Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye'nin alternatifsiz olmadığını herkes görecek
Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Birileri ülkemizi ekonomi üzerinden köşeye sıkıştırmaya çalıştıklarını açıkça da ifade etmekte çekinmiyorlar. İnşallah biz bu dalgayı da atlatacağız. Altyapımız bunu atlatmaya zaten inanıyorum ki kabiliyetlidir, o gücü de vardır” dedi.
Erdoğan, Radyo Televizyon Gazetecileri Derneği (RTGD) 2017 Medya Oskarları Ödül Töreni’nde özetle şunları söyledi:
ARTIK DENGELİ BİR MEDYAMIZ VAR
Teröristlere güzellemeler yağan milleti aşağılayan milleti hor gören bir zihniyet medyada hep baş tacı edildi. Millete ‘göbeğini kaşıyan adam’, ‘bidon kafalı’, ‘koyun’ diyerek en ağır hakaretleri yapanlar medya mensupları değil miydi? Türkiye’nin geçirdiği büyük değişimden elbette medyamız da değişimden nasibini aldı. Bugün artık eskisine göre hakikatlere daha saygılı, haber ve yayınlarında daha dengeli bir medyamız olduğuna inanıyorum. Bu dönüşüme Radyo Televizyoncuları Gazetecileri Derneği’nin önemli katkıları olduğunu düşünüyorum. Bir kez daha dernek yönetimi ve üyelerini huzurunuzda tebrik ediyorum.
TÜRKİYE’NİN KAPSAMLI POLİTİKASI BİRİLERİNİ RAHATSIZ EDİYOR
Türkiye’nin onurlu ve kapsamlı politikası birilerini rahatsız ediyor. Geçtiğimiz 5 yılda ülkemizin üzerine bu kadar çok gelinmesinin sebebi budur. Farklı toplum kesimlerini tahrik edip ülkemizi iç kargaşa sürükleyemeyince bu defa terör örgütleri vasıtasıyla dışardan tazyike başladılar. Yaptığımız sınır ötesi operasyonlarımızla bu projeyi de akamete uğrattık. Şimdi ekonomi üzerinden bizi sıkıştırmaya çalıyorlar.
BU DALGAYI ATLATACAĞIZ
Türkiye’nin ekonomide çözmesi gereken yapısal sorunları elbette mevcuttur. Biz bunları zaten biliyor ve çözümü için çalışıyoruz. Ancak bunların hiçbiri son zamanlarda yaşadığımız hadiselere açıklamaya yeterli olamaz. Nitekim birileri ülkemizi ekonomi üzerinden köşeye sıkıştırmaya çalıştıklarını açıkça da ifade etmekte çekinmiyorlar. İnşallah biz bu dalgayı da atlatacağız. Altyapımız bunu atlatmaya zaten inanıyorum ki kabiliyetlidir, o gücü de vardır.
Foto: Rıza Özel
YURTDIŞINDAKİ DOSTLARIMIZ DA DESTEK VERMEYE BAŞLADI
Gerek ekonomi yönetimimiz gerek devletimizin diğer kurumları ihtiyaç duyulan tedbirleri alıyorlar. Nitekim milletimizin elindeki kaynakları şu anda seferber edilmiştir. Yurtdışındaki dostlarımız da çok ciddi rakamlarla mücadelemize destek vermeye başladı. Bu sürecin hem ekonomi hem de siyasi bakımdan yeni bir sıçrama dönemine girişimizin vesilesi olacağına inanıyorum.
TÜRKİYE’NİN ALTERNATİFSİZ OLMADIĞINI HERKES GÖRECEK
Türkiye’nin alternatifsiz olmadığını herkes görecek. Biz tüm ilişkilerimizi tek taraflı kazanma değil, birlikte kazanma üzerine kuran bir ülkeyiz. Türkiye ile birlikte hareket etmenin herkes için karlı bir tercih olduğunu bugüne kadar beraber çalıştığımız herkese gösterdik. Ancak NATO’da birlikte stratejik ortak olduğumuz bir ülkenin kalkıp da Türkiye’yi NATO içerisinde, ilk üçün içinde yer alan bir stratejik ortağına bu şekilde yaklaşımlarda bulunmasını hiçbir cümle ifade edemez. Bizi öyle tehditlerle, bize ileri geri ifadelerle geri adım attırmak mümkün değil. Biz öyle bir tarihin varisleriyiz ki bizi bu tehditlerle yıldırmak mümkün değildir. Demek ki onlar bu milleti tanımadılar ama tanıyacaklar. Biz bir ölürüz, bin diriliriz. Yapımız bu, karakterimiz bu. Vatandaşlarımız ve yüzlerce milyon dostumuz, kardeşimizle birlikte aydınlık bir geleceğe doğru yürüdüğümüzden en küçük şüphemiz yoktur. Allah doğruların yardımcısıdır. Biz de doğru bir yolda ilerlediğimize inanıyoruz.
TÜRKİYE’NİN YÜZ ÜSTÜ KAPANMASINI BEKLEYENLER VAR
Hiç kimse milletimizin içini karatacak, şevkini kıracak, kafasında ve gönlünde şüpheler uyandıracak yollara boşu boşana tevessül etmesin. Türkiye’nin girdiği her mücadeleden sadece ayakta değil, aynı zamanda kazançlı şekilde çıkmasından başkaları rahatsız olabilir. Ama bu ülkenin hiçbir ferdi, kuruluşu böyle bir hakka sahip değildir. Maalesef bu memleketin havasını teneffüs edip, ekmeğini yiyip, suyunu içip, tüm imkanlardan en üst düzeyde faydalanıp Türkiye’nin yüz üstü yere kapaklanmasını heyecanla bekleyenlerin olduğunu görüyorum. Milletimiz ve onun temsilcisi olarak gördükleri şahsımıza karşı duydukları husumeti ülkenin felaketini dileyecek kadar ileri götürenler bulunduğuna şahit oluyoruz.
BİZE EN ÇOK MEDYA SALDIRDI
Medyanın da bilerek veya bilmeyerek bu alçaklığa aracılık etmesinden doğrusu üzüntü duyuyorum. Batı ülkeleri başta olmak üzere dünyanın her yerinde medya kuruluşları, faaliyet gösterdikleri devletlerin ve toplumların ortak çıkarlarını gözetirler. Bu anlayış medyanın yazılı olmayan kuralıdır. Kendi ülkesine ve toplumuna karşı husumet içine giren kişiler ve kuruluşlar her yerde olduğu gibi medyada da dışlanır, mecrasız bırakılır. Türkiye’nin de bu olgunluğa, sorumluluk düzeyine ulaşması şarttır. Son dönemde bu doğrultuda önemli bir mesafe kat etmiş olmakla birlikte daha gitmemiz gereken çok yol olduğu ortadır. Sizlerden Türkiye’nin medyadaki bu dönüşümüne öncülük etmenizi, katkıda bulunmanızı özellikle bekliyorum. Sizde bu kararlılığı, inancı görüyorum.” “İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığına aday olduğum dönemden beri bize en çok saldıranların, en çok linç edenlerin başında medya geldi. Ana akım medya ülkemizde eskiden beri vesayetçilerle, darbecilerle, mandacılarla hareket etmiştir. Milletin yanında durmak yerine, marjinallerin safında yer almayı maharet sanan medyanın karşısında da büyük mücadeleler verdik. Biz her biri top güllesi niyeti ile atılan manşetlerle, köşelerini kurşun gibi kullanılan kalemşörlerle çarpışa çarpışa bugünlere geldik. Hukuka da vicdana da ahlaka da sığmayacak bir mahkeme kararı ile mahkum edildiğimizde bizim için atılan ‘muhtar bile olamaz’ manşetlerini unutmadık. Şahsımız, partimiz hakkında yazılan, çizilen yapılan iftiraların, çarpıtmaların haddi hesabı yoktur. Gezi ihanetini ‘sosyal tepki’, 17-25 darbe girişimini ‘hukuka saygı’, çukur eylemlerini ‘sivil direniş’, 15 Temmuz’u ‘tiyatro’ olarak göstermeye çakışanlar operasyonlarını hep medya üzerinden yaptılar.
EN İYİLERE ÖDÜLLERİ DAĞITTI
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün akşam katıldığı Radyo Televizyon Gazetecileri Derneği Ödül Töreni’nde ödül de verdi. CNN Türk’te yayınlanan Parametre, “en iyi sabah programı” seçildi. Ödülü programın sunucusu Mine Uzun, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın elinden aldı. ‘En iyi erkek oyuncu ödülünü Payitaht dizisinden Bülent İnal, ‘en iyi kadın oyuncu ödülü’nü de Aşk ve Mavi dizisinden Burcu Kıratlı aldı. ‘Yılın en iyi yarışma programı ödülü’ TV2’de yayınlanan Ali İhsan Varol’un sunduğu Kelime Oyunu’nun oldu.