Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün AK Parti Genel Merkezi’nde milletvekilleriyle bir araya geldiği toplantıda özetle şu mesajları verdi:
“Geçtiğimiz yılın son aylarında ekonomimiz döviz kurundaki rasyonel hiçbir gerekçesi olmayan yükselişin yol açtığı bir sarsıntıya maruz kaldı. Aldığımız önlemlerle 20 Aralık’tan itibaren piyasaları yeniden istikrara kavuşturduk. Salgın döneminde artmaya başlayan küresel emtia fiyatlarının ülkemize yansımaları, döviz kurundaki artışın da etkisiyle bir hayli ağır oldu. Karadeniz’in kuzeyinde başlayan savaş ise küresel piyasalardaki dengesizliği iyice artırdı. Bir de buna gözünü para hırsı bürümüş fırsatçıları eklediğimizde milletimiz alışık olmadığımız yüksek fiyatlarla karşılaşmaktadır. Avrupa ülkelerinin çoğu bizden daha vahim tablolar ile karşı karşıyadır.
SIKINTILARA BİGANE KALMIYORUZ
Salgının zirveye çıktığı 2020 yılından bugüne kadar 2.6 milyon kişinin istihdama dahil olması, insanımızın işini ve aşını koruma hassasiyetimizin gayesine ulaştığını gösteriyor. Bu gerçekler vatandaşlarımızın günlük hayatlarında yaşadığı sıkıntılara bigane kaldığımız anlamına asla gelmiyor.
YENİ KIZIL ELMA
Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapma kararımızdan asla geri adım atmadık, atmayacağız. Bu hedefi milletimizin yeni kızıl elması olarak görüyoruz. Salgın dönemindeki ara hedefimize yani istihdamı koruma ve geliştirme gayemize ulaştığımıza göre şimdi yeni bir safhaya geçiyoruz. Bu safhadaki hedefimiz insanlarımızın fahiş fiyat artışları ve yüksek enflasyon sebebiyle gerileyen alım güçlerini eskisinin de üzerine çıkarmaktır. Enerji ve kimi gıda ürünleri başta olmak üzere pek çok kalemde küresel fiyat artışlarını, vatandaşlarımıza geç ve kademeli yansıtmaya çalıştık.
İŞİN İÇİNDEN ÇIKACAĞIZ
Ancak Ukrayna-Rusya krizinin enerji ve gıda başta olmak üzere küresel emtia fiyatlarını yeniden yükselişe geçirmesinin ardından yaşanan gelişmeler yeni olumsuzlukları da beraberinde getirdi. En büyük 10 ekonomi arasına girmeye hazırlanırken, hesapsız kitapsız adımlarla bu fırsatı heba etmeyeceğimizi dile getirdik. Hem vatandaşlarımızı enflasyona ezdirmeyecek hem de bizi ekonomideki hedeflerimizden uzaklaştırmayacak bir yöntemle bu işin içinden çıkacağız. Milletimizle birlikte sabredecek, azmedecek, mücadele edecek ve mutlaka neticeye ulaşacağız.”
SALGIN İZLERİNİ SİLECEĞİZ
“Dünyanın çok da iyi bir imtihan vermediği salgın süreci birçok bakımdan ülkemizin imkanlarını ve kapasitesini görmemize vesile olmuştur. Sağlık hizmetleri yanında kamu düzeni, istihdam, üretim, ihracat gibi alanlarda gösterdiğimiz güçlü performansla ülkemizi küresel kriz ikliminden ayrıştırdık. Gelişmiş ülkelerin dahi ciddi sarsıntılar yaşadığı bir dönemde Türkiye’nin bu şekilde güçlenerek çıkması çok çok önemli bir başarıdır. Artık salgın tehdidini büyük ölçüde geride bıraktık ve çok yakında kalan tüm izlerini de sileceğiz.
BİR EL UZATIMI UZAKLIKTA
Geçmişte dünyada siyasi ve ekonomik güç dağılımları yeniden yapılırken, ülkemizi çeşitli senaryolar, oyunlar, tuzaklarla hep bu süreçlerin dışında tutmayı başarmışlardı. Bu defa aynı tezgaha düşmeyeceğiz. Milletimiz asırlardır beklediği yere ulaşmaya, bir el uzatımı uzaklıkta olduğunu görüyor, biliyor. Türkiye’nin bu tarihi fırsatı kaçırmasına izin vermeyeceğiz.”