OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 12, 2004 00:00
Nabza göre protokolAKP hükümetinde bazı bakan eşlerinin türbanlı, bazılarının türbansız olması, yurtdışından gelen konukların ağırlanmasında ‘nabza göre protokol’ olanağına da kapı aralıyor.Bu konuda renkli örnekler var.Geçen yıl 25 Nisan'da İran Cumhurbaşkanı 1. Yardımcısı Muhammed Rıza Arif kalabalık bir heyetle Türkiye'yi ziyaret etti. Arif'in eşi Hamide Mürüvvet Farsi başta olmak üzere İran heyetindeki tüm kadınlar çarşaflıydı. Hükümet İran heyetine refakatçı bakan olarak Devlet Bakanı Ali Babacan'ı görevlendirdi. Böylece çarşaflı İranlı kadınları Babacan'ın türbanlı eşi Zeynep Babacan karşıladı ve protokolde gerekli uyum hemen sağlandı.Esenboğa Havalimanı'ndaki karşılamada VIP salonu da kara çarşaflı ve türbanlı kadınların buluşması ile tarihindeki bir ilke sahne oldu. Buna karşın hükümet geçen hafta Ankara'ya gelen Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad için refakatçi bakan olarak, Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen'i görevlendirdi. Kabinenin türbansız bakan eşlerinden olan Perihan Tüzmen, liseyi Londra'da okuyan, bilgisayar eğitimi alan ve evlenene kadar JP Morgan'da ekonomist olarak çalışan Suriye'nin modern görünümlü first lady'si Esma Esad'ın bütün programlarına eşlik etti. Böylece modern, zarif, şirin görünümüyle ilgi odağı olan 28 yaşındaki Esma Esad'ın programında, gerekli denge sağlanmış oldu. AKP hükümetinin sahip olduğu çeşitlilik, görüldüğü gibi gelen konukların protokol hassasiyetlerine çözüm bulunmasını kolaylaştırıyor.Plakada ‘dostluk’ şifresiESMA Esad, Ankara'da kaldığı süre boyunca Cumhurbaşkanlığı'nın tahsis ettiği Mercedes marka makam aracını kullandı. Ankara'daki programlarına aynı otomobille getti. Ancak, Esad'ın kullandığı Mercedes'in plakasındaki hoş rastlantı gözlerden kaçtı. Esma Esad'a tahsis edilen makam aracının plakası 06 ESU 57 idi. ESU ‘Esma Suriye’nin kısaltılmışı gibiydi. Plakadaki 57 rakkamını ise ‘57 yıl aradan sonra Türkiye’yi ziyaret eden ilk Suriye Devlet Başkanı' olarak yorumlanabilirdi. Hasan TÜFEKÇİ/ANKARAMeclisspor’da bahara kadar antrenmanYILBAŞINI Antalya Belek'te kampta geçiren Meclisspor'u telaş aldı. Yılbaşı'nda kondisyonu oldukça düşük çıkan takım, Başbakan Tayyip Erdoğan ile Romanya Başbakanı Adrian Nastase'nin katılacağı ve ilkbaharda oynayacak Meclis takımlarının maçına kadar antremanlara ara vermeme kararı aldı. Meclisspor'un kaptanı AKP'li Ergün Dağcıoğlu Hürriyet Gazetesi Parlamento Şefi Nuray Babacan'a, ‘‘Eskiden birinci lig takımlarının tadında maçlar yapardık. Şimdi durumumuz hiç parlak değil’’ diyerek, takımın halini özetledi.VEKİLLER KESİLİYOR Dağcıoğlu, yaz tatili nedeniyle takım arkadaşlarının
seçim bölgelerinde olduğunu, çalışma imkanı bulamadıklarını da söyledi. Dağcıoğlu, ‘‘Antalya kampında fark ettik ki, takımın durumu hiç iyi değil. Eskiden saatlerce koşan arkadaşlarımız hemen kesiliyor. Biz takımımızda başbakanları ağırlayacağız. Böyle bir prestij maçına bu halde çıkamayız. Ankara'da da sürekli antreman yapma kararı aldık’’ dedi. Çizdiği tabloya bakılırsa Dağcıoğlu'nun endişelerine katılmamak mümkün değil. Ama kaptan bir şeyi gözden kaçırıyor olabilir. Romanya maçının ‘bir bölümünde’ sahaya çıkacağını vurguladığı Erdoğan, yıllarca profesyonel futbol oynamış. Kaptan Dağcıoğlu Romanya maçında 11'ini kurarken, bu avantajı gözden kaçırmamalı. Erdoğan yılların santraforu, en son İETT'de top koştururken forma numarası da 9'du. Bütün sorun Erdoğan'ın hangi mevkide oynayacağı; Santrfor mu, libero mu?Azar azar ErdoğanBAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, yeni yıla bir gazeteciyle yaşadığı tartışmayla girdi. Vatan Gazetesi Muhabiri Nuri Sefa Erdem'in sorduğu soruya sinirlenen Erdoğan, muhabiri herkesin ortasında ‘edepsizlikle’ suşladı ve azarladı.Erdoğan'ın basına yansıyan ve birçok yazarın köşelerine taşınan bu tutumu, aslında Başbakan'ı sürekli izleyen muhabirler için yeni bir olay özelliği taşımıyor. Ankara'ya ve Başkent siyasetine yeni ısınan Erdoğan, beğenmediği sorularla karşılaştığı zaman sık sık bu yola başvurabiliyor. Nitekim Erdoğan, Erdem ile tartışmasından yaklaşık 15 dakika önce de Meclis'teki mareşal üniformalı
Atatürk portresini eleÅŸtiren AKP Milletvekili Hüsrev Kutlu ile ilgili bir soru soran gazeteciye, ‘‘Siz nasıl gazetecisiniz ya?’’ diye çıkıştı.SOÄžUKKANLILIÄžI YÄ°TÄ°RTEN SORU ErdoÄŸan, henüz Genel BaÅŸkan olduÄŸu dönemde AB büyükelçilerini kabulü sırasında bir gazeteci ‘‘AKP gibi islami bir partinin iktidar olması, AB ile iliÅŸkileri nasıl etkiler?’’ sorusunu yöneltince, soÄŸukkanlılığını yitirdi. ErdoÄŸan, ‘‘Bu tür sorular provokatif bir anlayışla soruluyor. Türk basınında bu tür sorulara maruz kalmamızı anlayamıyorum’’ dedi.BAÅžKA YERDEN NASÄ°PLENÄ°N ErdoÄŸan ara seçimlerde Siirt'ten milletvekili seçilip baÅŸbakanlık koltuÄŸuna oturduktan sonra bu konudaki fevriliÄŸini törpülemeyi baÅŸaramadı. ErdoÄŸan bu kez de bir ilköğretim okulunun açılışında kendisine soru soran gazeteciye sinirlendi ve ‘‘Burada bir okul açılışı var. Gündemi niye saptırıyorsunuz?’’ dedi. Aynı gazeteci, ‘‘Sorum Milli EÄŸitim Bakanlığı ile ilgili’’ diye üsteleyince, ErdoÄŸan iyice sinirlenerek, ‘‘Ben o konudaki görüşlerimi daha önce açıkladım. Gidin nasibinizi baÅŸka yerde arayın’’ diye sert bir çıkış yaptı.AYAKTA SORUYA PRENSÄ°P TEPKÄ°SÄ° Bir baÅŸka olayda ise canlı yayın sırasında UEFA'nın kararını deÄŸerlendiren ErdoÄŸan, kendisine ayakta soru soran bir gazeteciye, ‘‘Ben ayakta sorulan sorulara cevap vermiyorum, benim de prensiplerim var’’ tepkisini gösterdi.ASGARÄ° BEKLENTÄ°LER Örnekleri çoÄŸaltmak mümkün, ama önceki gün Basın Konseyi BaÅŸkanı Oktay EkÅŸi'nin BaÅŸbakan ErdoÄŸan'a gönderdiÄŸi mektup bu konuda yeni örneklere gerek olmadığını da kanıtlıyor. EkÅŸi mektubunda ErdoÄŸan'a yılbaşı gecesi bir gazeteciyle yaÅŸanan olayın ‘çok müessif’ olduÄŸunu aktarırken, ÅŸu satırlara da yer verdi:‘‘Sizin basın dünyasından veya basın mensuplarından asgari düzeyde bazı beklentilerinizi varsa basın dünyasının da sizden öyle beklentileri var... Her gazeteci görevini özgürce yapmak ister. Hem olayda adı geçen meslektaşımızın maruz kaldığı muamele nedeniyle, hem de basına karşı tutumunuzun bu ÅŸekilde sürüp gitmesi nedeniyle müessiftir. Sizden demokratik bir ülkenin hoÅŸgörülü BaÅŸbakanı olmanızı beklemek sadece biz gazetecilerin deÄŸil, tüm insanlarımızın hakkıdır.’’ Â
button