Güncelleme Tarihi:
İstanbul'da 14 Haziran 2014 tarihinde yüzde 70 zihinsel rahatsızlığı bulunan 15 yaşındaki mağdure A.H.K. annesi ile bir alışveriş merkezine gitti. A.H.K. bir süre sonra annesinin yanından ayrıldı ve H.Y'nin kullandığı taksiye bindi. H.Y. aracına binen A.H.K.'yi evine götürerek cinsel istismarda bulunduktan sonra, "Olayı kimseye söyleme, tekrar buluşalım" diyerek cep telefonunu verdi ve evine bıraktı.
SUÇLAMALARI REDDETTİ
Şikayet üzerine açılan davada savunma yapan sanık H. Y., "Mağdureyi arabama aldım. Ön koltuğa oturdu. Bana 'canım, cicim' demeye başladı. Ben de bunun üzerine alıp evime götürdüm. Bana anne ve babasının ayrı olduğunu, gidecek yeri olmadığını, burada kalmak istediğini söyledi. Buna rağmen ben alıp evine götürdüm" dedi.
Mağdure ise annesiyle gezerken kaybolduğunu, evine gitmek için taksiye bindiğini, ancak taksicinin kendisini başka yerlere götürdüğünü ve cinsel saldırıda bulunduğunu pedogog eşliğinde anlattı.
ADLİ TIP: RUH SAĞLIĞI BOZULDU
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı'ndan alınan raporda, "Çocukta saptanan ruhsal bulgular 'posttravmatik stres bozukluğu' tanı kriterlerini karşıladığı ve iddia edilen olay nedeniyle ruh sağlığının bozulduğu, çocuğun bilişsel kapasitede gerilik ve buna bağlı yargılama zayıflığı nedeni ile ruhsal açıdan kendini koruyacak yeterlilikte olmadığı, çocuk koruma kanunu gereğince sağlık tedbiri uygulamasının uygun görüldüğü hususları bildirilmiştir" denildi.
29 YIL HAPİS, İYİ HAL İNDİRİMİ YOK
Yapılan yargılama sonunda davayı karara bağlayan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi , sanığı 15 yaşından küçük ve kendini ruhen koruyamayacak durumda olan çocuğa karşı cinsel istismar suçundan 12 yıl hapis cezasına çaptırdı.
Mahkeme heyeti, Adli Tıp Kurumu raporuna göre mağdurenin olaydan dolayı beden ve ruh sağlığının bozulduğunu belirterek, cezayı 20 yıl hapis cezasına çıkardı. Mahkeme ayrıca sanık H. Y.'yi, "Kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" suçundan 9 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanığı toplam 29 yıl hapis cezası veren mahkeme heyeti, ayrıca sanığa iyi hal indirimi de uygulamadı. 8 ay gibi kısa bir sürede, 29 Ocak 2015 de karara bağlanan dava, 28 Ekim 2015 de Yargıtay 14. Ceza Dairesi'nce de onanarak kesinleşti.