Civan Haco, Popstar'a katılsaydı

CİVAN Haco'nun Kürtçe şarkılardan oluşan ‘‘Na na’’ adlı yeni CD'si Türkiye'de satışa çıktı.Batman konserinden beri bu CD'yi merak ediyordum.Civan Haco, şu an Kürtlerin en gözde şarkıcılarından biri. Suriyeli bir Kürt.NA NAGeçenlerde Batman'da verdiği konsere 50 binin üzerinde insan katıldı.CD'yi dün baştan sona dinledim.İzlenimim şu:‘‘Civan Haco, Popstar'ın Diyarbakır elemelerine katılsaydı, seçilip İstanbul'a gelemezdi.’’Bu yargıyı çok iddialı ve acımasız bulabilirsiniz.Dinleyip siz de kararınızı verin.Ben iyi bir müzik dinleyicisi sayılırım. CD hakındaki görüşlerim şöyle.Civan Haco'nun sesi hakkında bir şey söyleyemeyeceğim. Ama hissiyatım şu: Sesini yanlış şarkılarda, yanlış biçimde kullanıyor.Müziği kişiliğini bulamamış. Ne pop müzik, ne de türkü kategorisine girecek şarkılar söylüyor.Söylediği şarkıların düzenlemeleri çok demode.Keyboard'u, Rıza Silahlıpoda döneminde kalmış bir tarzla kullanıyor.Sanki enstrümanlar elektro org döneminde kalmış, keyboard dönemine geçememiş gibi.Düzenlemeler Türk popunun 1970'li yıllarını hatırlatıyor.Yabancı müzisyenler gerçekten yabancı kalmış.NEREDE AHMET KAYABu CD'nin stüdyo çalışmalarını Türkiye'de yapsaydı ve Türk müzisyenlere çaldırsaydı inanın çok daha başarılı olurdu.Civan Haco'yu dinlerken, ister istemez öteki Kürt sanatçıları hatırladım.Mesela Ahmet Kaya'yı...Onun hüznünü, onun sahiciliğini, onun sound'unu düşündüm.İbrahim Tatlıses aklıma geldi.Onun sesinin ve yorumunun farkını, şarkılarının gücünü Civan Haco ile yan yana koymanız mümkün değil.Ferhat Tunç, Mahsun Kırmızıgül, Emrah ve tabii ki Özcan Deniz.Civan Haco artık Türkiye'de serbestçe konser veriyor, CD'leri satılıyor. Sanatının gücünü şimdi göreceğiz.Müziğinin ne kadarının Kürtçe'nin yasak oluşunun sağladığı ranttan kaynaklandığını, ne kadarının sahici olduğunu hep birlikte göreceğiz.Türkiye'nin Kürt şarkıcıları gerçekten çok güzel eserler ortaya çıkardılar.Çok büyük satış başarıları gösterdiler.Bütün Türkiye'nin sanatçısı olmayı başardılar. Hiçbir zaman yasak rantı yemediler.Yeraltına inmediler, hep yerüstünde kaldılar.REKABET BAŞLIYORKürt kökenli sanatçılar arasındaki gerçek rekabet şimdi başlıyor.Kimin sanatçı, kimin yasak Kürtçe'nin arkasına sığınmış rantiye olduğunu şimdi göreceğiz. 1970'li yıllarda Paris'te okurken Rus sanatçısı Bulat Ukadzava'nın plağını satın almıştım. Ukadzava rejim aleyhtarı bir sanatçıydı ve Sovyetler Birliği'nde gizli şekilde milyonlarca kasedi satılıyordu.Sonra demirperde yıkıldı ve Ukadzava bir anda yok olup gitti.Plakları serbestçe satılıyordu ama alan yoktu.Demirperde yıkılırken rejimin, sadece ideolojik yanı olan resmi sanatçıları da onun altında kalmıştı. Ama aynı demirperde, rejime karşı olmaktan başka özelliği olmayan sanatçıları da ezip geçmişti.Özgürlük, her alanda gerçek rekabeti getiriyor.Ticarette de, sanatta da.Yasaklama ise haksız rantlar sağlıyor.Hem rejimin koruduğuna, hem de rejimin yasakladığına.Buna karşılık gerçek sanatçılar, rejim değişse de ayakta kalıyor.TAMAM MI, DEVAM MIİşte o nedenle şunu söylüyorum.Deniz Seki, Armağan, Ercan Saatçi ve Ahmet San'dan birinin yerine jüri üyesi olsaydım ve Civan Haco Diyarbakır'da Popstar seçmelerine katılsaydı, ilk elemede bırakırdım.Yani İstanbul'daki yarışmaya gelemezdi.Türkiye, Kürtçe üzerindeki bütün yasakları kaldırdı.Şimdi hep birlikte göreceğiz. Bu sanatçıların hangisi Ahmet Kaya gibi öldükten sonra bile yaşamaya devam edecek, hangisi daha ölmeden silinip gidecek.