı etkinlikleri, ülkelerimiz arasındaki yakın bağların bir göstergesini oluşturmuştur” dedi.
“TÜRKİYE İTALYA'NIN DOĞAL ORTAĞI”
İki ülke arasındaki ortak evrensel değerlere dayanan ilişkilerin sağlam çerçevesinin, aynı zamanda uluslararası konularda karşılıklı destek ve işbirliği olanaklarını güçlendirdiğine işaret eden Sezer, şunları kaydetti:
“İşbirliğimizin stratejik çerçevesini önemsiyoruz. Gerçekten de Avrupa ve Kafkaslar, Orta Doğu ve Orta Asya arasındaki konumu, genç nüfusu ve girişimci gücü, Türkiye'yi İtalya'nın doğal bir ortağı durumuna getirmektedir.
Avrupa ve Akdeniz'de merkezi konuma sahip olan, köklü ticaret bağlarımız ve insancıl benzerliklerimiz bulunan İtalya ile hemen her alanda işbirliği yapmaya istekli ve hazırız.”
Sezer, iki ülkenin NATO içinde özgürlük ve demokrasiyi birlikte savunduğunu, uluslararası barış ve güvenliğe özveriyle katkıda bulunduklarını belirterek, uluslararası ve bölgesel kuruluşlarda dayanışma ve işbirliği sergilediklerini ifade etti.
Türkiye ve İtalya'nın Akdeniz'de demokratik, istikrarlı ve gönençli bir gelecek yaratılması amacını paylaştığını anlatan Sezer, “Avrupa güvenliği ve siyasal yapısına ilişkin görüşlerimiz örtüşmektedir. Avrupa'yı yaratan evrensel değerler ülkelerimizin ortak geleceğini biçimlendirmektedir” dedi.
“TÜRKİYE: 7000 YILLIK TARİH” SERGİSİ
Sezer, Rönesansın beşiği İtalya'nın, yüzyıllardır kültür ve sanatta insanlığın evrensel gelişimine önemli katkıda bulunduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Uluslarımızın birbirini tanımasında önemli payı bulunan İtalyan ressamlar, müzisyenler ve mimarlar, Türk kültür ve sanatına da önemli katkılar sağlamışlardır. Bu bağlamda, yarın birlikte açacağımız ülkemizin tarihsel ve kültürel varlığını yansıtan 'Türkiye: 7000 Yıllık Tarih' sergisinin uluslarımız arasındaki yakınlaşmaya katkısı olacağına inanıyorum. Bu etkinliğin düzenlenmesine olanak vermeniz nedeniyle size ve emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Sezer, konuşmasının sonunda, İtalya Cumhurbaşkanı Napolitano ve eşinin sağlık ve mutluluğuna, Türk ve İtalyan uluslarının ortak gönenç ve esenliğine kadeh kaldırdı.
İTALYA CUMHURBAŞKANI NAPOLİTANO
İtalya Cumhurbaşkanı Napolitano de Sezer ile yarın “Türkiye: 7000 Yıllık Tarih” sergisinin açılışını gerçekleştireceklerini hatırlatarak, serginin hem İtalyan ziyaretçilere hem de Roma'yı gezen her ülkeden turistlere Türkiye'nin tarihi ve kültürel zenginliğine ait bazı değerli hazineleri görme fırsatı tanıyacağını vurguladı.
Napolitano, şunları kaydetti:
“İtalyan aydınlarından birisinin geçenlerde dediği gibi, 'Türkiye'nin denizlerine ve sahillerine ait mitler, batıya hayat vermiş, doğu ile batı arasında can suyu vazifesi gören alışverişlerin temellerini atmıştır.'
Özellikle de 'Farklılıkların buluştuğu yer olan İstanbul, Avrupa'nın Akdeniz ve Orta Doğu beşiğini teşkil etmiştir.' Etnik veya dini köktencilik kadar Türkiye'ye yabancı olan başka kavramlar bulunmamaktadır.”
Napolitano, NATO'nun artan uluslararası istikrarsızlıklarla baş edebilme yeteneğini muhafaza edebilmesinde Türkiye ve İtalya'nın müşterek hareket ettiklerini, iki ülkenin bir çok kriz bölgesinde verimli bir şekilde işbirliği halinde olduğunu söyledi.
“TUTARLI VE ENERJİK BİR RUHLA DEVAM ESASTIR”
50 yılı aşkın bir süredir NATO şemsiyesi altında birlikte olan Ankara ve Roma'nın, Türkiye'nin Avrupa perspektifinin gerçekleşmesiyle gelecekte daha da yakınlaşacaklarını vurgulayan Napolitano, şöyle konuştu:
“Ülkenizin AB'ye üye olma hususundaki arzusu ile bu amaçla sarf ettiği çaba, kıtamızın ortak değer ve ilkelerine entegre olma isteğinin ilave bir kanıtıdır. Bu değer ve ilkeler, Avrupa'yı bir haklar bölgesi haline getirmiştir. Cinsiyet, dini inanç ve etnik kökenden bağımsız olarak ifade özgürlüğünün, azınlıkların ve vatandaşların korunması, sadece ortak hukuk alanımızın değil, ortak hareket erkimizin de temellerini oluşturmaktadır. Türkiye idari ve yargı sistemini, AB müktesebatı ile uyumlu hale getirme adına reform sürecini kararlılıkla başlatmıştır. Tüm aday ülkelerden talep edilen bu sürecin nihai noktası AB üyelerinin müşterek hukuki alanı paylaşmasıdır. Üyelik müzakerelerinin karmaşık yapısı ile gerektirdiği çabanın farkında olarak tutarlı ve enerjik bir ruhla aynı yönde devam edilmesi esastır.
Bu yolda dost İtalya'nın kendisine refakat ettiğini ve desteklediğini Türkiye bilmektedir. Türkiye ile İtalya Akdeniz'in iki önemli ülkesidir. Ankara'nın AB'ye girişinin önemli ve olumlu gelişmeleri de beraberinde getireceğine olan inancım bundan kaynaklanmaktadır.”
Orta Doğu'da barışın tesis edilmesinin iki ülkenin ortak hedefi ve hassasiyeti olduğunu da belirten Napolitano, Orta Doğu'da sorunların çözülmesinde diyaloğun önemine işaret etti.
Napolitano, “Sayın Cumhurbaşkanı, bu bağlamda da ülkenizin halklar arası anlayışa örnek teşkil edecek katkılarda bulunabileceğini düşünüyorum” dedi.
Napolitano, uluslararası toplumun, diyaloğun inkar edilmesine, şiddete, terör dalgalarına karşı birlikte ve etkili tepki vermesi gerektiği üzerinde durdu. Napolitano nedenlerin ortadan kaldırılarak, yaygınlaşmasına engel olunması ve kanlı sonuçlarının önüne geçilmesi gerektiğini söyledi.
Napolitano, Türkiye ile İtalya dostluğunun daha da güçlenmesini temenni ederek, Cumhurbaşkanı Sezer'e iki ülke ilişkilerinin geliştirilmesi konusunda gösterdiği çabalar için teşekkür etti.
Sezer, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'ndaki yemekte yaptığı konuşmada, İtalya'yı ziyaretten mutluluk duyduğunu belirterek, gösterilen yakın ilgi ve sıcak konukseverlik için teşekkür etti.
Sezer, İtalya ile yüzyıllar boyu süren siyasal, ekonomik, kültürel ve toplumsal etkileşimin, iki ulus arasında köklü bağlar oluşturduğunu, iki ülkenin bugün de iki bağlaşık Akdeniz devleti olarak yakın bir işbirliği yürüttüğünü söyledi.
Cumhurbaşkanı Sezer, “2005 yılının Kasım ayında Cumhurbaşkanı Sayın Ciampi'nin ülkemizi ziyaretiyle kutlanmaya başlanan diplomatik ilişkilerimizin kuruluşunun 150. yılı etkinlikleri, ülkelerimiz arasındaki yakın bağların bir göstergesini oluşturmuştur” dedi.
“TÜRKİYE İTALYA'NIN DOĞAL ORTAĞI”
İki ülke arasındaki ortak evrensel değerlere dayanan ilişkilerin sağlam çerçevesinin, aynı zamanda uluslararası konularda karşılıklı destek ve işbirliği olanaklarını güçlendirdiğine işaret eden Sezer, şunları kaydetti:
“İşbirliğimizin stratejik çerçevesini önemsiyoruz. Gerçekten de Avrupa ve Kafkaslar, Orta Doğu ve Orta Asya arasındaki konumu, genç nüfusu ve girişimci gücü, Türkiye'yi İtalya'nın doğal bir ortağı durumuna getirmektedir.
Avrupa ve Akdeniz'de merkezi konuma sahip olan, köklü ticaret bağlarımız ve insancıl benzerliklerimiz bulunan İtalya ile hemen her alanda işbirliği yapmaya istekli ve hazırız.”
Sezer, iki ülkenin NATO içinde özgürlük ve demokrasiyi birlikte savunduğunu, uluslararası barış ve güvenliğe özveriyle katkıda bulunduklarını belirterek, uluslararası ve bölgesel kuruluşlarda dayanışma ve işbirliği sergilediklerini ifade etti.
Türkiye ve İtalya'nın Akdeniz'de demokratik, istikrarlı ve gönençli bir gelecek yaratılması amacını paylaştığını anlatan Sezer, “Avrupa güvenliği ve siyasal yapısına ilişkin görüşlerimiz örtüşmektedir. Avrupa'yı yaratan evrensel değerler ülkelerimizin ortak geleceğini biçimlendirmektedir” dedi.
“TÜRKİYE: 7000 YILLIK TARİH” SERGİSİ
Sezer, Rönesansın beşiği İtalya'nın, yüzyıllardır kültür ve sanatta insanlığın evrensel gelişimine önemli katkıda bulunduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Uluslarımızın birbirini tanımasında önemli payı bulunan İtalyan ressamlar, müzisyenler ve mimarlar, Türk kültür ve sanatına da önemli katkılar sağlamışlardır. Bu bağlamda, yarın birlikte açacağımız ülkemizin tarihsel ve kültürel varlığını yansıtan 'Türkiye: 7000 Yıllık Tarih' sergisinin uluslarımız arasındaki yakınlaşmaya katkısı olacağına inanıyorum. Bu etkinliğin düzenlenmesine olanak vermeniz nedeniyle size ve emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Sezer, konuşmasının sonunda, İtalya Cumhurbaşkanı Napolitano ve eşinin sağlık ve mutluluğuna, Türk ve İtalyan uluslarının ortak gönenç ve esenliğine kadeh kaldırdı.
İTALYA CUMHURBAŞKANI NAPOLİTANO
İtalya Cumhurbaşkanı Napolitano de Sezer ile yarın “Türkiye: 7000 Yıllık Tarih” sergisinin açılışını gerçekleştireceklerini hatırlatarak, serginin hem İtalyan ziyaretçilere hem de Roma'yı gezen her ülkeden turistlere Türkiye'nin tarihi ve kültürel zenginliğine ait bazı değerli hazineleri görme fırsatı tanıyacağını vurguladı.
Napolitano, şunları kaydetti:
“İtalyan aydınlarından birisinin geçenlerde dediği gibi, 'Türkiye'nin denizlerine ve sahillerine ait mitler, batıya hayat vermiş, doğu ile batı arasında can suyu vazifesi gören alışverişlerin temellerini atmıştır.'
Özellikle de 'Farklılıkların buluştuğu yer olan İstanbul, Avrupa'nın Akdeniz ve Orta Doğu beşiğini teşkil etmiştir.' Etnik veya dini köktencilik kadar Türkiye'ye yabancı olan başka kavramlar bulunmamaktadır.”
Napolitano, NATO'nun artan uluslararası istikrarsızlıklarla baş edebilme yeteneğini muhafaza edebilmesinde Türkiye ve İtalya'nın müşterek hareket ettiklerini, iki ülkenin bir çok kriz bölgesinde verimli bir şekilde işbirliği halinde olduğunu söyledi.
“TUTARLI VE ENERJİK BİR RUHLA DEVAM ESASTIR”
50 yılı aşkın bir süredir NATO şemsiyesi altında birlikte olan Ankara ve Roma'nın, Türkiye'nin Avrupa perspektifinin gerçekleşmesiyle gelecekte daha da yakınlaşacaklarını vurgulayan Napolitano, şöyle konuştu:
“Ülkenizin AB'ye üye olma hususundaki arzusu ile bu amaçla sarf ettiği çaba, kıtamızın ortak değer ve ilkelerine entegre olma isteğinin ilave bir kanıtıdır. Bu değer ve ilkeler, Avrupa'yı bir haklar bölgesi haline getirmiştir. Cinsiyet, dini inanç ve etnik kökenden bağımsız olarak ifade özgürlüğünün, azınlıkların ve vatandaşların korunması, sadece ortak hukuk alanımızın değil, ortak hareket erkimizin de temellerini oluşturmaktadır. Türkiye idari ve yargı sistemini, AB müktesebatı ile uyumlu hale getirme adına reform sürecini kararlılıkla başlatmıştır. Tüm aday ülkelerden talep edilen bu sürecin nihai noktası AB üyelerinin müşterek hukuki alanı paylaşmasıdır. Üyelik müzakerelerinin karmaşık yapısı ile gerektirdiği çabanın farkında olarak tutarlı ve enerjik bir ruhla aynı yönde devam edilmesi esastır.
Bu yolda dost İtalya'nın kendisine refakat ettiğini ve desteklediğini Türkiye bilmektedir. Türkiye ile İtalya Akdeniz'in iki önemli ülkesidir. Ankara'nın AB'ye girişinin önemli ve olumlu gelişmeleri de beraberinde getireceğine olan inancım bundan kaynaklanmaktadır.”
Orta Doğu'da barışın tesis edilmesinin iki ülkenin ortak hedefi ve hassasiyeti olduğunu da belirten Napolitano, Orta Doğu'da sorunların çözülmesinde diyaloğun önemine işaret etti.
Napolitano, “Sayın Cumhurbaşkanı, bu bağlamda da ülkenizin halklar arası anlayışa örnek teşkil edecek katkılarda bulunabileceğini düşünüyorum” dedi.
Napolitano, uluslararası toplumun, diyaloğun inkar edilmesine, şiddete, terör dalgalarına karşı birlikte ve etkili tepki vermesi gerektiği üzerinde durdu. Napolitano nedenlerin ortadan kaldırılarak, yaygınlaşmasına engel olunması ve kanlı sonuçlarının önüne geçilmesi gerektiğini söyledi.
Napolitano, Türkiye ile İtalya dostluğunun daha da güçlenmesini temenni ederek, Cumhurbaşkanı Sezer'e iki ülke ilişkilerinin geliştirilmesi konusunda gösterdiği çabalar için teşekkür etti.