Cumhurbaşkanı Erdoğan: 14 Mayıs seçimini demokrasi şöleni olarak görüyoruz
Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ümraniye mitinginde açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Biz 14 Mayıs seçimlerini ülkemizin geleceğine, milletimizin kazanımlarına, devletimizin hedeflerine sahip çıktığımız bir demokrasi şöleni olarak görüyoruz" dedi. Erdoğan, “Yanlışları göstereceğiz, doğruları göstereceğiz. Ne gerekiyorsa yapacağız ve bu işin ilk turda bitmesini sağlayacağız" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ümraniye Belediye Meydanı'nda gerçekleşen mitingde konuştu. Programda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanı sıra Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Demokratik Sol Parti Genel Başkanı Önder Aksakal, AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe yer aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye Yüzyılı hepimizin yüzyılı olacak. İnşallah Ümraniye'den yükselen şu sevgi seli yarın akşam sandıktan çıkan zaferimizin muştusudur" ifadelerini kullandı.
"14 MAYIS SEÇİMİNİ DEMOKRASİ ŞÖLENİ OLARAK GÖRÜYORUZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Pazar akşamına hazır mıyız? Şu andaki görüntünüz zaten bunu söylüyor. Sordum, katılım ne kadar? Dediler ki 35 bin. Gümbür gümbür sandıklara yürüyor muyuz? İstanbul'un Ümraniye'si bu CHP'nin döneminde çok ciddi sıkıntılar yaşadı. Ümraniye çöplüğünün patlamasını hatırlıyoruz değil mi? 39 kardeşimizin ölümünü hatırlıyoruz değil mi? Ey CHP bunun hesabını nasıl vereceksiniz ya. Bu çöplüğü şimdiki haline, spor tesisleriyle getiren kim oldu? Biz olduk. Çünkü CHP, çöp demektir, çukur demektir. Çamur demektir, susuzluk demektir. Bu susuzluktan İstanbul'u kim kurtardı? Biz kurtardık. Gönlümün sultanı Ümraniye bugün bir başka güzel. Burada adeta büyük İstanbul Mitingi'nin devamını görüyorum. Sevginiz, coşkunuz, ahde vefanız için her birinize ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum. Ümraniye'nin yoldaşlığı bizim için çok önemli. Bu ilçemizin çöplüğünün patlayıp altında insanlarımızın öldüğü vakitlerden bugünkü İstanbul'un parlayan yıldızı haline hep beraber getirdik. İnşallah şimdi de Türkiye Yüzyılı'nı Ümraniye'yle birlikte inşa edeceğiz. Biz Ümrani'yle, İstanbulla, Türkiye'yle birlikte, ülkemizin geçmişinden bugününe oradan geleceğine uzanan bir hikaye yazdık. Yaptığımız her işle, attığımız her adımla tarihimize ve milletimize duyduğumuz sevgiyle, ülkemize bir aşk mektubu yazdık. Gönlümüzdeki İstiklal tutkusuyla, aklımızdaki istikbal hedefleriyle hiçbir köken, inanç, meşrep ayrımı yapmaksızın her ferdiyle, milletimize bir aşk mektubu yazdık. Okurken, kimi zaman gözleri dolacak, kimi zaman yüzleri gülecek, hayallerine ilham, hedeflerine istikamet olacak gençlerimize bir aşk mektubu yazdık. Bu mektubu ilmik ilmik dokurken yazılabilecek ne kadar güzel şey varsa bize az geldi. Onun için kalpten kalbe, görünmeyen köprüler kurduk. Her türlü farklılığın ötesine geçerek her bir insanımızı bağrına basan sevgi köprüleri kurduk. Ülkemiz sınırlarını aşıp tüm dünyayı kucaklayan vicdan köprüleri kurduk. Şimdi de Türkiye Yüzyılı'nın eşiğinde. Engellerin aşıldığı tohumların yeşerdiği hayallerin gerçekliğe dönüştüğü gerçeklerden geleceğe doğru adım attığımız o tarihi günün arefesindeyiz. Türkiye Yüzyılı çocuklarımızın, gençlerimizin kadınlarımızın yani aşk mektubunun muhattabı tüm milletimizin yüzyılı olacaktır. Türkiye Yüzyılı hepimizin yüzyılı olacak. İnşallah Ümraniye'den yükselen şu sevgi seli yarın akşam sandıktan çıkan zaferimizin muştusudur" dedi.
"BU İŞİN İLK TURDA BİTMESİNİ SAĞLAYACAĞIZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz, 14 Mayıs seçimlerini ülkemizin geleceğine, milletimizin kazanımlarına, devletimizin hedeflerine sahip çıktığımız bir demokrasi şöleni olarak görüyoruz. Ey Türkiye, ey İstanbul, ey Ümraniye, bu mücadelede bizimle misin? Daha şimdiden sandıkta tezahür edecek, milli iradeye gölge düşürmek için kırk takla atanlara karşı sandığın gücünü göstermeye hazır mısın? Mertçe yarışmak yerine, genel başkanlığa geldikleri gibi rakiplerini kasetle elemeye çalışanlara karşı sandığın namusuna sahip çıkacak mısın? İktidarı, milletin gönlüne girmek değil de, terör örgütleriyle kol kola görmekte onların gönlüne girmekte, sandığa dar etmeye hazır mısın? Talimatı Kandil'den alanlara gereken cevabı sandıkta vermeye hazır mısın? Ülkenin değerlerini, yabancılara, tefecilere peşkeş çekme sözü verenleri o sandığa gömmeye hazır mısın? Türkiye Yüzyılı'na giden yolda yarım kalan programlarımızı, projelerimizi yatırımlarımıza tamamlamak için bizimle birlikte olmaya hazır mısın? Bunun için ne yapacağız, yarın sandıklar kapanana kadar durmadan, dinlenmeden çalışmaya var mısın? Dostlarımıza, arkadaşlarımıza, akrabalarımıza selamımı söyleyecek, yarının ne için önemli olduğunu anlatacağız. Yanlışları göstereceğiz, doğruları göstereceğiz. Ne gerekiyorsa yapacağız ve bu işin ilk turda bitmesini sağlayacağız. Allah'ın izniyle koalisyon masasını da yıkıp geçeriz, terör ve tefeci tezgahını da ezip geçeriz" ifadelerini kullandı.
"SEN İSTANBUL'DA TURİST MİSİN?"
Erdoğan, “Benim gençlerim, bunlara geleceğini emanet eder mi? Yav bunlar terörist. Teröristlerle el ele, kol kola dolaşanlara benim ülkemi emanet eder mi? Benim hanım kardeşlerim bunlara evladını emanet eder mi? Öyleyse yarın ne yapacağımızı biliyoruz değil mi? Bir oy bu kardeşinize, bir oy cumhur ittifakına. Türkiye Yüzyılı'nın yükselişi şimdiden hayırlı olsun. Ümraniye tulum çıkarmalı, tulum. Ümraniye buna hazır mı? Benim tanıdığım Ümraniye sandıkları patlatır. Milletimizle her buluşmamızda bir şey söylüyoruz. Diyoruz ki biz 21 yılda ülkemize asırlık eser ve hizmetler kazandırdık. Peki bu Bay Bay Kemal'in bir referansı var mı? Ben şunları yaptım diyebileceği bir eser var mı? İstanbul'a bir tane belediye başkanı getirdi, adamın belediyede durduğu yok. Şimdi de işte bakıyorsunuz Van'dan çıkıyor. İstanbul'u sel alıp götürüyor o nerede kayakta, nerede kızakta, nerede Bodrum'da. Ya sen İstanbul'un belediye başkanı mısın yoksa İstanbul'da turist misin? Bunlara gereken cevabı vermeye Pazar günü yani yarın hazır mıyız? Bunlar bizden önce niye yapılmıyordu? Bu kardeşinizi İstanbul'a belediye başkanı seçtiğiniz zaman susuzluğu giderdik mi? Çöp dağlarını kaldırdık mı? Çukurlardan İstanbul'u kurtardık mı? Çamurdan İstanbulumuzu temizledik mi? Göreve geldim, 50 bin haneye o zaman doğal gaz vardı ve bunu görevimin sonuna kadar 1 milyon 250 bine çıkardım. İstanbul'a bu yakışırdı. Benden sonra gelen rahmetli Kadir Topbaş kardeşim de bu süreci hızla devam ettirdi. Haliç kokudan geçiliyor muydu? Bu Haliç'i tertemiz hale biz getirdik mi? Burada Ömerli'den karşı yakaya suyu biz geçirdik. Haliç'in temizliğinde boğazın suyunu biz tünellerle Haliç'e akıttık ve Haliç'in suyunu da tertemiz yaptık. Bizden önce tek parti faşizminden İstanbul çok çekmişti. Türkiye çok çekmişti. Hep milletimizin değerlerine karşı zihniyetler tarafından bu engelleniyordu. Milletimiz eser istiyordu, ona Ayasofya'yı elinden alarak cevap veriyorlardı. Biz Ayasofya'yı inşa ve ihya ettik mi? İmzayı attık mı? Batının tüm tehditlerine rağmen imzayı attım mı? Meral Hanım ne diyordu biliyor musunuz? Yapamaz. Ne oldu Meral Hanım? Biz yaparız. Bu noktada imanımız var. İnancımız var" diye konuştu.
7 adımda oy verme rehberi"KENDİ ÜLKESİNE DÜŞMANLIKLA SİYASET YAPILIR MI?"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimiz hizmet istiyordu ona vesayetle, darbeyle, zulümle, hak ve özgürlükleri çiğnenerek cevap veriyorlardı. Milletimiz yatırım istiyordu ona elindeki avucundakini de alarak cevap veriyorlardı. AK Parti'nin en büyük başarısı şu veya bu partinin değil işte bu zihniyetin iktidarını yıkmış olmasıdır. Bu ülkenin kaynaklarını kendi ihtiyaçları için kullandığında kısa sürede neler yapılabileceğinin ispatı bizim 21 yıllık iktidarımızdı. Ülkemize eğitimden sağlığa, adaletten emniyete, ulaşımdan enerjiye, spordan sosyal desteklere kadar her alanda çağ atlattık mı? Bizler ücretsiz süt dağıtıyoruz değil mi? Biz bunları bulamadık. Tekstil kağıdıyla bize verilen kağıtları bile ağabeylerimiz bize satmıyordu. Biz bu çileyi çektik, yavrularımız çekmesin istedik. Türkiye genelinde 76 üniversitemiz vardı üniversite sayısını 208'e çıkardık mı? Buna dikkat edin 81 vilayetin 81'inde de şu anda üniversitemiz var. Bugüne kadar girdiğimiz 15 seçimin kaşımızın gözümüzün hatrına değil milletimize yaptığımız hizmetler sayesinde kazandık.Bugün karşımıza çıkan koalisyon masası yalan ve istismar peşinde koşarken biz ne diyoruz? Türkiye Yüzyılı diyoruz. Hizmet diyoruz, yarım kalan işleri tamamlamak istiyoruz. Onlar ne yapıyor? Ülkenin istiklalini emperyalistlere, kaynaklarını tefecilere güvenliğini terör örgütlerine, itibarını mafya bozuntusu meczuplara, meydanı bir avuç muhterise bırakarak kendilerine iktidar yolu açmaya çalışıyor. Bu Bay Bay Kemal talimatı nereden alıyor? Kandil'den, teröristlerden alıyor. Biz nereden alıyoruz? Rabbimden ve milletimden alıyoruz. Aramızdaki fark bu. Kendi ülkesine düşmanlıkla siyaset yapılır mı? Kendi insanını aşağılayarak, tehdit ederek seçim kazanılır mı? Kendi devletini yıpratarak iktidara gelinir mi?" dedi.
"YARIN SANDIKLAR BİDEN'A DA CEVAP VERECEK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Gözlerini öyle bir hırs bürümüş ki kendi ortaklarının tabanlarını dahi gözleri görmüyor. Bir önceki seçimde karşımıza çıkardıkları kendi arkadaşlarını dahi, şu anda yerin dibine sokmaktan çekinmiyorlar. Yalan üstüne yalan ve bölücü örgütün ele başlarının, yurt dışındaki karanlık odakların kendileri için yaptıkları destek açıklamalarından rahatsız olmuyorlar. Bunlar ülkenin yönetimini bunlar devralırlarsa ne yapacaklar biliyor musunuz? İlk işleri sınırlarımız ötesinde bölücü örgütün tepesine binmek için yürüttüğümüz operasyonları durdurmak olacak. Size biz bugüne kadar nasıl bu fırsatı vermediysek bundan sonra da vermeyeceğiz. Bunu biz söylemiyoruz. Bizzat onları destekleyen partinin yöneticileri ve sırtlarını dayadıkları örgüt mensupları söylüyor. Hemen ardından Avrupa Birliği'nin özerklik şartını kabul ederek, Türkiye'yi çevremizde örnekleri olan diğer ülkeler gibi bölmenin yolunu açacaklar. Kayyum atadığımız belediyeleri yeniden terör örgütüne teslim ederek, kamudan attığımız örgüt mensuplarını yeniden devlete doldurarak bu adımı daha da ileriye taşıyacaklar. Batının yıllarca bize diz çöktürmek için dayattığı ne kadar konu varsa hepsini de içeriye boca edecekler. Hani bizim ülkemizin güvenlik çıkarları için Akdeniz'de, Ege'de NATO'da dik duruş sergilediğimiz meseleler var ya hepsine de teslim bayrağını çekecekler. Ne diyor Bay Bay Kemal, Rusya'ya biz yaptırım uygularız diyor. Ya Bay Bay Kemal bu ne akıldır? Bu nasıl anlayıştır? Bugüne kadar biz tarım ürünlerinde Rusya bizim en önemli müttefiklerimizden bir tanesi. Savunma sanayiinde öyle, aynı şekilde şu an turist akınında 5 buçuk milyona yakın turist bize Rusya'dan geliyor. Bunu ne yapacaksın? Amerika'dan aldığın talimatla mı yapacaksın? Biden'dan aldığın talimatla mı yapacaksın? Biden, Erdoğan'ı düşürmemiz lazım diye talimatı verdi bunu ben biliyorum, bütün halkım biliyor. Şimdi yarın sandıklar demek ki Biden'a da bir cevap verecek. Rusya'nın hükümet sözcüsü ne diyor, diyor ki yalan söylüyor, açıklasın, ispat etsin diyor. Var mı ispatı yok. Böyle duyduk diyor. Delil yok ama olabilir diyor. Bu nasıl siyaset. Benim milletim sana bu ülkeyi teslim etmez. Türkiye'yi uzak tutmak için tüm dünyanın hayranlıkla izlediği bir diplomasi dengesi kurduğumuz Rusya Ukrayna Savaşı'na balıklama dalacaklar. Zaten şimdiden dokunma sözü verdikleri savunma sanayimizi çökertip kazanımlarımızı birer birer ortadan kaldıracaklar. Dışarıya uçak, helikopter, İHA, SİHA, gemi, roket yazılım satan bir Türkiye'den bunların hepsini tefecilerden alabilirlerse alınan borçla tedarik eden bir Türkiye'ye yol açacaklar. Türkiye Yüzyılı yaptığımız için hamleleri birer birer işlevsiz hale getirecekler. Karadeniz'de bulduğumuz gazı, Gabar'da çıkardığımız petrolü üstüne yeniden beton döküp terk edecekler. Hayali bir tablodan bahsetmiyorum. Türkiye bunların hepsini yaşadı."
"AK PARTİ'YE LGBT SIZAMAZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gizli kapıların arkasında Kılıçdaroğlu bunlarla neyi konuşuyor, terörün bundan sonraki sürecini konuşuyor. Benim milletim bu teröristlerle el ele olanlara yarın yürü demeyecektir. Ne yapıyor? Bir tane kendilerine göre bir şey hazırlamışlar. Haydi, haydi, haydi. Arkasında kim var? GTeröristler var. Bu millet terörizmden çok çekti. Benim milletim sana yürü demeyecek. Benim milletim ne diyor? Yürüyeceksin, millet yürüyecek arkandan diyor. Yürüyecek miyiz beraber, yarın bunun kararını veriyor muyuz? Karneniz hayırlı olsun. Koalisyoın masasında karnesinde sadece bitirmek sadece yıkma, sadece önüne gelene söz vermek var. Bunlarda yalan diz boyu. İnşallah yarın sandıkta bunları gördükleri rüyadan uyandıracak, ülkenin kazanımlarını öyle diledikleri gibi harcayamacaklarını göstereceğiz. Bu CHP LGBT'ci mi? Yanındaki İYİ Parti LGBT'ci mi? HDP LGBT'ci mi? Masadaki küçükleri zaten saymıyorum onlar da zaten sus pus. Demek onlar da kabul ediyor ama AK Parti'ye LGBT sızamaz. MHP'ye LGBT sızamaz. Cumhur İttifakı'na LGBT sızamaz. Çünkü biz ailenin kutsiyetine inanıyoruz. Güçlü milletler güçlü ailelerden oluşur. Bu güçlü aileleri de zaten seçim öncesi adımlar atmıştık seçim mani oldu. Seçim sonrası bu adımı yine atacağız Allah'ın izniyle bunu yasalaştırmamız halinde de yola emin adımlarla yürüyeceğiz" dedi.