Crans Montona Forumu'ndan Bakan Çağlayan'a ödül

Bakan Çağlayan'a çeşitli temaslarda bulunmak üzere geldiği Brüksel'de, Crans Montana Forumu tarafından “Prix de la Fondation” ödülü verildi.Zafer Çağlayan, Hotel Le Plaza'da düzenlenen ödül töreninde yaptığı konuşmada, bu ödülün, Dış Ticaretten Sorumlu Bakan olarak görev yaptığı iki yıl boyunca gerçekleştirilen çalışmaların ve elde edilen sonuçların takdir edildiğini göstermesi açısından çok kıymetli olduğunu söyledi.Bu ödüle layık görülmesinde dış ticaret ailesinin katkısının büyük olduğunu belirten Çağlayan, ödülü, bakanlığına bağlı Dış Ticaret Müsteşarlığı, İhracatı Geliştirme Merkezi, 50 bin 194 ihracatçıyı bünyesinde bulunduran TİM ve İhracatçı Birlikleri ile diğer STK;lar adına aldığını ifade etti.

KÜRESEL KRİZ VE KORUMACILIK POLİTİKALARI

Dünya ekonomisinin 1929 yılı dünya ekonomik krizinden sonra en büyük krizi geçen iki yılda yaşadığını, bu krizin etkileri halen sürmekle birlikte, dünya ekonomisinin büyüme trendine girdiğini belirten Çağlayan, küresel krizin etkisiyle tüm dünya ülkelerinde korumacılık politikalarının devreye girdiğini ve azalan talep sonucunda dünya mal ticaretinin 2009 yılında yüzde 23 oranında azalarak 16 trilyon dolardan 12,3 trilyon dolara gerilediğini hatırlattı.

Küresel krizin tüm ülkelere aslolanın üretim ve istihdam olduğunu gösterdiğini, bunun yolunun da koruma önlemleriyle içe kapanmak değil tam tersine serbest ticaretin arttırılması olduğunu dile getiren Çağlayan, “Ben ticaretin siyasetin önünü açtığına inanan biriyim. Ülkeler arasında ticaret hacimleri ne kadar artarsa, siyasi anlamda da ilişkiler daha ileri noktalara ulaşmaktadır” dedi.Dünya nüfusunun sürekli arttığını, ortalama yaşam süresinin de uzadığını anlatan Çağlayan, artan dünya nüfusunun refahını, zenginliğini artırmanın yolunun ticaretin artırılması olduğunu kaydetti.

Küresel krizden ders almak gerektiğini, Türkiye'nin de gerekli dersleri alarak “sıfır sorun, sınırsız ticaret” anlayışıyla dış ticaretini kurguladığını belirten Çağlayan, göreve başladığından bugüne kadar geçen 21 aylık sürede işadamları ile birlikte 51 ülkeye 86 seyahat gerçekleştirdiğine dikkat çekti.
“Türkiye olarak, dış ticaretimizde pazar çeşitlendirmesi yaparak, ülkelerle serbest ticaret anlaşmaları imzalayarak, vizeleri kaldırarak ticaretin daha da gelişmesi için çabaladık” diyen Çağlayan, şöyle devam etti:

“Bunun olumlu sonuçlarını da 2010 yılında aldık. 2011 hedefimiz ise 2008;de yakaladığımız 132 milyar dolar ihracat düzeyini yakalamak olacak.
Geçmişte, dış ticaret gelişmiş ülkeler arasında gerçekleşen ya da gelişmiş ülkelerin gelişmekte olan ülkelere sanayi mamulü satıp, hammadde satın aldığı bir faaliyet olarak algılanırken, bugün tam aksine dünyanın ileri teknoloji ürünleri de dahil üretim merkezlerinin gelişmekte olan ülkelere kaydığı gözlemlenmektedir.
Küresel kriz sonrasında dünya ticaretinde gelişmekte olan ülkelere doğru bir yönelim söz konusudur ve Türkiye bu trendin içinde yer almıştır.”
Çağlayan, küresel ekonomik koşulların daha da iyiye götürülmesinin ancak korumacı yaklaşımlardan kaçınarak, uluslararası alanda işbirliğini artırarak ve ticaretin önündeki engelleri kaldırarak mümkün kılınabileceğini ifade etti.

DÜNYA TİCARET PASTASI

Yapılan çalışmaların, gelişmekte olan ülkeler arasında tarifelerin azaltılmasının yaklaşık 60 milyar dolarlık bir kazanç sağlayacağını gösterdiğini, bu verinin ticaretin önündeki engellerin niçin kaldırılması gerektiğini ortaya koyduğunu belirten Çağlayan,”Dünya ticaretinin önündeki engellerin kaldırılması için uluslararası işbirliği şarttır ve bu konuda ülkelerin kararlı olması önemlidir. Eğer 2009;daki gibi bir kriz daha yaşamak istemiyorsak, dünya ticaret pastasını büyütmemiz gerekiyor.”
Büyüyen dünya ticaret pastasının ülkeler arasında adil dağılımının da çözülmesi gereken önemli bir sorun olduğuna işaret eden Çağlayan, bu dengesizliği gidermenin ancak işbirliğiyle mümkün olacağını kaydetti.

Türkiye olarak bu işbirliğinin artması adına serbest ticaret anlaşmaları imzaladıklarını, ülkelerle vizeleri kaldırdıklarını ifade eden Çağlayan,”İşte bunun için de kriz dönemi yönetimiyle dünya ülkelerine örnek olduk. Bölgesinde ve küresel ölçekte yükselen bir yıldız olarak tanımlanan Türkiye;nin amacı, Afrika ve Orta Doğu bölgeleri başta olmak üzere tüm dünyada barışın tesis edilmesi, güvenliğin sağlanması, istikrar içinde ekonomik refahın artırılmasıdır” dedi.
Türkiye'nin tüm ülkelerle “kazan-kazan” yaklaşımı çerçevesinde işbirliği tesis ettiğini vurgulayan Bakan Çağlayan, dünya ticaretine, dünya barışına, dünya istikrarına katkı vermenin bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da öncelikleri olacağını dile getirdi.Bakan Çağlayan ile birlikte Cezayir İstatistik Bakanı Hamid Temmar ve Uluslararası George Forrest Şirketi Başkanı George Forrest'e de ödül verildi.

İKİLİ GÖRÜŞMELER

Bakan Çağlayan ödül töreni öncesinde de Belçika Federal Hükümeti Ekonomi ve Reform Bakanı Vincent Van Quickenborne ve AB Komisyonu Başkan Yardımcısı ve Ulaştırmadan Sorumlu Komiser Siim Kallas ile görüştü.Basına kapalı yapılan görüşmelerde gazetecilerin görüntü almalarına izin verildi.