Cumhurbaşkanı Gül, Çek Cumhuriyeti'nde

Gül, resmi ziyarette bulunduğu Çek Cumhuriyeti'nde Cumhurbaşkanı Vaclav Klaus ile baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı yaptı.

Basın toplantısında, Çek Cumhuriyeti'nde olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Gül, gösterilen misafirperverliğe teşekkür etti.
Türkiye ile Çek Cumhuriyeti arasındaki ilişkilerin mükemmel olduğunu ifade eden Gül, bu ziyaret vesilesiyle ilişkileri daha da güçlendirdiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Gül, görüşmelerde ticaret, yatırım ve turizm konularını ele aldıklarını, siyasi istişareleri gözden geçirdiklerini belirtti.
Çek Cumhuriyeti'nin AB Dönem Başkanlığı'nı yürüttüğünü anımsatan Gül, bu ülkenin önemli toplantılara ev sahipliği yaptığına dikkati çekti.
Türkiye'nin AB üyelik sürecini geniş biçimde değerlendirdikleri faydalı görüşme yaptıklarını aktaran Gül, Çek Cumhuriyeti'nin Türkiye'nin AB üyeliğine verdiği desteğe teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Gül, müzakere sürecinde Çek Cumhuriyeti ile yakın istişare içinde olacaklarına inandığını ifade etti.

KAFKASYA DİPLOMASİSİ VE ENERJİ POLİTİKASI

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Gül, Türkiye'nin Nabucco Projesi ile ilgili 8 Mayıs'ta Prag'da yapılacak zirveye davetli olup olmadığı sorusunu, “Türkiye buraya davetli. Buna katılacağız. Hatta biraz önce konuşmamızda Sayın Cumhurbaşkanı, 'Türkiye her hafta Prag'a gelme kararı almış. Çok sevindik' dedi” şeklinde yanıtladı.

Görüşmelerde enerji konusunu da ele aldıklarını anlatan Gül, Türkiye'nin bu konuya çok önem verdiğini ve Nabucco Projesi konusunda çok kararlı olduğunu vurguladı. Gül, “Bunun teknik değerinin ötesinde stratejik ve siyasi önemi var. Ümit ediyoruz ki çok yakında, hükümetler arası bir mutabakat zaptı imzalanacaktır” dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, “Türkiye ile Ermenistan arasındaki siyasi ilişkilerin ısınması söz konusu. Bu bölgedeki diğer siyasi gelişmeler doğrultusunda Nabucco Projesi'nin geleceğini nasıl görüyorsunuz” sorusu üzerine, Proje'nin Avrupa'ya güvenli gaz teminiyle ilgili olduğunu hatırlattı.

Proje'nin esas kaynaklarını Kafkasya, Azerbaycan, Türkmenistan'ın oluşturduğunu ifade eden Gül, bu kaynakların yeterli olup olmadığı üzerinde çalışıldığını belirtti.

Boru hattını Türkiye üzerinden başka kaynaklarla beslemenin söz konusu olduğuna işaret eden Gül, özellikle Irak üzerinden gelecek yeni hatlarla ilgili çalışmalar bulunduğunu kaydetti.

Arap doğal gazının da Türkiye üzerinden Avrupa hatlarına bağlanmasıyla ilgili uzun süredir devam eden çalışmalar olduğunu hatırlatan Gül, Arap doğal gazını Türkiye'ye getiren boru hattının Türk sınırlarına 40 kilometre kadar yaklaştığını söyledi.
Gül, şöyle devam etti:

“Türkiye ile Ermenistan arasındaki normalleşme çalışmaları herhangi bir şekilde Azerbaycan'ın aleyhine çalışmalar değildir. Bütün bu çalışmalar aynı zamanda hem Azerbaycan için hem Türkiye içindir, hem de bütün Kafkaslardaki istikrarın daha çok teminiyle ilgilidir. Birçok donmuş problemler vardır. Bunlardan biri de Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkiler, diğeri Azerbaycan'ın işgal altında olan topraklarıyla ilgili meselelerdir. Kafkaslar'da yeni ortaya çıkan durum karşısında herkesin gerçekçi olup bu bölgenin istikrar ve işbirliği bölgesi haline çevrilmesi için yoğun bir diplomasi dönemini yaşıyoruz. Dolayısıyla bunların, Nabucco Projesi'yle ilgili bir olumsuz yanı söz konusu değildir. Tam tersine Kafkaslarda istikrar sağlandığında ve problemlerin çözümüne ulaşıldığında daha çok işbirliği olacağı için bu işler daha da kolay olacak.”

KLAUS'UN KONUŞMASI

Çek Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Klaus da Cumhurbaşkanı Gül'ün, daveti üzerine Praga'a ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, bu ziyaretin iki ülke arasındaki ilişkilere yeni bir ivme kazandıracağını söyledi.

Cumhurbaşkanı Gül ile son dönemde sıkça bir araya geldiklerini, bugünkü görüşmelere sıfırdan başlanmadığını kaydeden Klaus, baş başa ve heyetler arası görüşmelerin dostça bir ortamda geçmesinden duyduğu memnuniyeti ifade etti.

İki ülke arasındaki ilişkilerin ticari boyutta iyi şekilde devam ettiğini belirten Klaus, bugün yapılan görüşmelerin büyük bir kısmının çok yönlü ve dış ilişkilere yönelik konulardan oluştuğunu dile getirdi.

Klaus, “Açıkça belirtmek isterim ki Çek Cumhuriyeti, Türkiye'nin AB'ye katılım sürecini destekleyenler arasındadır. Bugün, bu zor müzakere sürecinin bazı detaylarını konuştuk, ancak bu beyanımız açık ve nettir, bundan dönmemiz mümkün değildir” dedi.
Bir gazetecinin, Türkiye ile AB arasındaki müzakereler çerçevesinde enerji başlığının siyasi nedenlerle müzakereye açılmadığı yönündeki değerlendirmeleri hatırlatarak, bu konudaki yorumunu sorması üzerine, Kalus “Bu soruyu tam olarak yanıtlayamayacağını ve bunun çok da önemli olmadığını” söyledi.

Klaus, “Başlıkların açılıp kapanması ve müzakere edilmesi, sorumlu yetkililerin, memurların bir oyunudur, önemli bir konu değildir. Önemli olan siyasi iradedir ve ben Türkiye'nin Avrupa Birliği entegrasyon sürecine katılımı konusunda siyasi irademi sergiledim” dedi.
Vaclav Klaus, açıklamalarının sonunda öğrenmenin yaşının olmadığını belirterek, bugün Cumhurbaşkanı Gül'den çok yeni bir şey öğrendiğini söyledi.

Klaus'un bu sözlerine açıklık getirmemesi merak uyandırdı.

Vaclav Klaus'un 7-8 Mayıs tarihlerinde Prag'da gerçekleştirilecek zirvelere katılmak için bir hafta arayla Türk yetkililerinin Prag'a geleceğini öğrendiği, bu sözleri de buna ilişkin söylediği belirtildi.

Bu arada ortak basın toplantısı öncesinde Yatırımların Karşılıklı Korunması ve Teşviki Anlaşması'nın yeni ihtiyaçlara göre değiştirilen metni imzalandı.