Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum'un açıklamalarından satır başları:
Ülke doktrinine sahip olduğunuz zaman ülkenin güvenlik alnındaki politikalarını devam ettirmeniz gerekir. Muhalefet bu söylemede bulundu mu? Türkiye'de yaşayan siyasi aktörlerin hepsinin kabul ettiği Türkiye doktrinine sahip olmak zorunda. Bu net. O ülkenin coğrafi bütünlüğünü, siyasi birliğini korumak. Güvenlik alanda temel politikaları devam ettirmek. Akkuyu'yu kapatacağız dediler. Kanal İstanbul'u iptal edeceğiz dediler. Başkanlıktan kaynaklı kuvvetli yürütme gücüne karşı çıkıyor. Avrupa'da parlamenter sisteminin zaafları sürekli gündem olurken. Bunlar terör örgütleri ile işbirliği içerisindeler mi? Siyasi özerklikle ilgili bir yaklaşım ortaya koyuyorlar. Terörle, FETÖ ile mücadeleden vazgeçileceği belirtiliyor. FETÖ ile barışma mesajları mesajları veriliyor. Türkiye'nin dış politikasına ilişkin birçok itirazda bulunuyorlar. Hakikaten bunlar gelip bunları koruyacaktır demek ortaya çıkan tabloyu anlamamak, görmemek demektir.
"CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN HER SEÇİME YENİ BİR LİDER GİBİ GİRİYOR"
Türkiye şu anda kendi olgunluğuyla attığı tüm adımlarda geldiği mesafeye bakıldığında bir bunların karşısında başka adımlar atacağız diyor. PKK 14 Mayıs'ta destek vermesinden neden rahatsız oluyorlar. bugünkü siyaset dili tamamen oportünist bir siyaset diliyle iş yapıyorlar. Türkiye siyaseti seçenek üretiyor. Demokratik siyasettin öne çıkan tarafı nedir sizce? Toplumsallaşan taleplerin siyaset geçirilmesinde, siyaset yapmakla alakalıdır. Cumhurbaşkanı Erdoğan her seçime yeni bir lider gibi giriyor. Her seçimde belirleyici seçmenin taleplerine yönelik sahaya çıkıyor. Yeni sisteme halk onay vermedi mi? Siz değişmediğiniz sürece sürekli değişen bir lideri değiştiremezsiniz.
Şunu söyleyeyim iktidarlar toplumu yönetmez, İnsanlar yönetilmez. Yönetilen şey süreçlerdir, hizmetlerdir. Kimin haddine düşmüş seçmeni yönetmek. Eğer kaybediyorlarsa toplumu yöneteceklerini iddia ettikleri için kaybediyorlar. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın siyaset tarzı işi yönetmek üzerine kuruludur. Özgürlük-güvenlik meselesi ideolojik ezberdir. Özgürlük ve güvenlik birbirinin seçeneği değildir. Batı'nın hangi ülkesinde özgürlük için güvenlikten taviz verdiğini görürsünüz. Biz güvenlik içerisinde özgürlükten yanayız. Biz terörle mücadeleden başarılı olamazsak özgür olabilir miyiz. Bu iki kavram bir biriyle çatıştırılan kavramlar olmamalıdır. Toplumsal hayat ve siyasi hayat dinamiktir. Bir takım ihtiyaçlar toplumsal hayatta ortaya çıkıyor. Bunun için yeni politikalarda üretiliyor.
YENİ ANAYASA MESELESİ TÜRKİYE'NİN OLAĞAN GÜNDEMİNDEDİR
Türkiye yeni bir anayasayı hak etmiyor mu. 82 Anayasası hep tartışma konusu oldu 85'ten bu yana. 21 yıldır tonlarca denemeler oldu. Yeni Anayasa meselesi Türkiye'nin olağan gündemindedir. Yeni, sivil, özgürlükçü kuşatıcı bir anayasa Türkiye için zorunludur. Rutin tarihte yapılan seçim sayısı Türkiye'de çok azdır. Bizim Cumhuriyetimiz kuruluş sürecini henüz tamamlayamadı. Bizim rutinleşmemizin anahtarı yeni Anayasadır. Biz o Anayasayı mümkün olan en kapsayıcı şekilde 2023'te ortaya çıkarırsak rutine girer. Biz hep birlikte yeni anayasayı yapamazsak bu rutin dışılık hep olacak. Ben bunun 2023 meclisinden başarılacağını düşünüyorum. Türkiye klasik dünyanın merkezinde olan bir ülke.