Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda esnaf ve vatandaşlarla iftarda bir araya geldi. İftarda, "Hem okudum hem de yazdım" türküsünün nakarat kısmını okuyan Erdoğan, "Biz ne esnafımızı ihmal edip orta direğe bel verdireceğiz ne de tek bir Mehmedimizin boşuna can vermesine müsaade edeceğiz" dedi.
İSRAİL İLE ANLAŞMADA KATKISI OLAN ABD BAŞKANI OBAMA’LA TEŞEKKÜR ETTİ
İsrail ile ilişkilerin normalleşmesi çerçevesinde varılan mutabakata ilişkin Erdoğan, "2010 yılında Mavi Marmara’nın basılıp 10 vatandaşımızın şehit edilmesinin ardından İsrail ile sorunlu bir döneme girmiştik. ABD başta olmak üzere üçüncü tarafların girişimleri oldu.
Biz 3 şartın yerine getirilmesini istedik. İsrail bu eyleminden dolayı ’Türkiye’den resmen özür dilemelidir’ demiştim. 2013’te Obama’nın şahitliğinde İsrail Başbakanı bu özrü bana iletti.
İkinci şartımız tazminat ödemesiydi. Prensipte üzerinden anlaşılan şartta 20 milyon dolar rakamı kesinleştirildi. Her bir şehidimiz için 2 milyon dolar tazminat yatırılacaktı.
Üçüncü şartımız Gazze’nin hayat şartlarının iyileştirilmesi noktasında ablukanın kaldırılmasıydı. Su maalesef sıkıntı. Denizden su arıtalım veya sondaj dedik. Bu noktada bunu da kabul ettiler. Gıda, sağlık, konut gibi temel ihtiyaçlarda Gazze’ye Türkiye aracılığıyla yardım ulaştırılabilecek. Bayram öncesi bir 14 bin tonluk gemiyle gıda giyim eşyası, ayakkabı bu tür şeyleri Mersin’den yola çıkmak suretiyle Gazze’ye ulaştıracağız.
Türkiye olarak bu süreci Filistinli kardeşlerimizle istişare ederek yürüttük. Kendileri bu gelişmeleri olumlu buldular biz de ona göre devam ettik. Gazze’deki Filistinlilere nefes aldıracak mağduriyetlerini düzeltecek adımları süratle atacağız. Daha önceden söylediğim gemi cuma günü yola çıkacak. Bu gemilerin Aşdod limanına ulaşmasıyla Filistinli kardeşlerimiz ikinci bir bayramı yaşayacaklar. Kudüs’ü ve Mescid-i Aksa’yı asla unutmuyoruz. Buralardaki hukuksuzluklara karşı itirazlarımızı devam ettireceğiz. Anlaşmanın hayata geçmesinde katkısı olan ABD Başkanı Obama başta olmak üzere herkese teşekkür ediyorum" diye konuştu.
"RUSYA İLE OLUMSUZLUKLARI ORTADAN KALDIRMAK İÇİN ADIMLARI ATTIK"
Rusya ile ilişkilerde yaşanan krize değinen Erdoğan, "Rusya ile de bir uçak krizimiz vardı. Bu olumsuzlukları ortadan kaldırmak için adımları attık. Rusya ile ilişkilerimizi yeniden geliştirme konusunda gönderdiğim mektupla vardığımız mutabakatın her iki ülkenin de hayrına olacağına inanıyorum. Sayın Putin’e gönderdiğim mektupla kendisine hem yaşanan hadiseden dolayı duyduğumuz üzüntüyü ifade ettim hem de geniş bir alanda yapabileceğimiz bölgesel işbirliği imkanlarını hatırlattım. Her iki ülkenin de zararına olan mevcut durumu geride bırakarak ilişkilerimizi normalleştirebileceğimize inanıyorum. Bölgenin barışı, huzuru için bu yakın komşumuz ile özellikle stratejik olarak kurduğumuz bu adımların geliştirmenin gayretine inanıyorum" açıklamasında bulundu.
ESNAF İFTARINA KATILAN KONUKLAR
Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre esnaf iftarına katılan konuklar, taksici, minibüsçü, servisçi, özel halk otobüsçüsü, kamyoncu, oto tamircisi, marangoz, hurdacı, berber, su bayii, emlakçı, yufkacı, keresteci, matbaacı, büfeci, gazete bayii, elektrikçi, pastacı, kalorifer ve sıhhi tesisatçı, lokantacı, mermerci, mobilyacı, torna-tesviyeci, ayakkabıcı, yorgancı, hırdavatçı, terzi, kuyumcu, gözlükçü, demirci, tuhafiyeci gibi değişik meslek gruplarından oluştuğu ifade edildi.
"GİRDİĞİMİZ BU YENİ YOL BİZİ YENİ ANAYASAYLA BİRLİKTE YENİ YÖNETİM SİSTEMİNİ TARTIŞMAYA ZORLUYOR"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Adını doğru koymak lazım, cumhurbaşkanlığı makamı 10 Ağustos 2014 tarihinden beri artık doğrudan milletin makamıdır, cumhurbaşkanılığı da doğrudan milletin evidir. Cumhurbaşkanlığının Çankaya Köşkü'nden Beştepe Külliyesi'ne taşınmasının asıl sebebi işte budur. Bunu sıradan yapmadık, bilerek yaptık. Aynı siyasi gelenekten geldiğimiz bir hükümet işbaşında bulunduğu için, başbakanımız ve bakanlarımızla yakın mesai içinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Fakat bu uyumlu çalışma görüntüsü bugüne mahsus bir durumdur. Yarın farklı anlayışlarda bir cumhurbaşkanı ve hükümetin işbaşına gelmesi durumunda herhalde işler bu kadar kolay yürümeyecektir. Ülke ve millet olarak 10 Ağustos 2014 tarihi itibarıyla girdiğimiz bu yeni yol bizi yeni anayasayla birlikte yeni yönetim sistemini tartışmaya zorluyor. Çünkü mevcut halde cumhur, kendi başkanını seçiyor olmakla birlikte yine seçimle gelen bir hükümetin de bulunması ister istemez iki başlılık endişesini beraberinde getiriyor. Bu meseleyi günlük siyasi tartışmaların mezesi haline getirenler ülkeye kötülük ediyor. Çünkü darbe dönemlerinde hazırlanan anayasalarda bu makam milli iradenin üzerinde bir çeşit vesayet mekanizması olarak şekillendirilmiştir" diye konuştu. Erdoğan, Saray'da yapılan 400-500 kişilik toplantıların yetmediğini ifade ederek, bundan sonraki toplantıların Millet Camisi'nin yanında inşaatı devam eden ve yakında açılışı yapılacak olan kongre ve kültür merkezinde 2 bin 200 kişilik gruplar halinde gerçekleştireceğini de dile getirdi.
"BU FİİLİ BİR DURUMDUR, ANAYASAYA AYKIRI HİÇBİR FİİLİMİZ, HİÇBİR EYLEMEMİZ SÖZ KONUSU DEĞİLDİR"
Erdoğan, "Artık cumhurbaşkanı da makamı da milletle içiçedir, milletle beraberdir, millete aittir. Ama bu fiili bir durumdur. Anayasaya aykırı hiçbir eylemimiz söz konusu değildir. Ama bu durumun anayasada tarif edildiğini de söylemek mümkün değildir. Siyasetin ve siyasetçinin görevi ülkenin önünü tıkamak değil açmaktır. Bu milletin kavgalara dalıp ülkeyi unutan siyasetçileri nasıl tasfiye ettiği unutulmamalıdır. Muhalefetin ülkenin önüne taş koymaktan vazgeçmesi gerekiyor" dedi.
"ÖYLE BİLMEM NE GÜNEYDOĞU'YU ŞÖYLE YAPACAĞIZ, BÖYLE YAPACAĞIZ, GEÇİN O İŞLERİ"
Terör ile mücadele vurgusu yapan Erdoğan, "Bu vatanı asla böldürtmeyiz. Öyle bilmem ne Güneydoğu'yu şöyle yapacağız, böyle yapacağız, geçin o işleri. Şu ana kadar 700 kadar şehit verdik ama 8 bine yakın teröristi de etkisiz hale getirdik. Teröristlere halk arasında ‘pisi pisine gitti’ deniyor" dedi.
"KOCAYI, KARISINDAN KARISINI KOCASINDAN AYIRDILAR"
Erdoğan, "Neymiş o paralel devlet. İnini gireceğiz demiştik ve girdik inlerine. Aileleri böldüler. Kocayı, karısından karısını kocasından ayırdılar. Şimdi bak güvenlik güçlerimiz hepsini tek tek topluyor. Himmetmiş, şuymuş buymuş. Bizim tek devletimiz var o da Türkiye Cumhuriyeti devletidir. Bu millete ihanet eden bunun hesabını verecek. Onlar kaçacak biz kovalayacağız. Tabanı ibadet, ortası ticaret, tavanı ihanet bunların. Bugün Türkiye dünyanın mazlumları için bir umut haline gelmiştir" diye konuştu.
"SURİYE'DE BU KATLİAMA ORTAK OLAN HERKES ENİNDE SONUNDA BUNUN HESABINI VERECEKTİR"
Erdoğan, "Çok az sayıdaki mülteci krizini bile yönetemediler. Gelin Suriye’ni kuzeyinde güvenli bölge ilan edelim. Uçuşa yasak bölge ilan edelim, bir taraftan da eğit donat yapalım dedik. Yaklaşmadılar. Suriye konusunda bize destek verselerdi bunların hiçbiri yaşanmazdı. Mazlumun ahı yerde kalmaz. Suriye'de bu katliama ortak olan herkes eninde sonunda bunun hesabını verecektir" ifadelerini kullandı.