Güncelleme Tarihi:
TBB Başkanı’nın konuşmasına da yer verilmeyen dünkü töreni izlemek üzere giden basın mensupları, kapıda engelle karşılaştı. Töreni sadece TRT ve AA’nın izlemesine izin verildi. Olayı tutanak altına alan yargı muhabirleri hukuki yollara başvurmaya hazırlanıyor.
GELENEK BOZULDU
Bu yıla kadar törenlerde Danıştay Başkanı’nın konuşmasının ardından TBB başkanları da birer konuşma yapıyordu. Geçen yılki kavganın ardından bu yıl TBB Başkanı’nın konuşması programdan çıkarılarak bu gelenek bozuldu. Hükümet, 1 Eylül’de Yargıtay’da yapılan yine TBB Başkanı’nın da Yargıtay Başkanı’ndan sonra konuştuğu töreni de yasa ile kaldırmıştı. Böylece, savunmanın temsilcisi TBB başkanlarının yüksek yargı kürsüsünden konuşma geleneği ortadan kalkmış oldu. Törene, Anayasa Mahkemesi Başkanı
Zühtü Arslan, Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Sayıştay Başkanı Recai Akyel, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkanı Hâkim Tümgeneral Abdullah Arslan, Kamu Başdenetçisi Nihat Ömeroğlu, Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Burhan Üstün, HSYK Başkanvekili Metin Yandırmaz, eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç ile yargı organlarının diğer temsilcileri katıldı. Cumhurbaşkanı, Başbakan, siyasi parti temsilcileri ise yer almadı.
ANAYASA’YI İHLAL
Törene sadece katılım için postayla davetiyesi gönderilen Feyzioğlu, dün basın mensuplarının törene alınmamasına da tepki gösterdi. Feyzioğlu, Danıştay’ın korumakla yükümlü olduğu Anayasa’yı kendi elleriyle ihlal ettiğini, basının haber alma özgürlüğünün kısıtlandığı savundu. “Danıştay’daki açılış töreni aile arasında bir doğum günü değildir” diyen Feyzioğlu şunları söyledi: “Danıştay Başkanı biz kendisini ilk seçildiğinde ziyarete gittiğimizde de Tayyip Erdoğan’ı ve Rusya’nın baskıcı lideri Putin’i öve öve bitiremişti. Böyle giderse Danıştay Başkanı cübbesine ilik açtırıp düğme de diktirecek. Bazı hâkimler tarihe altın harflerle geçerler, kurumlarını da yüceltirler; bazı hâkimler ise maalesef kurumlarının 100 yıllık birikimini sorumsuzca harcarlar. İsimlerini de pek kimse hatırlamaz. Vatandaşları idarenin keyfiliğine karşı korumakla görevli olan varlık sebebi bu olan Danıştay Başkanlığı Anayasa’daki basın özgürlüğünü hiçe saymak suretiyle idare ile ne kadar içli dışlı uyumlu olduğunu bir kez daha göstermiştir.”
TAVIR DOĞRU DEĞİL
Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ da törenin medyaya kapatılmasına tepki göstererek, “Danıştay yönetiminin tavrını doğru bulmuyoruz. Bu kararıyla bağımsız yargının tabutuna bir çivi de Danıştay yönetimi çakmıştır. Unutmayalım basının özgür, bilgi alma hakkının var olmadığı bir ortamın demokratik olduğunu söyleyemeyiz” dedi.
Yanlıştan dönülmeli
TÜRKİYE Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu adına konuyla ilgili yapılan açıklamada, “Akreditasyon uygulaması, toplantı ve genel kurullardan mezarlıklara kadar geniş bir alana taşmıştır. Son olarak Danıştay’ın da bu yanlış uygulamaları benimsemesi düşündürücüdür” denildi. Basın Konseyi’nden yapılan açıklamada ise şu eleştiriler yer aldı: “Danıştay Genel Sekreter Yardımcısı Ömer Faruk Ateş’in, ‘Töreni kendi içimizde yapacağız’ söyleminin, halkın haber alma özgürlüğünü ve basında eşitlik ilkesini zedelediği apaçıktır. Bu yanlıştan dönülmesini ve yinelenmemesini bekliyoruz.”