Christopher Bailey:"Takıntılıyım"

Defilede tam olarak ne anlatmak istediniz?

- Yumuşaklığı, tazeliği, zarifliği yansıtmak istedim. İngiliz güllerini ve bunun ne ifade ettiğini anlatmaya çalıştım. Yumuşaklığı hedefledim ve bunun için klasik kıyafetlere farlı yorumlar getirdim. Örneğin astarları çıkardım, düğmeleri azalttım, saf ve sade bir havaya ulaştırmaya çalıştım.

O astarsız eteklerin sokaklarda giyilebileceğini düşünüyor musunuz gerçekten?

- Hayır, o şovun bir parçası. Pek çok astarsız modeli satış için astarlı hale getiriyoruz. Defile için daha iddialı olmaları fikri hoşuma gidiyor.

Bir marangozun oğlu olarak dünyaya gelmek size neler kattı?

- Sanırım huzur. İşini o kadar çok seven bir babam var ki... Kasabada büyüdüm ben. Fazlasıyla yeşil, alabildiğine ağaçlar, inekler... Çok doğal bir ortam, çok özgür ve liberal.

Anne babanızdan öğrendiğiniz en önemli hayat dersi nedir?

- Önce aşk. Bir insanın bir insanı nasıl sevmesi gerektiğini onlardan öğrendim ben. Sonra nezaketi, insanlara karşı hoşgörülü ve yardımsever olmayı öğrettiler. Her zaman kalbimi dinlememi söylediler. Para, kariyer ya da çevreyi takip etmektense tutkularımı takip etmemi istediler. “Sevdiğin iş bütün kapıları açar” dediler öyle de oldu.

Anneniz de vitrin tasarımcısı…

- Evet, çok yaratıcı bir zekâya sahiptir. Kendine özgü bir bakış açısı vardır ve çok kararlıdır. Çocukken hiç paramız yoktu aslında. Ama annem nasıl yapardı bilmiyorum her şeyin en güzelini yapardı. Soframızı muhteşem donatırdı.

2009’dan beri İngiliz aktör Simon Woods ile birliktesiniz ve geçen yıl evlendiniz. Bu kadar sağlam bir ilişkiyi nasıl inşa ettiniz?

- Kendime nasıl davranılmasını istiyorsam sevgilime de öyle davranıyorum. Üstelik bunu sadece aşkta değil, hayatta iletişim kurduğum herkeste uyguluyorum.

Evliliğiniz Burberry markasına kalp şeklinde yansıdı. Kış sezonunda mağazadaki her şey kalpli.

- Evet, koleksiyonlarım hislerimi yansıtıyor. Evliliğimi kalplerle kutladım. Ve bu çok kişisel bir anlatım. Ama bazen dünyanın ruh durumundan etkileniyorum. Fakat genellikle olumlu halleri seçiyorum. Birini gülümsetmek, öpmek, sevgi vermek onu rahatsız duruma düşürmekten daha değerli.

Boşanırsanız bu kötü halde yansır mı koleksiyonlarınıza?

- Yansır ama ben mutsuzluktan da bir umut çıkarmaya çalışırım.

KATE MOSS’UN BAŞINA GELEN SIENA’YA DA GELİRSE…

Her alanda bu kadar yaratıcı olmayı nasıl başarıyorsunuz?

- Çünkü işlerini çok iyi yapan bir ekibim var. Aynı zamanda beni hissedebilen insanlarla çalışabildiğim için çok şanslıyım. Başkasının 100 kelimeyle anladığı bir konuyu onlar iki kelimemle anlıyorlar. 13 yıl önce birlikte başladığım ve hiç ayrılmadığım yol arkadaşlarım var.

Bembeyaz bir odada oturuyoruz. Bu sizin yüreğinizden ve beyninizden gökkuşağı fırladığı için mi böyle?

- Tespitiniz çok doğru. Odanın beyazlığı sayesinde içimin renklerine çok kolay odaklanabiliyorum. Bilgisayarda bir resme baktığımda ya da bir çizim yaptığımda kolaylıkla karşımdakinin içine dalabiliyorum.

Nasıl deşarj oluyorsunuz?

-Rahatlama şeklim biraz farklı. Mesela bir bina satın alıp sıfırdan yapmayı seviyorum. Bunu 15-20 yıldır yapıyorum. Şu anda 3 binayla aynı anda ilgileniyorum. Bu bir hobi mi yoksa takıntı mı bilmiyorum. Ailem ve yakın arkadaşlarıma göre tehlikeli bir takıntı.

Deli misiniz, dâhi mi?

- Kendimi tutkulu bir insanım diye kandırıyorum ama takıntılıyım. Farklı alanlara ilgi göstermek akıl sağlığımı koruyor çünkü. Tek bir şeye odaklanırsam o zaman deliriyorum. Ufak detaylara takıntılı olmak benim karakterim.

Burberry’nin ünlülerle yapacağı iş birliklerine nasıl karar veriyorsunuz?

- Marka yüzü olacak kişinin karakterine bakıyorum.

Peki o ünlü kişinin bir skandala karışma ihtimali bir risk değil mi? Üstelik geçmişte Kate Moss çekimi ertesinde bir kokain skandalı atlatmış bir markasınız…

- Riskleri düşünürsen hayatı hiçbir şey yapamayacak kadar zorlaştırırsın. Sienna (Miller) ve Tom’u (Sturridge) uzun yıllardır tanıyorum. Onlar benim arkadaşlarım. Sadece çalışmak için doğru zamanı bekliyordum. Bu konularda hep kalbimin sesini dinlerim. Benim birlikte çalıştıklarım çoğunlukla aynı zamanda arkadaşlarım, hayranlık duyduğum insanlar, saygı duyduğum insanlar… Ama hayat bu, önceden tahmin edemeyeceğin şeyler olabilir; bazen arkadaşlarının başı belaya girebilir. Kate Moss’un başına gelenin benzeri Siena’ya da gelir diye arkadaşımla çalışmamazlık edemem.