Oluşturulma Tarihi: Aralık 06, 2004 00:00
Erdoğan’ın yeni prensi ünlü CHP’linin torunuBAŞBAKANLIK koltuğunda ikinci yılını doldurmaya hazırlanan Recep Tayyip Erdoğan’ın son günlerde yanından hiç ayırmadığı yeni bir ‘prensi’ var. Erdoğan’ın ‘Sen bana yapışık gezeceksin’ dediği bu yeni ‘prens’, Cüneyt Zapsu’nun eski danışmanı Çağatay Kılıç. Kılıç, Almanya’nın Ziegen şehrinde 1976 yılında doğdu ve 10 yaşına kadar bu ülkede yaşadı. Ailesi ile Türkiye’ye dönünce İstanbul Işık Lisesi’nde bir yıl okuyan Kılıç, daha sonra İstanbul Alman Lisesi’ne devam etti.Üniversite eğitimini İngiltere’deki University of Hertfordshire’da yapan Kılıç, Siyaset ve Avrupa Çalışmaları bölümünü bitirdi. Kılıç daha sonra Sabancı Holding’in Londra Bürosu’nda satın alma uzmanı olarak bir yıl çalıştı.Kılıç, bu görevden sonra da Erdoğan’ın iç kabinesindeki en kilit isimlerden olan Başdanışman Cüneyt Zapsu’nun danışmanlığını üstlendi. Danışmanlık görevini yaklaşık bir yıl sürdüren Kılıç, bir süre önce Başbakanlık’a geçerek, Özel Kalem Müdür Yardımcısı oldu. Bu tarihten itibaren Erdoğan’ın yanından ayrılmayan Çağatay Kılıç, Başbakan’ın hemen hemen bütün görüşmelerine giriyor ve zaman zaman da çok iyi derecedeki Almanca ve İngilizcesi ile çeviri desteğinde bulunuyor. BABASI ERDOĞAN’IN ESKİ DOKTORU Çağatay Kılıç’ın, Erdoğan ile tanışması ise eskilere dayanıyor. Çağatay Kılıç’ın babası Sinan Kılıç, İstanbul Belediye Başkanlığı döneminde Erdoğan’ın özel doktorluğunu yapıyordu. Çağatay Kılıç’ın çok ilginç bir özelliği var: Derin bir CHP’linin torunu... Kılıç’ın dedesi, İsmet İnönü’nün CHP’de yakın çalışma arkadaşlarından ve TBMM’de 1, 2, 3, 4 ve 5. dönem Samsun Milletvekilliği yapan İlyas Kılıç’tan başkası değil. Sürekli yanında Çağatay Kılıç, Özel Kalem Müdür Yardımcısı sıfatıyla Başbakan Tayyip Erdoğan’ın neredeyse bütün görüşmelerinde yanında bulunuyor. Çok iyi derecede Almanca ve İngilizce bilen Kılıç, Başbakan’a özellikle yabancı konuklarıyla diyaloğunda yardımcı oluyor. Eski Başkan’a vefaEMEKLİYE ayrılan Eraslan Özkaya’yı bazı meslektaşları, veda töreninden sonra Yargıtay’ın merdivenlerine kadar uğurlayarak alkışladılar. Yargıtay 3. Ceza Dairesi üyesi Ergül Güryel, Yargıtay Birinci Başkanvekili Osman Şirin, Yargıtay Birinci Başkanvekili Mehmet Handan Surlu da, Yargıtay eski Başkanı Eraslan Özkaya ve eşi Bilen Özkaya’yı uğurlayanlar arasındaydı. Özkaya’yı açıkça eleştirip, hakkında soruşturma açılması için resmen girişimde bulunan Yargıtay Başsavcısı Nuri Ok bu uğurlamada yoktu. Ama tüm sıkıntılı günlerinde Özkaya’ya destek olan Ergül Güryel, Yargıtay’dan ayrılırken de eski başkanına vefa gösterip, en ön sırada ve yanında yerini aldı. İlginç uğurlamaERASLAN Özkaya, Yargıtay-Çakıcı-MİT eksenindeki iddialar nedeniyle oldukça sıkıntılı günler geçirdi, sağlığı tehlikeye girdi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok, kendisini açıkça eleştirerek, hakkında soruşturma açılması için resmen girişimde bulundu. Sonuçta Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu’nun, hakkında ceza ve disiplin soruşturması açılmaması yönünde aldığı kararla Özkaya rahat bir nefes aldı. Ve geçen çarşamba günü yaş haddinden emekliye ayrılırken, Yargıtay camiasına hitaben oldukça duygusal bir konuşma yaptı. İlginçtir ki, Özkaya hakkında işlem yapan Yargıtay Başsavcısı Nuri Ok veda töreninde yoktu. Belli ki kara kedi hálá aralarından çıkmamıştı. Bu arada uzun süre Özkaya’nın Genel Sekreter Yardımcısı olarak çalışan ve halen soruşturma geçirmekte olan Ercan Yalçınkaya da Yargıtay’daki görevinden uzaklaştırıldığı için ortalıkta yoktu.Özkaya’nın veda konuşmasının en çok dikkat çeken bölümlerinden biri, adalete güvenin kaybolmaması için yargı üyelerinin çok dikkatli olmaları yolundaki uyarıydı.‘Adalet hiçbir zaman en küçük bir lekeyi bile kaldırmaz. Onun için çok dikkatli olmamız lazım’ dedi Özkaya ve ekledi:‘Başka kurum ve kuruluşlar için, küçük bir leke kabul edilen bir husus, bizim için büyüktür...’ Özkaya, genç meslektaşlarına ise ‘İstismar edilecek konum ve davranışlardan kaçınmaları’ öğüdünü verdi. Bu sözleri de coşkulu bir şekilde alkışlandı. Aslında Özkaya’nın Yargıtay’daki son yılı, Çakıcı-MİT iddialarının gündeme gelmesinden çok önce patlak veren Neşter-2 davası nedeniyle oldukça sancılı geçmişti.Savcı Ömer Süha Aldan’ın Neşter-2 skandalına karıştıkları iddiasıyla 8 Yargıtay üyesi hakkında soruşturulmaları yolunda yaptığı başvuru Yargıtay tarihinin en sıkıntılı dönemlerinden birini başlatmıştı.Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu’nun bu Yargıtay üyeleri hakkındaki suç isnatlarının dolaylı telefon dinleme yoluyla elde edildiğini belirterek, cezai işlem yapılmayacağı yolundaki kararı da büyük tartışma yaratmıştı.Kurul, yalnızca Ergül Güryel ile Hüseyin Demirörs hakkında disiplin soruşturması açılmasını uygun görmüş ve Disiplin Kurulu da (geçen ay) Güryel’i istifaya davet etmişti. Bu, Yargıtay tarihinde bir ilkti. Kurul, Hüseyin Demirörs’e de kınama cezası vermişti. (Güryel’in disiplin cezasına yaptığı itirazı, yeni başkan Osman Arslan başkanlığındaki Başkanlar Kurulu ele alacak.)Özkaya’nın veda töreninden sonra Yargıtay’dan ayrılışı sırasında kendisini alkışlarla uğurlayanlar arasında Ergül Güryel de vardı. Üstelik Özkaya binadan ayrılırken, Güryel, Yargıtay Birinci Başkanvekilleri Osman Şirin ve Mehmet Handan Surlu ve eşi Bilen Özkaya da Yargıtay’ın önündeki merdivenlerde en ön sırada saf tutmuştu. Sıkıntılı günlerinde Özkaya’ya destek olan Güryel, Yargıtay’dan ayrılırken eski başkanına vefasını gösteriyordu. Üniformalı
Atatürk ile poz verdiAKP Adıyaman Milletvekili Hüsrev Kutlu, tartışma yaratan çıkışları ile sık sık gündeme gelen bir vekil. TBMM Adalet Komisyonu’nun 25 Kasım’da yaptığı toplantıda, ‘kadının kadın doktor tarafından muayene edilmesi’ konusunda AKP ile CHP arasındaki sıcak tartışma sürerken, Kutlu da ilginç bir örnek vermiÅŸti. Kadın ve erkek tuvaletlerinin ayrı olduÄŸunu anımsatan Kutlu, ‘Bir zamanlar Rusya’da kadın ve erkekler aynı hamama gidermiÅŸ. CHP’li arkadaÅŸlar da böyle bir özlem içindeler mi?’ deyivermiÅŸti.Ama asıl tartışma Kutlu TBMM’deki MareÅŸal Atatürk tablosunun yerine sivil Atatürk fotoÄŸrafının asılması gerektiÄŸini savununca patladı. Öyle ki, TBMM BaÅŸkanı Bülent Arınç bile partisinin milletvekili Kutlu’nun bu açıklamasını, ‘Gereksiz, yanlış ve moral bozucu’ olarak nitelendirdi ve tasvip etmediÄŸini vurguladı. Açıklamasına Genelkurmay BaÅŸkanlığı’ndan da tepki alan Kutlu, partisi tarafından da uyarılmıştı.Tartışmaların ardından AKP Milletvekili Kutlu, Atatürk’ün askeri fotoÄŸrafıyla barıştı. Hem de, kendisine ‘Sık sık bizim kulise geliyorsun. Bu resim seni rahatsız etmiyor mu?’ diye takılan CHP’li Muharrem Ä°nce’ye tablonun altında poz vererek.CHP’li Ä°nce cep telefonuyla çektiÄŸi Kutlu’nun fotoÄŸrafıni Parlamento Muhabirimiz Åžehriban OÄŸhan’a gösterdi. Kutlu, Ä°nce’nin ‘Gel o zaman fotoÄŸrafını çekeyim’ talebine de ‘Hayır’ dememiÅŸ, ve tablo önünde gülümseyerek poz vermiÅŸti. Â
button