OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 20, 2003 00:00
Türk şarabını AKP kurtaracakŞARABI konu alan bütün yabancı kitap ve ansiklopedilerde, Türkiye'nin iklimi, toprağı ve coğrafyası ile üzüm ve dolayısıyla şarap üretimine en elverişli topraklardan birine sahip olduğu yazılıdır. Yine bu kitaplara göre tarihte şarabın ilk üretildiği yerlerden de birisidir. Türkiye, üzüm üretiminde dünya beşincisidir. Gelgelelim, şarap üretiminin düzeyi üzüm rekoltesinin çok altındadır. Bundan çıkan sonuç şudur: Türkler, üzümü şarap yapıp içmek yerine doğrudan yemeyi tercih ederler. Türkiye'nin şarap alanında sahip olduğu potansiyelin değerlendirilmemesinin temel nedeni, bu kitaplara göre, İslamiyet'in Anadolu'ya gelmesiyle birlikte taassubun güçlenmesidir.ATA'NIN İZİNDELERAtatürk ise cumhuriyeti kurduktan sonra şarap üretimine özel bir önem vermiş, şarapçılığın gelişmesini Batılılaşma ve çağdaşlaşmanın önemli bir unsuru olarak görmüştür.
Atatürk'ün başlattığı bu hamleyi daha da ileri götürmek ise AKP hükümetine nasip oluyor. AKP hükümeti, bugünlerde Türkiye'de şarapçılığın yaygınlaşması ve ‘‘şarap sektörünün geleceğinin güvenceye alınması’’ yönünde tarihi bir adım atıyor. Uluslararası Bağ ve Şarap Örgütü'ne çeyrek yüzyıl önce üye olan ama bu konudaki mevzuatı bir türlü çıkaramayan Türkiye, bu yasal boşluğu AKP hükümeti sayesinde aşacak. AKP hükümeti ‘‘Uluslararası Bağ ve Şarap Örgütü'nün Kuruluşuyla İlgili Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı’’nı TBMM'ye gönderdi. Tasarıya göre, Uluslararası Bağ ve Şarap Örgütü'nün hedefleri arasında, ‘‘Dünya bağ varlığının ve ona bağlı tarihi, kültürel, insani, sosyal ve çevresel öğelerin tanınmasına ve kabulüne katkıda bulunma’’ var.MAKUS TALİHİ DEĞİŞTİRECEKLERHükümet tasarısının gerekçesinde ‘‘bağcılık ve şarapçılık sektörünün geleceğini güvenceye almak’’ hedefi de vurgulanıyor.Yani bir başka deyişle, AKP şarabın makus talihini değiştirmekle kalmayacak, geleceğini de güvence altına alacak.Erdoğan hepsini ‘Yeşilaycı’ yaptıTÜRK Cumhuriyetleri'nin liderleri, AKP lideri Tayyip Erdoğan'ı ağırlarken kendisinin alkollü içkiler konusundaki hassasiyetine büyük bir özen gösterdiler. Azerbaycan Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev, Türkmenistan Cumhurbaşkanı Saparmurad Niyazov Türkmenbaşı ve Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev, Erdoğan onuruna verdikleri yemeklerde sofraya hiç içki koymadılar. Hatta, resmi yemeklerde votka bardaklarını birbiri ardına devirip attığı uzun nutuklarla ün yapan Türkmenbaşı bile Erdoğan'la birlikteyken Yeşilaycı oldu. O, Bildirici değil, Gül'ün başdanışmanıBAŞBAKAN Abdullah Gül'ün yanında ilk kez gazete genel yayın yönetmenlerinin karşısına çıktığında, bazı gazeteciler onu Hürriyet'in Ankara Temsilci Yardımcısı Faruk Bildirici zannettiler. Hatta bir gazete toplantının fotoğrafını yayınlarken, Gül'ün hemen yanında oturan şahsın yanına ‘‘Gazeteci Faruk Bildirici’’ diye not düştü. Gerçekten de çok benziyordu. Ancak Bildirici değildi. Adı Ahmed Davudoğlu'ydu. Profesördü. Başbakan Gül'ün yeni dış politika başdanışmanıydı. Prof. Davudoğlu, Başbakan Gül'ün son Ortadoğu gezilerine eşlik ederek ve bütün kritik görüşmelerine katılarak Ankara'daki karar alma sürecinde önemli bir aktör olduğunu gösterdi. Ahmed Davudoğlu (44) akademik kariyerden geliyor. İstanbul Erkek Lisesi'ni bitirdikten sonra Boğaziçi Üniversitesi siyaset bilimi bölümünden mezun olan Davudoğlu, aynı üniversitede uluslararası ilişkiler alanında doktora yaptı.YANKILANDIBir süre yurtdışında çalışan Davudoğlu, Türkiye'ye döndükten sonra 1996-99 yılları arasında Marmara Üniversitesi'nde hocalık yaptı. Daha sonra İstanbul'daki Beykent Üniversitesi'nde uluslararası ilişkiler bölümü başkanlığını üstlendi.‘‘Alternatif paradigmalar’’ ve ‘‘Uygarlık düzleminde dönüşüm ve İslam dünyası’’ başlıklı iki İngilizce kitap yayınladı. Türk kamuoyunda, özellikle de İslamcı çevrelerde isminin iyice tanınması 2001 yılında ‘‘Stratejik Derinlik’’ adlı kitabı ile oldu. ‘‘Karşılaştırmalı uygarlıklar’’ alanındaki çalışmaları 11 Eylül'den sonra yankı yaptı.Prof. Davudoğlu'nun akademik kimliğinin getirdiği kuramsal (teorik) yaklaşımları, Irak sorununa ilişkin açıklamalarında da dikkat çekiyor.STRATEJİK DERİNLİKAslında Davudoğlu'nun teoriye olan tutkusunu anlayabilmek için ‘‘Stratejik Derinlik’’ adlı kitabının önsözüne kısaca göz atmak yeterli:‘‘Soğuk savaş sonrası dönemin getirdiği dinamik, uluslararası ve bölgesel konjonktürde en yakın havzasından başlayarak dışa açılması kaçınılmaz olan Türkiye'nin, stratejik derinliğinin yakın kara, yakın deniz ve yakın kıta bağlantıları ile yeniden tanımlanması ve bu derinliğin jeopolitik, jeoekenomik ve jeokültürel boyutlarının dış politika parametreleri olarak kapsamlı bir şekilde yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir.’’BAKALIM NE OLACAK?Gül'ün dış politika danışmanlığına gelmesi ve büyükelçi unvanını da almasıyla birlikte Ankara'daki diplomatik çevrelerde en çok tartışılan konulardan biri, Davudoğlu'nun teorik yaklaşımları ile dış politikanın pratiği arasında nasıl bir denge kuracağı. Davudoğlu'nun teorik alandaki hákimiyeti ile Irak krizinin dayattığı reel politiğin acımasızlığı bakalım nasıl bağdaşacak?Çin tahtına birkaç adımAKP lideri Tayyip Erdoğan, Çin gezisinde Yasakşehir'i dolaşırken eski Çin İmparatoru'nun tahtının önünde fotoğraf çektirmeyi unutmadı. Ama aklı Ankara'da, Yüksek
Seçim Kurulu'nun Siirt seçimleriyle ilgili vereceÄŸi nihai karardaydı. Öyle de olsa, ayrıca Çin'de de bulunsa, iktidarı simgeleyen tahtın bu kadar yakınında olmak ne kadar da deÄŸiÅŸik bir duyguydu. Selçuk ÅžENYÃœZAmca yorgunuAdı Ali ErdoÄŸan. AKP lideri Tayyip ErdoÄŸan'ın yeÄŸeni, saÄŸ kolu, daha doÄŸrusu amcasının her ÅŸeyi. SempatikliÄŸi ve ABD gezisi sırasında kendilerine eÅŸlik eden FBI ajanlarıyla muhabetti ilerletip ‘‘Bunlar benim kankalarım’’ diyecek kadar sokulganlığı ile tanınıyor. Ama amcasının temposuna ayak uydurmaya çalışırken, o da yoruluyor. Ve çareyi uçakta göz bandını takıp uyumakta buluyor. Rıza EZERCamide tek başınaAKP Genel BaÅŸkanı ErdoÄŸan'ın ABD'de okuyan oÄŸlu Necmettin Bilal ErdoÄŸan, sömestr tatili için geldiÄŸi Türkiye'de babasına takılıp Ortaasya ve Çin gezilerine katıldı. Ä°mam Hatip kökenli olan Bilal ErdoÄŸan, babasına eÅŸlik ederken ibadetini de ihmal etmedi. ErdoÄŸan, Türkmenistan'da gidilen Gökdepe'deki tarihi camide namazını tek başına kıldı. Rıza EZERÂ
button