Güncelleme Tarihi:
Ancak gündeme, bazı bakan, milletvekili ve danışmanların tweet’leriyle ilgili çıkışı damgasını vurdu. Özellikle, Başbakan’ın Siyasi Başdanışmanı Yalçın Akdoğan’ın “Milli orduya kumpas kuruldu” ve Meclis Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu’nun “2 bin kişilik fişleme”den söz eden tweet’lerini hedefine alan Arınç’ın “Sabahtan akşama kadar çıt çıt tweet at, ne oldu, elinin körü oldu, biraz utanın” sözleri medyada da sosyal medyada da olay oldu.
Turan Yılmaz, yankı uyandıran Arınç’ın sözlerinin ardından AK Partililerin sosyal medya gündemine yankısını izledi. AK Parti Ankara Milletvekili Fatih Şahin, Arınç’ın bu sözlerinin ardından Twitter’dan ‘çıt çıt’lı şu mesajı paylaştı:
“çıt çıt çıt çıt
çıt çıt da çıt çıt
çıtı çıtı çıt çıt”
OFFF, HEPİNİZİ ARINÇ’A...
İstanbul Milletvekili Bülent Turan da Twitter hesabından, “Beni takip eder misin, twitimi RT’ler misin, RT mi neden sildin... Offf! Hepimizi @bulent_arinc’a şikayet edeceğim:))” tweet’ini takipçileriyle paylaştı.
Arınç’ın kullanıma soktuğu ‘çıt çıt’ sözü, eski Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ın da gündemindeydi. Kılıç da bir başka vesileyle ‘çıt çıt’lı şu tweet’i attı:
“Slm, nbr, tşklr gibi kısaltmalar Türkçe değil, TRK’Ç! İki çıt çıt’tan parmak kırılmaz, dilinize sahip çıkın.”
HERKES YORGANIN ALTINDAYKEN...
Arınç’ın hedefine aldığı isimlerin tepkisi ise merak konusuydu. Bu yazının kaleme alındığı ana kadar Akdoğan’dan herhangi bir yorum gelmedi. Kuzu ise Twitter hesabı üzerinden şu mesajları takipçileriyle paylaştı:
Sosyal medyadaki bazı tipler kendine demokrat. Ben tweet’te yazmasam birileri bayram edecek. Hele faraza yazmam yasaklansa zil takıp oynayacak.
Hani siz demokrattınız? Hani herkes görüşünü doğru ya da yanlış rahat yazabilir ve de yazmalıydı? Şu an despotluk ve yasaklar safındasınız.
Böyle bir yasak hiçbir zaman AK Parti’de söz konusu olmaz. Tavsiye ve hatırlatma her zaman güzeldir. Keşke yasak olsa diyenleriniz var.
Ben siyasi ikbal peşinde olsaydım zaten bu tür tweet de yazmazdım. Rızam her zaman Allah rızası olmuştur.
Aynen bugün olduğu gibi ülkenin darboğaza girdiği her dönemde hiç susmadım ve hep doğruları haykırdım. Bu yüzden 12 yıl profesörlüğüm verilmedi.
28 Şubat sürecinde herkes yorgan altına saklanırken sahada ben vardım. Bugün marka olmuş Abant Platformu’nun ilk hareketini başlatanlardanım.
Aşıklar Kalesi
ANKARA Kalesi, hafta sonlarında büyük kalabalıkları özellikle de genç çiftleri ağırlıyor. Başkent’in turistik bölgesini gezen genç aşıklar, tarihi kalenin surlarına çıkarak Başkenti kuşbakışı görme fırsatı yakalıyor. Surların üzerinde el ele gezenler puslu gökyüzünü, kırmızı çatıları ve tarihi Ankara evlerini izliyor. Kalenin tarihini anlatarak bahşiş toplayan çocuklar da aşıklara eşlik ediyor. Rıza ÖZEL / ANKARA
‘Federaller’ oldu ‘Paraleller’
POLİS Akademisi Güvenlik Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Erkan Koca, doktora tezinde kadrocu polisler ile Emniyet Genel Müdürlüğü’ndeki polisler arasındaki farkı anlatırken “Çekilin FBI” analojisi kurmuştu. Hürriyet yazarı Cansu Çamlıbel de geçen pazartesi yayınlanan söyleşide Koca’ya neyi kastettiğini sormuş. Koca’nın yanıtı, “Bunu kadrocular daha çok kaçakçılık ve istihbarat dairesindeki polisler için kullanıyorlar. Merkezden taşraya gelen ‘federaller’ olarak görüyorlar. Yereldekiler sadece federallere gerekli bilgileri sağlayan ve tırnak içinde pis işleri yapanlar” şeklinde olmuştu. Koca, son yaşanan tartışmada ‘Federaller’in görevden alınan polisler olduğunu söylemişti.
Ancak son günlerde hükümetin ‘paralel devlet’ söylemini çok fazla kullanması ve yönetim kadrolarındaki görevden almalar nedeniyle ‘Federaller’ söylemi de durum da değişti. Yönetimde kadrocu polislerin ağırlığı arttı ve geçmişte “Çekilin federaller” diye söz edilen eski yöneticiler için şimdilerde “Çekilin paraleller” espirisi yapılıyor.