Güncelleme Tarihi:
Her yıl rüzgarla beraber milyonlarca ton tozun farklı kıtalara hareket ediyor. Çöl tozları özellikle bahar aylarında Türkiye semalarında çok gözleniyor. Türkiye, Orta Doğu ve Afrika kaynaklı çöl tozlarından etkilenmektedir. Ülkemize olan toz taşınımı, Basra alçak basınç merkezinin daha etkili olduğu ilkbahar, sonbahar ve yaz aylarında daha yoğun gerçekleşmektedir.
Toz taşınımı, Dünya ekosistemi için büyük önem taşımaktadır. Türkiye ve çevresindeki çöl (Sahra, Arabistan gibi) ve yarı-kurak alanlardan kalkan toz aerosollerin taşınması, iklim, kara ve deniz ekosistemleri ile insan faaliyetleri ve sağlığı açısından büyük öneme sahiptir. Toz taşınımının temel nedeni, kuraklık ve çölleşme olarak belirtilmektedir.
Dünyadaki başlıca toz kaynak alanları Afrika (Sahra çölü), Asya (Gobi ve Taklamakan), Arabistan Yarımadası, Güney Amerika ile Avustralya’da bulunan çöllerdir. Çöllerden kalkan tozlar, atmosferin üst tabakalarına yükselerek uzun mesafeler kat etmektedir.
Göreceli olarak daha büyük olan toz parçacıkları, kaynak alanlarının yakınlarında çökerken, küçük olanlar ise binlerce kilometre yol kat edebilmektedir.
ÇÖL TOZUNUN KORONAVİRÜS TAŞIMA İHTİMALİ YOK
İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, "Çöl tozlarının atmosferde uzun süre seyahat etmesi ve bol güneş ışığına maruz kalmasından dolayı koronavirüs taşıma ihtimali yoktur." dedi.
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, "Çöl tozlarının atmosferde uzun süre seyahat etmesi ve bol güneş ışığına maruz kalmasından dolayı koronavirüs taşıma ihtimali yoktur." dedi.
Toros, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kuzey Afrika ve Ortadoğu’nun çok büyük çöl sahalarını barındırdığını söyledi.
Atmosferik şartlardan dolayı çöl sahalarında oluşan fırtınaların toz ve küçük kum tanelerini yüzeyden kilometrelerce yukarılara taşıyabildiğini belirten Toros, "Rüzgar aracılığı ile her yıl milyonlarca ton kum ve tozun atmosferde kıtaları ve denizleri aşarak yaptığı yolculuk normal bir olaydır. Ülkemizin güney bölgeleri daha çok çöl tozları etkisinde kalmaktadır. Çöl tozları bilhassa bahar aylarında daha çok görülmektedir." diye konuştu.
Toros, Türkiye'nin zaman zaman çöl tozu etkisi altına girdiğini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Atmosferik şartlar ve yukarı seviyelerdeki güneyli akımlar sebebiyle ülkemiz düşük yoğunlukta çöl tozu etkisindedir. Ayrıca Türkiye şu anda yüksek basınç alanı etkisi altında. Türkiye'nin güney bölgelerinden başlayarak çöl tozunun etkisi altına girdi. Bugün ülke genelinin tamamında düşük yoğunlukta çöl tozu etkisi görülüyor. Atmosferik sayısal model sonuçlarına göre, çöl tozu salı gününden itibaren ülkenin batı bölgelerinde etkisini kaybetmeye başlayacak. Çöl tozu ülkenin diğer bölgelerde ise hafta boyunca etkili olacak Çöl tozu ülkemizin Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde daha yoğun olacak."
"TEDİRGİN OLMAYA GEREK YOK"
Toros, kum ve toz kaynağının daha çok yerleşim dışı araziler olduğunu ve uzmanların araştırmasına göre koronavirüsün güneş ışığını pek sevmediğini dile getirdi.
Yüksek basıncın güneşin bol olduğu anlamına geldiğinin altını çizen Toros, sözlerini şöyle tamamladı:
"Ülkemizdeki insanların çöl tozunun koronavirüsü taşıdığıyla ilgili tedirginlik yaşadığını görüyoruz. Çöl tozları sahradan kalkıp dünyanın farklı yerlerine ulaşıyor. Bu tozlar ülkemize de güneş ışığı altında geliyor. Ayrıca uzmanlar virüsün daha çok insanların yoğun olduğu bölgelerde olduğunu belirtiyor. Çöl tozu ise insanların yerleşim yerlerinden uzak olan sahralardan, boş arazilerden kalkıp başka yere gidiyor. Çöl tozlarının atmosferde uzun süre seyahat etmesi ve bol güneş ışığına maruz kalmasından dolayı koronavirüs taşıma ihtimali yoktur. Bu konuda insanların tedirgin olmasına gerek yoktur. Çöl tozları koronavirüsü taşımaz."