Güncelleme Tarihi:
Yayımladığı raporda olası bir kalıcı bölünmenin büyük bedelleri olacağına ve Akdeniz’deki istikrarsızlığı artıracağına değinen kuruluş, Kıbrıslı liderleri barış görüşmelerini hızlandırmaya çağırdı.
Uluslararası Kriz Grubu raporda liderlere, adada iki bölgeli ve iki toplumlu bir federasyon kurulmasına yönelik referandumun en geç 2010 yılı başlarında yapılması için de çağrı yaptı.
Raporda,“Başarısızlık, süresiz bölünme anlamına gelecek ve AB-Türkiye ilişkilerinde daha fazla gerginliğe, Doğu Akdeniz’de yeni sürtüşmelere, daha zayıf AB-NATO işbirliğine, Kıbrıs Türklerini hedeften uzaklaştıran merkezkaç kuvvetlerinin güçlenmesine ve Kıbrıslı Rumların refah ve güvenliğine yönelik tehditlerin artmasına yol açacak” denildi.
Adadaki barış sürecine Avrupa Birliği’nin de desteğini acilen artırması gerektiğini söyleyen Uluslararası Kriz Grubu; AB, ABD ve Rusya’ya da çözüme mali destek sağlanması için bir donör konferansı organize etmeleri çağrısında bulundu.
RUMLAR DAHA ZARARLI ÇIKAR
Raporda, 2004 yılında düzenlenen referandumda birleşmeyi reddeden Kıbrıslı Rumların, adanın AB’ye katılan tarafı olmalarına rağmen bölünme halinde kaybının daha fazla olacağı belirtildi ve şöyle denildi:
“Türk askerinin süresiz adada kalması, Güney Kıbrıslıların kaybettiği mülkiyetleri geri alma şansının azalması, Ankara’nın AB’den uzaklaşması, BM barış gücünü adadan çekmeye dönük muhtemel adımların atılması ve en önemlisi bazı ülkelerin Kuzey Kıbrıs’ın bağımsızlığını tanıması gibi büyük bir risk Rumların daha fazla kayıpla çıkmasını sağlayacaktır.”
Rapora göre Kıbrıslı Türkler için ise bölünme; Türkiye’ye daha fazla ekonomik bağımlılık, eğitim düzeyi düşük göçmenlerin artması, yerleşik halkın İstanbul, Avrupa ve Kıbrıs Rum kesimine göç etmesi anlamına geliyor.
Bölünmenin devamı halinde, Türkiye’nin de AB üyeliğine dair umutlarını kaybedip modernleşme yönündeki ana lokomotifinden mahrum kalacağı, yabancı yatırımın ve ekonomik büyümenin de azalacağı belirtildi.
YUNANİSTAN SEÇİMLERİ
Uluslararası Kriz Grubu, Yunanistan’da 4 Ekim’de gerçekleşecek genel seçimlerden yeni güçlü bir hükümet çıkarsa, Rum liderlerin Kıbrıs sorununa tekrar yoğunlaşabileceğini ve bu gelişmenin Türk-Yunan tansiyonunu da düşüreceğini söyledi.
Kuruluş, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın da Güney Kıbrıs lideri Dimitris Hristofyas’ın da görüşme masasından kalkmaya niyetli olmadığını belirtti. Ancak “tehlike liderlerin açıkça zamanlarının tükeniyor olması” ifadesine yer verdi.