Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD Senatosu’nun Türkiye ile ilgili F-35 kararı için, “Alternatiflerini de üretiriz. Oradan olmazsa bir başka yerden olur, daha da olmazsa kendi uçağımızı üretiriz” dedi. Bu kararın ABD Başkanı Donald Trump’tan döneceğine inandığını da belirten Erdoğan, aksi tutumun Amerika’nın kaybına olacağını savundu.
Erdoğan, İstanbul’da yapımı süren 3. Havalimanından katıldığı ATV ve A Haber ortak yayınında şu mesajları verdi:
NE FARKIN VAR BOMBALAYANLARDAN
“(Muharrem İnce) ‘Sarayı başına yıkacağım’ diyor. Bu saray kimin? Benim mi? Bu saray milletin. Bu sarayı geldiler bombaladılar. Kim bombaladı? FETÖ’cüler. Demek ki sen de o bombalayanlardansın. O çevrede 29 şehidimiz var, yaralılar 36. Ne farkın var senin onlardan?
KANDİL SALT KANDİL DEĞİL, SİNCAR VAR
Bir hafta olmadı daha, 20 uçakla 10 noktayı istihbaratımızın verdiği koordinatlar çerçevesinde vurduk. Başarılı bir operasyondu ama Temel Efendi ‘Boş dağları vuruyorsunuz, vuracaksın...’ Geçen yeni bir operasyon yaptık. Bu operasyonda da istihbaratımız bunların lider kadrolarını toplantı halinde oluşlarının bilgisini verdi ve onları toplantı halinde uçaklarımız vurdu ve 35 lider kadrodan bunların adamı öldü, etkisiz hale geldi. Arada bir tane daha oldu operasyon ve bu operasyonlar devam ediyor. Bay Muharrem biz bununla ilgili ne İran’dan izin aldık ne ABD’den izin aldık, biz kendi göbeğimizi kendimiz kesiyoruz, kaldı ki bir çok yerde de İran ile zaten ortak hareket ediyoruz.Kendi göbeğimizi kendimiz kesiyoruz. Kandil salt Kandil değil, burada Sincar var. Yine Irak merkezi yönetimiyle de irtibatımız devam ediyor, temenni ederim de onlar bu yükü sırtımızdan alırsa çok daha kolay olacak, İran bu yükü sırtımızdan alırsa yine çok daha kolay olacak.
EN BÜYÜK DİPLOMATİK BAŞARI
Fırat’ın doğusu ve batısında iki operasyon ağımız var. Batısında bu işleri ağırlıklı Rusya ile yürütüyoruz, doğusunda da ağırlıklı olarak koalisyon güçleriyle yürütüyoruz, batıda İran da bizimle birlikte bulunuyor. Afrin’de 12 gözetleme noktasını kontrolümüze aldık, bizde. Aynı şekilde Mümbiç’te de devriye sistemi başladı, zırhlı taşıyıcılarımız bayrağımızla orada. 90 günlük yol haritası başladı, bize verilen söz, PYD ve YPG boşaltacak, oranın gerçek sahibi Araplar oraya yerleşecek. Çünkü oranın yüzde 90-95’i Arap. Afrin, Cerablus, El Bab, bu bölgede 200 bin kişi Türkiye’den döndü, biz onlara yardımcı oluyoruz, okullarında hastanelerinde. Mümbiç’te de yine dönenler olacak, biz onlara da her türlü desteği vereceğiz. Diplomatik olarak en başarılı olduğumuz konu Rusya ile yürüttüğümüz, Putin ile aramızdaki hukuk, başarılı bir süreç var. Yine Amerika ile de yine başarılı bir şekilde sürüyor, İran’la yine bu süreci devam ettiriyoruz. Bu başarılı diplomatik ve operasyonel adımlar aynı kararlılıkla devam edecek.
F-35 ÇIKIŞI: ALTERNATİFİNİ ÜRETİRİZ
Amerika’daki Senato F-35’lerle ilgili bir karar aldı. Nedir, dediler ki böyle böyle, bu sözleşmenin iptali… 800 milyon dolar ödemişiz, uluslararası bir ahlak var, uluslararası bir hukuk var. Ben bu işin onların arzu ettiği gibi olacağını zannetmiyorum ve bunun Sayın Trump’tan döneceğine inanıyorum. Bununla dünya durmuyor. Biz bununla ilgili alternatifleri de üretiriz ama Türkiye senin NATO’da stratejik müttefikin, stratejik ortağın olan Türkiye’ye karşı bu tür bir yanlışa Amerika’nın tevessül etmesi, bir defa Amerika’nın kaybınadır. Biz Türkiye olarak şu ana kadar kararlılığımız neyse bundan sonra da bu kararlılığımızı gösteririz. Oradan olmazsa bir başka yerden olur, daha da olmazsa biz kendi uçağımızı üretir hale de geleceğiz. Şu anda onun da çalışmalarını yapıyoruz. İHA, SİHA’nın yanında bir başka dev uçağın üretimini de gerçekleştiriyoruz, 4.5 ton ağırlığında bir uçak, 1.5 ton bomba taşıma özelliğinde, yine insansız. Buraya nasıl geldi. Kötü komşu bizi ev sahibi yaptı.
VATANDAŞLIKTA TUTUCU DEĞİLİM
Ben bu noktada tutucu değilim. Vatandaşlık mı istiyor, yapalım, güvenlik soruşturmasını yapalım uygunsa verelim, bundan niye çekinelim. Bu şekilde yüzlerce binlerce kişiyi vatandaş olarak aldık. Bu neyi getiriyor, Türkiye’nin uluslararası camiada gücünü ortaya koyar, kendine güveniyor, kapısını da açıyor diye. 3.5 milyon Suriyeli’yi, 500 bin Irak’lıyı biz çatımız altına almadık mı, aldık. Rusya, Almanya ve Suudi Arabistan’a teklifte bulundum, gelip destek verin, biz bu insanlara güvenli bölge olarak ilan edilecek, bu kuzey Suriye’de olabilir, konutlar yapalım, yerleştirelim, fikir çok iyi dediler, Merkel destek vermeye hazırım dedi, ama hadi adımı atalım dediğimizde olmadı. Türkiye güçlendikçe biz bunları çok daha kolay halledeceğiz.
BUNLARIN UFKU YOK
Belediye başkanlığını CHP’lilerden aldım. Aldığım zaman çöp dağları vardı. Sular akmıyordu, gazeteler maske dağıtıyordu hava kirliliği için. Haliç’ten geçmek mümkün değildi. CHP’nin belediye başkanı olan Ümraniye’de çöplük patlamıştı. 39 vatandaşımız ölmüştü. Bunlar hangi yüzle vatandaşın karşısına çıkıyor. Göreve başladığımızda doğalgazın ulaştığı yer 50 bin metreküp ya da 50 bin aileye doğalgaz dağıtımı vardı. Ben görevden ayrıldığımda bu sayı 1 milyon 200’e çıkmıştı. Benim vatandaşımın banyo yapma imkanı ortadan kalkmıştı. Kimden aldım CHP’den. 2.5 milyar dolar borçla aldım. Biz çevreciyiz. Biz bunlar gibi değiliz. Bunların ufku yok, atacağı adım yok. Bu anlatılanlar boş değil.
BU ZİHNİYETİ KABUL ETMEK MÜMKÜN DEĞİL
Bu tabloları gördüğünüz zaman bu zihniyeti kabul etmeniz mümkün değil. Çıkıyorsun meydanlarda yalan yanlış şeyler söylüyorsun. Çıkıyorsun ‘Samsun’da 8 yaşındaki çocuk bakımsızlıktan öldü.’ Asıl ölenler senin döneminde öldü. Onların bütün raporlarını aldırttım, çıkarttım. Bütün bunlar Türkiye’de SSK’nın başında olan Kılıçdaroğlu’nun nasıl yolsuzlukları olduğunu gösteriyor. Şehir hastanelerini eleştiriyor, sen bir defa haddini bil ya. Bundan rahatsız oluyor. Bütün anlaşmaları A’dan Z’ye yapıyoruz. Belli bir süreyle bu firmalara hastaneleri yaptırtıyoruz. Biz diyoruz ki yap biz size şu kadar garanti veriyoruz. Bununla işletmesini alıyoruz. Ondan sonra bu hastane süre dolduktan sonra bize kalıyor. Bunların bu işlerden anlama gibi bir şeyi yok.
HABERLERİ YOK
‘Üniversiteleri ücretsiz yapacağım.’ Üniversiteler paralı mı? Zaten ücretsiz, harcı biz kaldırdık. Şu anda burs 470 lira, master 940 lira, doktora asgari ücret. Bunların ne yaptığımızdan haberleri de yok. Bu okulların yapımıyla birlikte 75 üniversite varken bu sayı 205 oldu. 81 vilayetimizin tamamında üniversite var. Bunlar ne diyor yakacağız yıkacağız. Bunlar tamamen yıkım ekibi, biz yapım ekibiyiz. Aramızdaki fark bu. ‘Bütün öğretmenleri atayacağım.’ Ya dürüst ol yalan söyleme. Ne kadar ihtiyacın varsa o kadar atayacaksın. 580 bin öğretmnen atadık. Bu yıl 20 bin öğretmen daha atanacak. Parayı yönetme kabiliyetini gösteremezsen bütçeyi kaybedersin. İhtiyacın yoksa zorla birilerine iş bulmak için bu adım atılmaz. 20 bin atanacak. Öğretmenlerde kaliteyi arttırmanın gayreti içerisindeyiz. Bu öğrencideki kaliteyi de arttıracaktır.”
ERDOĞAN YENİ SİSTEMİN AYRINTILARINI ANLATTI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, canlı yayında Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin ayrıntılarını da anlattı. Erdoğan yeni sistemle ilgili olarak özetle şunları söyledi:
“Yeni sistem, demokrasinin ve Cumhuriyetin temel niteliği olan güçler ayrılığını asla zayıflatmıyor tam tersine, daha da güçlendiriyor. Parlamenter sistemde hükümet meclis çoğunluğu içinden çıktığı için pratik yasama yürütme aynı gücün kontrolünde oluyordu. Hükümetin cenahından gelmeyen hiçbir tasarının Meclis’ten geçme şansı yoktu. Hükümetle Meclis’in irtibatını kopartıyoruz. Yeni sistemde hükümetin bütçe dışında kanun tasarısı gönderme yetkisi bulunmuyor. Kanun teklifi yetkisi sadece milletvekillerine ait. Dolayısıyla milletvekilleri ve meclis tarihimizde ilk defa kendi iradeleriyle yasama çalışması yapma imkanına kavuşuyor. Yargı da bu denge içinde çok daha sağlıklı çalışma imkanını bulacak. Yüksek yargı organlarının üye seçiminin bir kısmını cumhurbaşkanı ile meclis arasında dağıtılmış olması bu dengeyi daha da güçlendiriyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle bu engelleri ortadan kaldırmayı hedefliyoruz. Yeni dönemde çözüm üreten devlet, sorun çözen devlet, anlayışı ile çalışmalarımızı sürdüreceğiz yeni sistemle bürokrasiyi azaltacağız. Daha hızlı karar alacağız. Patenti bana aittir, bunun için çok eleştiri almışımdır. Bir anonim şirket gibi devleti yönetme kabiliyeti demişimdir. Bundan niye çekiniyoruz aynı şekilde devleti yönetelim ki hızla mesafe alalım. Yeni yönetim modelinde yalın, makamların azaldığı, dijital dönüşümü gerçekleştiren yapı var.
BAKANLIK SAYILARI
Bu konuda hazırız. Yürütme bir defa çok daha hızlı pratik ve sonuç odaklı hareket etmeye imkan sağlayacak. bakanlıklarımızın sayısını azaltmak bakanlıklarımızın işlevselliğini arttırmak ve verimliliğini artırmak için bazı birleşmeler gerçekleştirdik. 37 bakanlık sayısı vardı hemen biz bu sayıyı 26’ya indirdik. Geri kalmış ülkelerde bol bol bakanlık dağıtıyorsun. Koalisyonları kurabilmek için de bakanlık dağıtıyorlardı. Biz bunu ne yaptık koalisyon olmadığı için rahatladık, 26 ya indirdik. Şimdi ise biz bunu 16’ya indiriyoruz. Adalet Bakanlığı İçişleri Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Hazine ve Maliye, Hazine bakanlık değildi biliyorsunuz şimdi Hazineyi Maliye ile birleştirerek Hazine ve Maliye Bakanlığı haline getiriyoruz. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, bir de Dışişleri Bakanlığımız var. Dışişleri bakanlığı da Avrupa Bakanlığı ile birleşmek suretiyle sadece Dışişleri Bakanlığı haline geliyor. Çalışma Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı, o da Çalışma ve Sosyal ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının birleşmek suretiyle bunu da tek bakanlık haline getiriyoruz. Tarım ve Orman Bakanlığı, Orman ve Su İşleriyle, Gıda Tarım Bakanlığını birleştirmek suretiyle bunu da yine tek bakanlık haline getiriyoruz. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığını ise Kalkınma Bakanlığı ile Bilim Sanayi Teknoloji Bakanlığını birleştirmek suretiyle bunu da yine tek bakanlık haline getiriyoruz.
KURULLAR VE OFİSLER
Ekonomi noktasında 6 bakanlık var. Önemli bir adım atarak Ticaret Bakanlığına dönüştürüyoruz. 3 bakanlığı burada bir araya getirmiş oluyoruz. Ekonomi yönetimi böylece sadeleşmiş oluyor. 6 olan ilgili bakanlık sayısını 3’e indiriyoruz. Ekonomi yönetimi üretim, finans ve ticaret sac ayaklarına oturtuluyor. Yatırım ofisi ile büyük yatırımlar desteklenerek Türkiye cazibe merkezi haline getiriliyor. Yeni yapıda bakanlıkların yanı sıra 9 kurul oluşturduk. Yerel yönetim politikaları, sosyal politikalar, sağlık ve gıda politikaları, kültür ve sanat politikaları, hukuk politikaları, güvenlik ve dış politika, ekonomi politikaları, eğitim ve öğretim politikaları, bilim teknoloji ve yenilik politikaları kurulları. Cumhurbaşkanı ile birebir çalışacak kurullar. Bir başka adımı da şöyle atıyoruz o da, yeni modelde ilk etapta İnsan Kaynakları, Yatırım, Finans ve Dijital Dönüşüm olarak bu 4 tane ofis çok çok büyük önem arz ediyor çünkü bunlar hemen hemen başkana en yakın çalışan kadro, bu bakımdan önemli. Arka bahçemiz olarak çalışacak olanlardı. Tabii bir de Cumhurbaşkanına bağlı başkanlıklar var ki 8 tane başkanlık burada söz konusu. Bir Genelkurmay Başkanlığı, Milli İstihbarat Başkanlığı, Savunma Sanayi Başkanlığı, bu eskiden müsteşarlıktı, başkanlığa dönüşüyor, Milli Güvenlik Kurulu aynı şekilde, Diyanet İşleri Başkanlığı, Devlet Denetleme Kurulu, İletişim Başkanlığı, Strateji ve Bütçe Başkanlığı. 8 başkanlık olarak da bunlar çalışıyor. Buralarda iş dünyasından, üniversitelerden, kültür ve sanat, teknoloji, bilim, ekonomi, dış politika alanlarda uzman kişileri politika inşa süreçlerine dahil edeceğiz. Bürokrasiye takılmadan cumhurbaşkanının öncelikleri doğrultusunda projeleri geliştirecekler. Burada ekonomi yönetiminin birleşmesiyle ülke ekonomide bir sıçramayı gerçekleştirecek. Ekonomideki sıçramanın neticesi halka olacaktır.
BAŞKAN YARDIMCISI SAYISI
Başkan bir talimat verdiyse olacak. 65 kurul ortada görülüyor, bu yapılar kaldırılıyor, 9 kurulun çatısı altında toplanıyor. Bir ortak akıl cumhurbaşkanına bağlı olarak çalışıyor, yapılacak olan bu. 3-5-7 kişiden oluşan bu kurullar üretimler yapacaklar, üretimlerini de cumhurbaşkanına takdim edecekler. Biz bu çalışmayı yaparken başkanlık sistemini en ideal anlamda yürütenler kimlerse, ABD, Rusya, hatta Latin Amerika ülkelerini inceledik. Avrupa’da yarı başkanlık sistemi olan Fransa’yı, Almanya’yı dahi inceledik. Brezilya’ya bakıldı, bu incelemelerin neticesinde, bir de bizim bir tarihimiz var, Selçuklu’dan bugüne kadar başkanlık sistemi uygulamasıdır, oradan da bir birikimimiz var, arkadaşlarımız hepsinden balarısı gibi aldılar, bu balarısından da balımızı yaptık. Cumhurbaşkanı yardımcısı sayısı parlamentodaki yapıya bağlı olacak. Oradan görevlendirmeler olduğunda onların milletvekilliği de düşecektir. Parlamentodaki sayı bizim de başkan yardımcıları kararımızı etkileyecektir.”
SON 24 SAATTE YAŞANANLAR