Çöpçatanlık bilgisayara taşındı

Güncelleme Tarihi:

Çöpçatanlık bilgisayara taşındı
Oluşturulma Tarihi: Kasım 30, 2003 00:00

Açılan kapıdan akşamın serin esintisine karışık bir parfüm kokusu yayılıyor lokanta barına. Sırtım kapıya dönük. Koku giderek yoğunlaşıyor. Yanıbaşımda yumuşak bir ses, soruyor: ‘‘Beklediğiniz kimse var mı?’’ Dönüyorum, 50'sini aşkın kumral bir kadın. ‘‘Evet.’’ Baştan aşağı beni süzdükten sonra tebessüm ediyor: ‘‘Ben Peggy, siz de erken gelmişsiniz.’’ Anlamıyorum ne dediğini. Bar küçük. Tezgah karşısında yedi tabure dolu. Ayağa kalkıp yerimi veriyorum. ‘‘Buyrun oturun. Arkadaşım nerdeyse gelir, çıkacağız gelince.’’Çehresinde şaşkınlık belirtisi: ‘‘Siz Geraldo değil misiniz? Matchmaker'dan?’’ Değilim. Telaşlanıyor kadın. ‘‘Bu yerin adı ne?’’ Ayda, iki ayda bir uğradığım Village'deki minik lokantanın adı ‘‘Yer’’ (The Place). Söylüyorum. Rahatlıyor. ‘‘Tamam öyleyse.’’ Geraldo da adres verip ‘‘Yer’’ dediği için ara sokaktaki lokantaya gelmiş.ARTIK SANAYİ OLDUTabureye oturuyor, içki için barmene ‘‘Az sonra’’ diyor. Matchmaker'in ne olduğunu soruyorum. İnternette evli olmayanların tanışıp, buluşmalarını sağlayan bir haberleşme sitesi imiş. Peggy dul. Eşinden dört yıl önce boşanmış. Tek oğlu koleji bitirip babasının ardından California'ya giderek çalışmaya başlamış. Peggy elektronik cihaz ihracatçısı bir şirkette müdür sekreterliği yapıyormuş.‘‘Tek başına hayat sürmek özellikle kadınlar için zor. İnsan akşam işten döndüğünde evde erkek görmek istiyor. Boşandıktan sonra birkaç erkekle çıktım. İlişki ciddileşince evli olduklarını öğrendim. Moral çöküntüsüne uğradım. Bir kuzenim Matchmaker'ı önerdi. İlkin yabancılarla web sitesinde iletişim kurmak bana ters geldi. Hiç olmazsa bir meşgale olur, ne kaybederim ki, diyerek sağa sola mesaj göndermeye başladım. Geraldo'yu da web'de tanıdım. Karısından ayrılmış, çocuksuz bir müzik öğretmeni. İki haftadır her gece ekranda saatlerce sohbet ettik. Romantik, güvenilir bir erkek izlenimi bıraktı bende. İlk kez bu akşam buluşmak için sözleştik.’’Peggy içini dökerken arada bir lokanta kapısına göz atıyor. Sürpriz olsun diye ekran arkadaşıyla resim teatisinde bulunmadığı için Geraldo'nun görünüşü hakkında fazla bilgisi yok. Müzik öğretmeni ‘‘Yer'in barında pek kadın olmaz, beni seni bulurum’’ demiş.Konuşkan dulun anlattıkları aslında bilinmeyen bir şey değil. Amerika'da ‘‘single’’ diye tanımlanan bekar, dul kadın ve erkekleri eşleştirmek yaygınlaşan bir sanayiye dönüştü son yıllarda. 1950'li yıllarda karşı cinsten eş arayanlar için ülkenin çeşitli bölgelerinde ‘‘çöpçatanlık’’ büroları kurulmaya başlandı. Bürolara başvuranlar aradıkları eşlerin din, ırk, yaş, meslek, fiziki özelliklerini sıralayıp aynı zamanda kendi niteliklerini de bildiriyorlar. Bürolar bu bilgileri bilgisayarda karşı cinstekilerle karşılaştırıp uyum gördükleriyle temaslarını sağlıyorlar. ERKEKLERİN YÜZDE 30'U EVLİ500 dolardan 10 bin dolara uzanan hizmet tarifesinde ‘‘ısmarlama eş’’ arayanlara karşı cinsten 20 kadar randevu ayarlıyorlar. Ancak eş bulma bürolarının pahalı tarifesi bekarları giderek güçlenen iletişim teknolojisi sayesinde bilgisayarlara çekmeye başladı.Son birkaç yıldır ‘‘Çöpçatanlık’’ büyük ölçüde evlerdeki bilgisayarlara taşındı. Geçen ekim ayında çeşitli eşlendirme sitelerine 45 milyonu aşkın giriş yapıldığı bildiriliyor. Bu yılın ilk altı ayında bekarların bu sitelere ödedikleri miktar 214 milyon dolar. Bir araştırmacı ‘‘Amerika'da 86 milyon bekar ve dul yaşıyor. Sosyal kesimde en kalabalık bu grup. Eş arayanların yanısıra romantik, platonik aşk ilişkisi peşinde olanlar da var. İnsanlar bilgisayarda iletişimi az masraflı, güvenli bulduklarını, ayrıca heyecan verici ve eğlenceli olduğunu söylüyorlar. Çöpçatan sitelerine ödenen meblağın gelecek yıllarda ikiye, dörde katlanacağı kesin’’ diye konuşuyor.Tanıdığım bir Amerikalı kadın haftada asgari üç gece bilgisayar başına geçip eşlendirme sitesinde tanıştığı erkeklerle sohbet ettiğini söylüyor: ‘‘Berberim, okul arkadaşlarım birkaç kez tanımadığım erkeklerle randevu ayarladılar. Hiçbiri beklediğim gibi çıkmadı. Bir aile toplantısında karşılaştığım dul teyzem 250 dolar ödediği bir çöpçatan sitesinde iletişim kurduğu erkekle üç ay içinde evlendiğini söyledi. Ben de şansımı denemeye karar verdim.’’Peki, çöpçatan sitelerinin kötü tarafı yok mu? Kendini iyi karakterli, para sıkıntısı olmayan, boylu boslu, yakışıklı diye tarif edip ideal koca havası verenlerin, ilk buluşmada hiç de öyle olmadıklarının ortaya çıktığı belirtiliyor. Daha da kötüsü, sitelerde koca arayan kadınları avlamaya çalışan erkeklerin yüzde 30'u evli.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!