Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İstanbul'un semtlerini dahi bilmeyen ama şehreminlik için aday olanın akıbetini biliyorsunuz. İstanbulluların vurduğu sillenin etkisini halen üzerinden atamadı. İstanbul'a belediye başkanı olamadı ama ana muhalefete genel başkan oldu. Şimdi o koltuğu korumak için siyasi mühendisliklere, paralel örgüte, terör örgütlerine bel bağlamış durumda" dedi.
Erdoğan, Tenzile Erdoğan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin yanındaki alanda Üsküdar Belediyesi'nce düzenlenen toplu açılış ve temel atma töreninde, resmi açılışı yapılan imam hatip lisesinin İstanbul'a, ülkeye, millete ve gençliğe hayırlı olmasını diledi.
Okulun, "proje okulu" olmasıyla ilgili de teklif verdiğini ifade eden Erdoğan, konunun takipçisi olacağını söyledi.
Sinan-Tülin Vardar Anaokulu'nun, Saray Kız Öğrenci Yurdu'nun ve Üsküdar Düşünce Akademisi'nin resmi açılışını gerçekleştirdiklerini dile getiren Erdoğan, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilen Küçük Selimiye ve Valide-i Cedid camilerini de hizmetine sunduklarını kaydetti.
Erdoğan, ayrıca Ahmet Yüksel Özemre Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi'nin yanı sıra Mehmet Çakır Kültür ve Spor, Üsküdar Bağlarbaşı Şehir merkezlerini, Mehmet Efendi Tekkesi ve Kuzguncuk Bostanı'nı da resmen açtıklarını söyledi.
Bunların yanında imam hatip okullarından öğrenci yurtlarına, anaokullarından engelsiz yaşam merkezlerine, spor tesislerinden cami projelerine kadar 10 ayrı eserin de temel atma törenini yaptıklarını ifade eden Erdoğan, tüm eser ve hizmetlerin hayırlı olması dileğinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hizmetlerin Üsküdar'a kazandırılmasında emeği geçen kurumları, Üsküdar Belediyesi'ni ve hayırseverleri tebrik etti.
"İMAM HATİPLİ SAYISI 60 BİNDEN 1 MİLYONA ÇIKTI"
Törenin yapıldığı arazinin altına yüzme havuzu, kapalı spor salonu ve diğer sosyal tesislerin inşa edileceğini, üstünün de yeşil alan haline getirileceğini anlatan Erdoğan, bunun okulu çok daha zenginleştireceğini, güçlü kılacağını ve buradan mezun olan kız öğrencilerin gelecek için çok daha farklı yerlerde temsil kabiliyeti yakalayacağını aktardı.
Erdoğan, "Çünkü bir imam hatip mezunu olarak, 4 evladı imam hatip mezunu bir baba olarak, kızlarımızın üniversite kapılarında neler çektiğini biz biliyoruz" diyerek, şunları kaydetti:
"Sabrettik, sabrettik ama sonunda 'men sabara zafera' zafere ulaştık. Şimdi artık orta kısımlar açıldı mı? Açıldı. İstediğiniz üniversiteye girme şansınız var mı? Katsayı diye bir şey kaldı mı? Zaten bunu kıskanıyorlardı. Ama şimdi ben de size diyorum ki artık sizler en seçkin üniversiteleri ne yapacaksınız? Yakalayacaksınız, oralara gireceksiniz. Size inanıyorum, güveniyorum. Dün Sultanbeyli'de de söyledim, her yerde söylüyorum, 600 binden 60 bine indirdiler biliyorsunuz orta kısımları kapatarak imam hatiplerdeki öğrenci sayısını. Şimdi ne oldu? 60 binden 1 milyona çıktı. Ya niye vatandaşın önünü kesiyorsunuz? Vatandaş çocuğunu istediği okula göndersin bırak. İşte şimdi bak buraya gönderiyor. Diğer okullara da gönderiyor. Niye vatandaşa engel oluyorsun? Bak şimdi Danıştay bir karar verdi. Ne dedi? Normal orta okullarda, normal liselerde de artık evlatlarınız başörtülü olarak okuyabilir. Hak tecelli ediyor. Bunlar çok mazlum ahı aldılar. Mazlumların da duası kabul oluyor."
"TÜRKİYE'NİN TÜM RENKLERİ İSTANBUL'DA TOPLANMIŞTIR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm hayatları boyunca İstanbul'a hizmet etmenin gayreti içinde olduklarını belirterek, "Bir pergel misali bir ayağımızı İstanbul'a sabitledik, diğer ayağımızla tüm Türkiye'yi, dünyayı, dost ve kardeşlerimizi kucaklamanın çabası içinde olduk" diye konuştu.
İstanbul'un, medeniyetlerin, kültürlerin, kıtaların kavşak noktası olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Türkiye'nin tüm renkleri İstanbul'da toplanmıştır. Bu şehirde her ilimizden, ilçemizden hatta köyümüzden bir kardeşimiz var. İstanbul'a meftun olmayan Türkiye'ye yabancılaşır. Dünyanın da tüm renklerini İstanbul'da bulmanız mümkündür. İstanbul'u tanımayan Üsküp'ten Kerkük'e, Bahçesaray'dan Medine'ye kadar koca bir coğrafyaya bigane kalır. Türkiye'nin kalbine giden yol İstanbul'dan geçer, İstanbul'un gönlünü fethetmekten geçer. Söylediklerinin İstanbul'da karşılığı olmayanların Türkiye'ye verecekleri hiçbir şey yoktur."
"İSTANBULLULARIN VURDUĞU SİLLENİN ETKİSİNİ HALA ÜZERİNDEN ATAMADI"
Erdoğan, siyasi tarihe bakıldığında bunun onlarca örneğinin bulunacağına işaret ederek, siyasi hayatlarına İstanbul'da başladıklarını söyledi.
Kendisini, önce İstanbulluların sonra da tüm Türkiye'nin kucakladığını anlatan Erdoğan, "İstanbul'un semtlerini dahi bilmeyen ama şehreminlik için aday olanın akıbetini biliyorsunuz. İstanbulluların vurduğu sillenin etkisini halen üzerinden atamadı. İstanbul'a belediye başkanı olamadı ama ana muhalefete genel başkan oldu. Şimdi o koltuğu korumak için siyasi mühendisliklere, paralel örgüte, terör örgütlerine bel bağlamış durumda. Bu işler böyledir. Şayet millet iradesiyle değil de operasyonla gelirsen, attığın her adımda önüne bir hesap koyarlar. Ömrün seni oraya getirenlere diyet ödemekle geçer" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 7 Haziran seçimleri öncesinde yine benzer siyaset mühendisliklerinin yapıldığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Daha düne kadar birbirlerine selam dahi vermeyen partiler, marjinal gruplar ve terör örgütleri bir anda aynı safta hizaya geçtiler. Bu milletin değerleriyle alay eden marjinaller, 'Ali'siz Alevilik' fitnesinin çıban başları, 28 Şubat heveslileri hepsi bir araya geldiler. Ana muhalefet partisi sıranın en başında. Arkasında milliyetçi olduğu iddiasındaki parti, hemen yanında da terör örgütünün güdümündeki parti. Paralel örgüt, bölücü örgüt, Çağlayan Adliyesi'nde savcımızı şehit eden terör örgütü ve Ermeni lobisi de hemen arkalarında yer alıyor."
"SEN NE ZAMANDAN BERİ AMERİKA'DAN BURAYA EL UZATMAYA BAŞLADIN?"
Bazı uluslararası basın kuruluşlarıyla Türkiye'deki "demokrasi sicili bozuk medya organları"nın bu kirli ittifakın reklamını, pazarlamasını yaptığını söyleyen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Çıkmış New York Times, benimle ilgili, 'Erdoğan'ın Türkiyesinde baskı var, şu var, bu var'... Ne baskısı var? Neye dayanarak bunu söylüyorsun? Sen bir defa haddini bil ya haddini bil. Sen ne zamandan beri Amerika'dan buraya el uzatmaya başladın? Haddini bil. Alışmışlar bunlar, 10 bin, 15 bin kilometre öteden dünyanın diğer ucunu idare etmeye. Artık böyle bir Türkiye yok. Artık eski Türkiye yok, artık yeni Türkiye var."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Millet sefalet içindeyken, hastane kuyruklarında sabahlarken, çocuğuna kitap defter bulamazken, bunların her işi yolunda gidiyordu. İşte tüm bunlara son verdiğimiz, hortumlarını kestiğimiz için bize karşı birleştiler" dedi.
Erdoğan, Tenzile Erdoğan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin yanındaki alanda, Üsküdar Belediyesi tarafından düzenlenen toplu açılış ve temel atma töreninde, Türkiye'nin son 12 yılda elde ettiği demokratik ve ekonomik kazanımların ağır geldiği kesimler olduğunu söyledi.
Bu kesimlerin düzenlerinin bozulduğunu belirten Erdoğan, "Eski Türkiye'de ülkeyi ve milleti istedikleri gibi yönlendiriyor, yağmalıyorlardı. Akşam başka, sabah başka hükümetler görüyorduk. 16 ayda bir bu ülkede hükümet değişiyordu. Bunları gördük. Böyle bir ülkede istikrar, güven olur mu? Biz geldik bu devran değişti" diye konuştu.
Erdoğan, artık seçimlerin zamanında yapıldığına değinerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Milletin cebine akması gereken kaynaklar, bunların cebine akıyordu. Ey benim memur, işçi kardeşim, emekliler, ya bunlar zorunlu tasarruf altında paranızı toplamadılar mı? 15 katrilyon ben göreve geldiğim zaman masamın üzerinde memur ve işçi alacağı vardı. 15 katrilyon. Bu parayı biz ödedik. Nereden kaldı bunlar? CHP döneminde, MHP döneminden, DSP döneminden, o dönemlerden kaldı. Hepsini sildik süpürdük. 3,5 katrilyon konut edindirme yardımı altında para kestiler. Kimden? İşçiden, memurdan ama ödemediler çünkü memura, işçiye maaş ödeyemiyorlardı. Oralardan kestikleri parayla bu işi idare ettiler. O parayı da biz ödedik. Bak 3,5 katrilyon... Ne yaptı? 18,5 katrilyon. Biz dertliyiz, dertli."
Erdoğan, neredeyse cumhuriyet tarihinde yapılan derslik sayısına ulaştıklarını, 300 bine yakın derslik yaptıklarını, 76 olan üniversite sayısını 191'e çıkardıklarını, 81 ilin tamamında üniversite bulunduğunu ifade etti.
Üniversite öğrencilerine verilen bursun 45 lira iken, şu anda lisans öğrencilerine 330 lira, yüksek lisans öğrencilerine 660 lira, doktora öğrencilerine 985 lira verildiğini bildiren Erdoğan, şunları anlattı:
"Millet sefalet içindeyken, hastane kuyruklarında sabahlarken, çocuğuna kitap defter bulamazken, bunların her işi yolunda gidiyordu. İşte tüm bunlara son verdiğimiz, hortumlarını kestiğimiz için bize karşı birleştiler. Ne dediler? 'Bu ülkede birinci güç medyadır' dediler. Biz ne dedik, 'Hayır, bu ülkede birinci güç milletin iradesidir' dedik. Onun için bize cephe aldılar. Filistin'e, Balkanlar'daki Evladı-ı Fatihan'a, dünyanın her yerindeki mağdur ve mazlumlara sahip çıkmamıza tahammül edemiyorlar.
İşte şu anda 1 milyon 700 bin Suriyeli var. Ne diyor anamuhalefetin başındaki zat, 'Ben bunları tekrar Suriye'ye göndereceğim. Oraya verilen para bana kaynak olacak' diyor. Şuna bak ya. Senin zaten deden bunu yapmıştı. Kim? Milli şef. Ne yapmıştı? Boraltan Köprüsü'nden Azeri kardeşlerimizi Stalin'e teslim etmişti ve onların idamına seyirci olmuştu. O zaman bir Azeri ne diyordu biliyor musunuz? 'Ah ah kardeşim, bizi keşke siz öldürseydiniz de Stalin'in askerlerine teslim etmeseydiniz'. Hale bak. Bu ne acınacak bir durum. Bunlar bu millete yakışır mı ya? Biz, böyle bir millet miyiz? Şair ne diyor? Bir zamanlar biz de millet, hem nasıl milletmişiz. Gelmişiz dünyaya millet, milliyet nedir öğretmişiz. Biz, böyle bir milletiz. Ama ne yazık ki bu şuurda olmayan bir muhalefet var."
"BİZ AŞK İLE KOŞUYORUZ"
Erdoğan, vatandaşların istediği hastaneye gidebildiğini, istediği eczaneden ilacını alabildiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Sayın Kılıçdaroğlu, 6 sene SSK'yı yönetti. Kazançlı aldı, batırdı, iflas ettirdi. Haber kanalında izlediniz değil mi? Belgeseli izlediniz. Rahmetli Savaş Ay'ın yaptığı, Ahmet Kaya'nın da arkada olduğu. Ya gülüyor ya. Orada o yavrunun kolu kesiliyor, o sırıtıyor. Kadıncağızın, affedersiniz rahmi alınıyor, yanlış. Sonra 'Senin böbreğini almamız lazım' diyorlar, bir de böbreğini alıyorlar. Gülüyor ya. Ondan sonra bir de '10 yıl önce daha iyiydi' diyor. Yani geri gittiğini de kabul ediyor. Zaten gericisin ya. Şimdi kalkmış, '4 yılda işsizliği sıfırlayacağım' diyor. Arkadan projeyi açıklıyor, '20 yıl sonra işsizlik yüzde 5'e düşecek' diyor. Bu ne menem iş? Bu ne perhiz ne lahana turşusu? Böyle şey olur mu?"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cumhuriyet tarihinde 79 yılda 6 bin 100 kilometre bölünmüş yol varken, 12 yılda 17 bin 600 kilometre bölünmüş yol yaptıklarını, 18 ay önce açılan Marmaray'la 73,5 milyon yolcu taşındığını söyledi.
Meselenin, inanmak meselesi olduğunu belirten Erdoğan, Muharrem Ertaş'ın "Aşk ile çalışan yorulmaz" sözlerinden alıntı yaparak, "Biz aşk ile koşuyoruz ya, aşk ile çalışıyoruz. Bize yorulmak yok. Biz Ferhat'ız Ferhat. Dağları delerek gidiyoruz. Onun için metrolar bizim, dağları aşmak bizim. Fatih karadan yürüttü, biz de denizin altından yürüyoruz" dedi.