OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 21, 2002 00:00
Mide bulantısı, kusma, baş ve karın ağrısı, ateş, şiddetli ağlama nöbetleri, iştah kaybı, uykusuzluk... Okula bu yıl başlayan çocuğunuz sabahları bu gibi şikayetlerle kalkıyorsa, okul korkusundan şüphelenebilirsiniz. Okul korkusu yaşayan çocukların evde kalmak için başvurduğu diğer bir yöntem ise kendisine kötü davranan öğretmen ve arkadaşlarla ilgili hikayeler uydurmak. Uzmanlar aile, sınıf ve rehberlik öğretmenleri üzerine düşeni yaptığı halde ve aradan iki hafta geçtikten sonra bile şikayetleri devam eden çocukların profesyonel yardım almasını öneriyor. Y, ilkokul birinci sınıfa başlayacağı günün sabahı ağlayarak uyandı. Bir yandan da sürekli korktuğunu söylüyordu: ‘‘Ya okulda büyük sınıftaki çocuklar beni döverse, ya okulun merdivenlerinden düşersem, ya okulda hastalanırsam’’ diyordu. Annesi ve babası sızlanmalarına aldırmayıp onu okula götürdü. İlk iki gün ağlayarak da olsa sınıfa girmeyi kabul etti. Üçüncü gün sınıfa girmemek için bir yandan ağlıyor, bir yandan da kapının pervazını sıkı sıkı tutuyordu. İte kaka sınıfa soktular. Annesi de onunla birlikte derse girdi. Sonraki günlerde de sınıfta annesiyle oturmaya, sürekli annesinin elini tutmaya başladı. Ailesi iki hafta sonra Y'yi çocuk psikiyatrına götürdü. Psikiyatr hemen ilaç tedavisine başladı. İlaçlar etkisini gösterene kadar ailesi Y'yi okula göndermemeye karar verdi. Bu hepsi için daha kötü oldu. Okula ara vermeden önce hiç değilse arkadaşlarıyla oynamaya başlamıştı. Şimdi ise arkadaşlarının yanına bile yaklaşmıyor, annesinin elini bırakmıyordu. Durumu yine düzelmeyince sınıf öğretmeni çocuğun bir psikoloğa götürülmesini tavsiye etti. Ailesi Y'yi Davranış Bilimleri Enstitüsü'nden uzman psikolog Nur Dinçer'e götürdü:‘‘ Bana geldiklerinde ekim ayının sonları olmuştu. Derse katılmamasına, korkmasına ve sınıfa sürekli annesiyle girmesine rağmen yavaş yavaş okumayı sökmeye başlamıştı. Evde ödev yaptırmak mümkün olmuyordu. Ödevlerini yapsın diye annesi bağırıyor, anne bağırınca baba devreye giriyor, kısacası evin içinde bir kaos yaşanıyordu. Olmayınca çocuğa ödüller veriyor, bu da işe yaramazsa cezalandırmayı deniyorlardı. Fiziksel cezalar da kullanılıyordu. ‘Neden buraya geldin’ diye sordum. Bana ‘okul durumu yüzünden, Çok korkuyorum. Aslında gitmek istiyorum ama başıma birşey gelecek diye korkuyorum’ dedi. O zaman aileyi ele almak gerektiğine karar verdik. Anlaşılan oydu ki, anne ve baba tedirgin tiplerdi. Annesi kaygılı bir kadındı. Evlerinin kocaman bahçesi olmasına rağmen onu hiç dışarı bırakmamıştı. Aynı nedenle anaokuluna da gitmemişti. Baba sürekli anneye yükleniyordu. Burada da tartışmalar oldu. Anne biraz biraz ‘galiba benim yüzümden’ diye düşünmeye başlamıştı. Çocuğu adım adım okula alıştırmaya karar verdik. Önce bahçeye kadar gidecek. Orada dolaşacak, isterse arkadaşlarıyla oynayacaktı. Ondan sonra okulun içine girecek, sonra sınıfın kapısında isterse bekleyecek ya da bir iki derse katılıp çıkabilecekti. Ama tüm bunların içinde anne yoktu. Annenin sınıfa girmesini kesinlikle yasakladık. Bir süre sonra sadece oğlunu sabah okula bırakıp, akşam da almak için gitmeye başladı. Y'yi burada bir grup çalışmasına da aldık. Çünkü annenin kaygılı yapısı çocuktaki korkuların temelini oluşturuyordu. Grup içinde duygularını ifade etmeye, arkadaş edinmeye başladı. Annesiyle babasını da aile terapisine gönderdik. İki üç hafta sonra Y'nin okulla ilgili bir sorunu kalmadı.’’Okul korkusunun nedenleriÇOCUKTAN KAYNAKLANAN NEDENLEROkul, çocuğun eskiden yaşadığı bir travmayı tetiklemiş olabilir. Yeni doğan ya da küçük kardeşini evde anne ile bırakıp okula gitmek istemeyebilir.
Yemek yeme sorunu varsa, yemek seçiyorsa okuldaki yemek zorunluluÄŸu hoÅŸuna gitmeyecektir. Yemek saatinden kaçıyor olabilir. Ailenin çocuÄŸu okul hakkında yanlış bilgilendirmesi, okulun sanki bir eÄŸlence ve oyun yeriymiÅŸ gibi anlatılması, çocuÄŸu okul kurallarıyla karşılaşınca hayal kırıklığına uÄŸratabilir. Öğretmenin çocuk ile yeterince iletiÅŸim kuramaması ya da sert yaklaşımlar korkmasına neden olabilir.Servis sorumlusunun öfkeli yaklaşımı ya da baÅŸka çocukların rahatsız etmesi sorun yaratabilir.Evde anne baba arasında tartışmalar varsa, çocuk okul dönüşü evde anne babasını bulamamaktan korkabilir. Öğrenme ve dikkatini toplamada sorun yaÅŸayan çocuklar özellikle yazı yazma ve okumada güçlük çekerler. Sınıfın hızına yetiÅŸememe ya da yanlış yapama kaygıları bu çocuklarda güvensizliÄŸe yol açarÇekingen, kolay iletiÅŸim kuramayan çocuklar kolay arkadaÅŸ edinemezler. ArkadaÅŸ edinemedikleri veya bir gruba dahil olamadıkları için okula gitmek istemezlerSosyal fobi çocuÄŸun genellikle baÅŸkalarının yanında yapması gereken eylemlerden kaçması durumudur. Tahtaya kalkıp konuÅŸmak, sınıf içinde okuma yapmak gibi durumlardan kaçınır. Bu gibi durumlarda sıkıntı ve utanç duyar. ANNEDEN KAYNAKLANAN NEDENLERAşırı kollayıcı ve koruyucu anneler çocukta yabancı ortamlara karşı korku oluÅŸmasına neden olabilir. Anne çocuÄŸun kendi ayakları üzerinde durmasına yeteri kadar izin vermediÄŸinde çocuÄŸun kendine olan güveni geliÅŸmeyebilir. ÇocuÄŸun öğretmenini sevmesi ve ona baÄŸlanması annenin çocuÄŸun sevgisini kaybedeceÄŸini düşünmesine neden olabilir. Bu durumda anne kaygıları açık açık söylemese de, çocuÄŸuna hissettirebilir ve onun okuldan uzaklaÅŸmasına neden olabilir. Daha büyük sınıflarda yaÅŸanan kaygının nedeni de genellikle ebeveynlerin beklentisinin yüksek olmasından kaynaklanır. OKULA ALIÅžTIRMAK İÇİNÖdüllendirme veya cezalandırma yöntemlerini kullanmayınOkula gitmesi konusundaki kararlılığınızı belli edinOnunla en fazla okulun bahçe kapısına kadar gidinAnnesinden bir türlü ayrılamayan çocukları okula baba götürsün.Sakın aÄŸlıyor diye onunla birlikte sınıfa girmeyinDurumdan öğretmeni haberdar edin. Â
button