Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan rektörlerle bir araya geldi

Bizim medeniyetimizde, kültürümüzde her düzeydeki eğitim kurumlarına büyük bir önem verilmiştir. Dünyanın bilinen en eski üniversitelerine ev sahipliği yapıyoruz. Batıdan örnek alınarak açılan kurumlardan sınırlı fayda elde edilebildi. Bugün 176 üniversitemiz, 5,5 milyon öğrencimizle bambaşka bir yerdeyiz. Üniversite eğitimi konusunda hiçbir engel bırakmamaya çalışıyoruz. Peki bu kadar kısa bir sürede niçin bu kadar üniversite kurduk? Bizim politikamızın gerisinde çok önemli bir sebep var. Türkiye’de uzun yıllar eğitimin en önemli sorunu ortaöğretimden yükseköğretime geçiş olmuştur. Dershaneler başta olmak üzere pek çok sorun bu tıkanıklıktan çıkmıştır. Biz üniversite sayısını arttırarak arz ile talep arasındaki dengeyi sağlayarak bu tıkanıklığı büyük oranda kaldırdık.

Türkiye’de eğitimde nicelik sorununu, kapasite sorununu inşallah tümüyle geride bıraktığımıza inanıyorum. Bu konudaki kritik eşiği aştığımıza inanıyorum. Burada bir özeleştiriyi birlikte yapalım istiyorum. Üniversitelerin adının uzun yıllar bilimle, eğitimle, araştırmayla değil kavgayla, kamplaşmayla anılması da önemli bir sıkıntımızdı. Öğrencilik yıllarımda ben de bunları yaşadım. Üniversiteye gidemediğimiz yılları unutmamız mümkün değil. Düşünebiliyor musunuz, başörtülü öğrencileri içeri sokmamak için kapıda bekleyen hocalara, ikna odalarında öğrencilerin psikolojik baskıya uğradığı günlere tanık olduk. Biz demokrasi alanındaki reformlarımızla üniversiteleri bu tartışmalardan çıkarmak durumunda olduk.

Öğrencilerin elinde taş değil T cetveli görmek istiyoruz. İstiyorum ki bizim öğrencilerimiz icabında bir eserin mimari, estetik anlayışına katkı versin. Bu ülkenin bakanlıklarına, başbakanlığına, orayı tahrip etmek için yürüyen değil, oraya görüşlerini paylaşmaya gelen öğrenciler görmek istiyoruz.

Her üniversitemiz en azından bir alanda dünyanın en iyilerinden biri haline gelmelidir. Mesela tarım denildiğinde dünyada tarımın ilk kez yapıldığı, ilk üniversitenin kurulduğu Şanlıurfa ve Harran Üniversitesi akla gelmeli. Petrolde Batman ülkemizdeki sıyrılmış olan şehrimizdir. Denizcilikte KTÜ, demir çelikte Karabük, tekstilde Denizli. Artık kalite ve nitelik konusunda yoğunlaşmalıyız. YÖK’ün öncülüğünde kaliteyi arttıracak bir yapının oluşturulmasının önemli olduğunu düşünüyorum.

"SİLAH BIRAKMA ÖNEMLİ BİR EŞİK"

Aşmamız gereken önemli engeller var. Bunlardan biri de çözüm sürecidir. 12 yılda ciddi mesafeler aldığımıza inanıyorum. Hakkari Havalimanı’nı 1 yıldır engelliyorlar. Hem Kürt kardeşimi seviyorum diyeceksin hem de bunu yapacaksın. Bu da onların samimiyetini gösteriyor. Terör örgütünün silah bırakma açıklaması önemli bir eşik olacak. On binlerce vatandaşımızın hayatını kaybetmesine sebep olan terörün bitirilmesi noktasında önemli bir noktadayız. IRA silahları betona gömdüm diyor. Görüntüsünü de gösteriyor ama bizdeki teröristler bunu yapamıyor. Burada altını çizerek bir defa daha ifade etmek istiyorum. Paralel yapı ile mücadele benim şahsi meselem değildir. Bu devletin Milli Güvenlik Kurulu’nda konuşulmuş ve mücadele kararı alınmış bir meseledir.

PARALEL YAPIYLA MÜCADELE

Paralel yapı ile mücadelede üniversitelerimiz hassasiyet göstermeli. Çok ciddi fırsat ve tehditlerin karşımıza çıkacağı bir döneme doğru gidiyoruz. Yeni Türkiye, yeni anayasa ve başkanlık sistemi teklifimizi 2023 hedefleri için istiyoruz. Bu meselenin ülke menfaatleri için değerlendirilmesini istiyoruz. 19 Şubat’ta akademisyenlerle görüştüm. Çok istifade ettim. Gerçeğin ışığı fikirlerin çatışmasından çıkar.

"BİR BAŞKA KÜLTÜRDEKİ KADIN ALGISINI..."

Kadına şiddet konusu gündemimizdeki en önemli maddelerden biridir. Kadına şiddet insanlığa ihanettir kampanyası başlattık. Oluşturacağımız birimle kadın cinayetlerini ve kadın hakları konusunu takip edeceğim. Bir başka kültürdeki kadın algısını alarak bu soruna çözüm bulamayız.