Güncelleme Tarihi:
İstanbul Fatih’te yaşayan Kıymet İldeniz’in eğitim hayatı uzun yıllar istediği gibi gitmedi. Babası önce ‘Kızlar için eğitim ortaokulda biter’ diyerek liseye gitmesine karşı çıktı. Ama ne yapıp edip babasını ikna etti ve Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sağlık Meslek Lisesi’ne kaydoldu. Gönlünde hep konservatuvar olsa da 1978 yılında hemşirelik mesleğine başladı. İlerleyen yıllarda ise uzaktan eğitimle üniversiteli oldu. İldeniz, içinde ukde kalan müzik eğitimine kavuşmak için bu yıl yeniden YKS’ye girdi ve 232 puan aldı. İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Türk Müziği Yetenek Sınavı’nda jüri karşısına çıktı. İldeniz, eğitim mücadelesini şu sözlerle anlattı:
5 ÜNİVERSİTE 1 MASTER
“İlkokulda müdürümüz, keman sanatçısı ve besteci Mete Yesügey’in babası Halil Yesügey’di. Aynı zamanda müzik öğretmenimdi. Babama, ‘Kızının sesi fena değil, konservatuvara gönder’ dedi. Ama babam kabul etmedi. Konservatuvar olmuyorsa müzik öğretmeni olayım istedim. Yine babamdan ona da izin çıkmadı. 44 yıl sağlık sektöründe çalıştım. 2007’de Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi ebelik bölümünü bitirdim. 2012 yılında 60 yaşımdayken Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sağlık Meslek Yüksekokulu’ndan mezun oldum. Aynı yıl yine açıköğretimde halkla ilişkiler okudum. Hemen ardından da Beykent Üniversitesi’nde Hastane ve Sağlık Kurulları Yöneticiliği üzerine yüksek lisans yaptım. 2014 yılında tezimi teslim ettim ve mezun oldum.
YAŞ SINIRI KALKINCA
O da bittikten sonra açıktan uluslararası ilişkiler okuyup tamamladım. Sonra yine açıktan adalet bölümünü okudum. Şu anda da radyo televizyon yapımcılığı bölümünde öğrenciyim. İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Türk Müziği bölümünün yaş sınırını kaldırdığını öğrenince hemen sınava girdim. Jürideki hocaların yüz ifadesinden anladığım kadarıyla fena geçmedi. Önce piyano eşliğinde farklı akorlarla verilen sesleri aktarmamı istediler ve kulağa baktılar. Kalem ya da alkış sesiyle de ritim becerimi test ettiler. Sonuç eylülde açıklanacak.”