Cinnah fısıltıları

Millet yürüyüşüne hastaGEÇEN pazartesi günü AltındaÄŸ'daki Sıdıka Kınacı Ä°lköğretim Okulu'nun açılışına katılan BaÅŸbakan Tayyip ErdoÄŸan, ilginç bir pankartla karşılandı.Bir vatandaşın uzun süre, ısrarla elinde tuttuÄŸu dövizde, koca koca harflerle ÅŸu satırlar yazılıydı:‘‘BaÅŸbakanım, biz senin yürüyüşüne hastayız.’’ErdoÄŸan nasıl yürüyordu ki, vatandaşın sevgisi minibüs-kamyon yazılarındaki ‘‘Rampaların ustasıyım, gözlerinin hastasıyım’’ içtenliÄŸiyle pankarta yansımıştı?KOSTAK DELÄ°KANLIDAN ANKARALIMA FÄ°DAYDABaÅŸbakan'ı izleyen muhabirler ve TV görüntüleri yardımıyla ErdoÄŸan'ın yürüyüşü kelimelerle şöyle çizilebilir:‘‘Göğüs ileride, omuzlar geride, sol omuz hafif yukarıda, kollar hafif açık, yere saÄŸlam basan ama sallantılı, serbest-rahat ve ‘dökülen' ağır ritmde bir yürüyüş.’’ErdoÄŸan’ın yürüyüşünde, gençliÄŸinde KasımpaÅŸa deyiÅŸiyle ‘‘topçu’’ yani futbolcu oluÅŸunun eklediÄŸi bir stil de var.Yani özetle, tipik bir ‘‘kostak delikanlı’’ yürüyüşü. Bu yürüyüş de, halk oyun(un)da ‘‘Fidayda da Ankaralım’’ misali ‘‘Ankara tavrı kostak ritim’’e ve Seymen salınışına ayarlı, AltındaÄŸlıyı yakalıyor kuÅŸkusuz. Ãœstelik AltındaÄŸ da, bitirimlikte KasımpaÅŸa'yı fazla aratmayacak bir ilçe. Haldun Taner'in ‘KeÅŸanlı Ali Destanı’ oyununa konu olan AltındaÄŸlı Kürt Cemali, Kör Abidin, Arnavut Rıza bu ilçenin namlı, efsanevi kabadayılarından sadece birkaçı.ErdoÄŸan'ın yürüyüşünün AltındaÄŸlıyı etkilediÄŸi kesin. AKP'nin ‘‘iktidar yürüyüşü’’ne etkisi ise kuÅŸkusuz sosyolojik bir araÅŸtırma konusu.Biz, seçimlerde aralarında AltındaÄŸ Ä°lçesi'nin de bulunduÄŸu Ankara 2. Bölge'de 14 milletvekilinden 9'unu AKP'nin aldığını hatırlatmakla yetinelim.Afet iÅŸleri afetzede olduYAÄžMUR Ä°stanbul kadar olmasa da, Ankara'nın da trafiÄŸini etkiler. Ama bu kez damlalar dam çökertti. Hem de Bayındırlık ve Ä°skan Bakanlığı'na baÄŸlı Afet Ä°ÅŸleri Genel Müdürlüğü'nün çatısını...Geçen hafta 15 dakika yaÄŸan yaÄŸmurun ardından çatısı çöken Afet Ä°ÅŸleri'nin ana görevlerden birisi de olası risklere karşı ‘‘tedbir’’ almak.209 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile DeÄŸiÅŸik 180 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 11. maddesine göre Afet Ä°ÅŸleri Genel Müdürlüğü'nün görevleri arasında, ÅŸu cümleler de geçiyor:‘‘Afete uÄŸramış veya uÄŸraması muhtemel yerlerin imar ve geçici yerleÅŸmeleriyle ilgili hazırlık, her türlü plan, proje, uygulama, yönetim ve denetim iÅŸlerini yapmak ve yaptırmak. Afetlerin önlenmesi için gereken tedbirleri almak.’’ Afet Ä°ÅŸleri ‘yaÄŸmur afeti'ne uÄŸrayınca Hürriyet muhabiri olay yerine gitti. Afet Ä°ÅŸleri Genel Müdür Yardımcısı Zafer TopÅŸir de çatının çökmesi konusunda ÅŸu yorumu yaptı: ‘‘Çatı yarım bir çatıymış. Basit bir ÅŸekilde yaptırılmış, çok önemli bir ÅŸey deÄŸil. Afet Ä°ÅŸleri Genel Müdürlüğü'nün çatısı olması dikkatleri çekti.’’ Afet Ä°ÅŸleri daha sonra çatıyı kendi imkánlarıyla onardı. Ama bu traji-komik rastlantı kubbede baki kaldı.Ä°ngilizce balans ayarıBAÅžBAKAN Tayyip ErdoÄŸan, Ä°ngilizce'den ürkmeyen siyasiler arasındadır. Ä°ngilizce'yi sular seller gibi konuÅŸmasa da, vakti, mekánı geldiÄŸinde Ä°ngilizce kelimeler söylemekten, cümleler kurmaktan çekinmez.ErdoÄŸan geçen hafta Hindistan BaÅŸbakanı Atal Bihari Vajpayee'ye Ä°ngilizce müdahale etmek durumunda kaldı.Ä°ki yıl önce dizkapaklarından geçirdiÄŸi ameliyat nedeniyle yürüme zorluÄŸu çeken Vajpayee için Ankara'da uygulanan tören protokolü kısaltıldı. Konuk baÅŸbakanlar daha önce milli marÅŸlardan sonra yürüyerek tören kıtasını denetlerken, bu kez yürüyüş yapılmadı. ECEVÄ°T'TEN SONRA Ä°LK KEZ ASANSÖRBülent Ecevit'in rahatsızlığı sonrasında BaÅŸbakanlık binasının yan tarafına yaptırılan asansör de geçen hafta ilk kez Vajpayee için kullanıldı. ErdoÄŸan konuÄŸuna her aÅŸamada yakın ilgi göstererek, onunla birlikte törenin ardından asansöre kadar yavaÅŸ yavaÅŸ yürüdü.Vajpayee ile baÅŸ baÅŸa görüştükten sonra da ortak basın toplantısı düzenledi. Ancak ErdoÄŸan'ın ardından Vajpayee, adımlarının tersine hızla ve kesintisiz konuÅŸmaya baÅŸladı.Ä°ngilizce konuÅŸan Vajpaaye konuÅŸmayı Türkçe'ye çevirecek tercümanı beklemeden cümlelerine devam edince, ErdoÄŸan, ‘‘Excuse me’’ diyerek tercümanı gösterdi. ErdoÄŸan tercüman çevirisini bitirince de, Vajpaaye'ye ‘‘Please’’ diyerek konuÅŸmasına devam edebileceÄŸini söyledi.ErdoÄŸan yine net, kısa bir ‘İngilizce balansı' da 14 Eylül Pazar günü, Bozüyük'te bölünmüş yol temel atma töreninde yaptı.Törene katılanlar arasında yer alan Japon maslahatgüzar, temel atma sırasında nerede duracağı konusunda tereddüt yaÅŸadı. BaÅŸbakan ErdoÄŸan da bunun üzerine Japon konuÄŸunun kolundan tutarak sıcak bir biçimde ‘‘Left, left (sol sol)’’ diyerek, solunu gösterdi.Tiryaki raconunda liberal eÄŸilimlerAKP'den önce iktidarı paylaÅŸan DSP, MHP ve ANAP liderlerinin kamuoyunun dikkatinden kaçan ortak bir özellikleri var: Sigara tiryakiliÄŸi...Gerçi Bülent Ecevit rahatsızlığı nedeniyle sigarayla arasına mesafe koysa da, onun da eski ortakları Devlet Bahçeli ve Mesut Yılmaz gibi sigara ile uzun bir geçmiÅŸi, yüklü bir mesaisi var.Ä°DEOLOJÄ°K FARKAncak Bahçeli sigara konusunda da, iki ortağından ‘‘ideolojik' olarak ayrılıyordu.Bahçeli sigara içerken de muhafazakár, geleneksel bir tutum göstererek, ne Ecevit'in yanında, ne de protokol sıralarına oturduÄŸunda aÄŸzına sigara sürüyordu.Günde iki pakete yakın Tekel 2000 içen Bahçeli, Ecevit'in, yani bir büyüğünün yanında sigara içmemesini de ÅŸu sözlerle açıklamıştı:‘‘Baba kültürümüz böyle, böyle gördük, yetiÅŸtik...’’Ancak Bahçeli belki yaklaÅŸan MHP kurultayının da efkárı nedeniyle, bu geleneÄŸin ikinci bölümünü bozdu.Söğüt'te 14 Eylül'de yapılan ErtuÄŸrul Gazi'yi anma törenlerine katılan Bahçeli, protokol tribününde yerini aldı.PROTOKOLDE DERÄ°N NEFESArdından da geçmiÅŸte protokolde hiç yapmadığı bir ÅŸeyi yaparak, cebinden çıkardığı sigarayı yaktı ve derin nefesler çekti. Bahçeli sigarasını içerken, objektiflerin pek alışık olmadığı bir görüntü daha sergiledi ve yanında oturan BBP Genel BaÅŸkanı Muhsin YazıcıoÄŸlu ile sohbet ederken sık sık gülümsedi.GeçmiÅŸte sert yüz ifadesi ile dikkat çeken, güldüğü pek sık görülmeyen Bahçeli'yi gülümseten neydi?Kadim dostu sigaranın tadı mıydı, yoksa yolları uzun zaman önce ayrılan eski ülküdaşı YazıcıoÄŸlu mu?Bu çözülemedi...Halkla buluÅŸmada in cin top oynadıGEÇEN pazartesi günü akÅŸam saatlerinde yargı muhabirleri alışılmadık bir konuda ‘‘hareketlilik’’ yaÅŸadılar. HareketliliÄŸin nedeni, Adalet Bakanlığı'nın 45 sayılı 15 Eylül tarihli duyurusuydu. Bakanlığın duyurusunda Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in saat 18.10'da ‘‘Halk buluÅŸma toplantısı’’ yapacağı belirtiliyordu. Yargı ve foto muhabirleri hemen harekete geçtiler. Çünkü Çiçek ‘‘halkla buluÅŸma’’ programı ile Adalet Bakanlığı geleneÄŸinde eÅŸine az rastlanır bir uygulamaya imza atıyordu. ‘‘Halkla buluÅŸma’’ mekánı da ilginçti. BuluÅŸma yeri alışılmışın aksine, pazar yeri, miting alanı, spor salonu deÄŸil Çankaya Yıldız'da yeni açılan bir maÄŸazanın terasıydı.Medya mensupları tam saatinde buluÅŸma yerine geldiler. Ama ne Çiçek vardı, ne de halk. MaÄŸaza yöneticilerinin de gayreti ile halkı temsilen gelip sandalyelere oturan şık görünümlü üç beÅŸ kiÅŸi de bakan gecikince sıkılıp, Ankara'nın sonbaharının etkisiyle de üşüyünce kalkıp gittiler. Gazeteciler de telefonlarına sarılıp Bakan Çiçek'in nerede olduÄŸunu bulmaya çalıştılar. Özel kalemi bakanın nerede olduÄŸu bilmiyordu. Basın müşavirliÄŸi ise, ‘‘Biz programını geçtik’’ yanıtını veriyordu. Bir saatlik bekleyiÅŸin ardından Bakan Çiçek'in gelmeyeceÄŸi sonucuna varan haberciler de terastan ayrıldı. Bakanın programa zamanında gelememesinin nedeni daha sonra ortaya çıktı. Çiçek, göreve geldiÄŸinden beri yaÅŸadığı yoÄŸun çalışma temposu yüzünden ayağından daha doÄŸrusu topuÄŸundan rahatsızlanmıştı. AÄŸrı veren bu rahatsızlık nedeniyle Çiçek hastaneye gitti ve halkla buluÅŸmak için ‘‘teras’’a çıkamadı. Ama hastaneden ayrıldıktan Kimlik MaÄŸazası'na bir süre uÄŸrayıp, ardından da Fenerbahçeliler DerneÄŸi'ni ziyaret etti.Â