CHP'nin DoÄŸulu vekillerinden ErdoÄŸan'a destek

CHP’nin güneydoÄŸulu milletvekilleri, BaÅŸbakan Recep Tayyip ErdoÄŸan’ın aydınlarla yaptığı görüşme ve Diyarbakır’da dile getirdiÄŸi "Kürt sorunu"na iliÅŸkin görüşlerini açıklarken, sorunu inkar etmenin çözümsüzlük getireceÄŸini ifade ettiler. AÄŸrı Milletvekili Naci Aslan, BaÅŸbakan ErdoÄŸan’ın "Genel af ilan ederek, daÄŸdaki insanların sorgusuz sualsiz sivil toplum örgütlerine katılmasını saÄŸlamasını" isteyerek, bunu yapması durumunda "ErdoÄŸan’ın heykelini dikeceÄŸini" ve "ayaklarının öpüleceÄŸini" söyledi.  Hakkari Milletvekili Esat Canan, BaÅŸbakan’ın Diyarbakır konuÅŸmasını olumlu bulduÄŸunu belirterek, "Her kim çözüm yönünde gayret sarf ettiÄŸinde destek vermeye hazırız" dedi.  Van Milletvekili Mehmet Kartal ise "Kürt sorununun tarifi de yoktur. Tarifinin içini boÅŸ bırakıyorlar. Ä°nkarcılık bizi etki-tepki durumuna getirdi" dedi.    CHP’li milletvekilleri, CHP’nin daha önce hazırladığı "Kürt Sorunu" raporu ve BaÅŸbakan ErdoÄŸan’ın dile getirdiÄŸi "Kürt Sorunu" konusundaki sorularını yanıtladı. "ÃœNÄ°TER YAPIYI BOZMADAN" CHP AÄŸrı Milletvekili Naci Aslan, "CHP Kürt halkının demokratik taleplerinin geriye itilmesinden yana deÄŸil. CHP, Kürt halkının Türk halkıyla beraber, kardeşçe bu ülkenin asıl sahibi olan birinci sınıf vatandaÅŸ olarak devletin ve yasaların önünde muamele görmesinden yanadır" dedi.  "Herkesin bu ülkenin birliÄŸi, tekliÄŸi ve üniter devlet yapısını bozmadan demokratikleÅŸmesine, modernleÅŸmesine geliÅŸimine katkı" saÄŸlamak istediÄŸine vurgu yapan Aslan, "CHP kurum olarak kendisi de fedakarca gayret sarf ediyor fikir üretiyor, herkes ÅŸunu bilmelidir ki Kürtlerin gerçekten demokratik hak ve talepleri, Türkiye’nin bütünlüğü içinde karşılandığı takdirde ülkemiz daha güzel olacaktır. Kanın yerini barış alacaktır" diye konuÅŸtu.  Aslan sözlerini şöyle sürdürdü: "KÄ°RLÄ° SAVAÅž" "Bizim için aÄŸlayan anneler, Ermeni, Kürt, Türk fark etmiyor, aÄŸlayan annedir. Ölen insan da yine bizim canımız, beraber bu topraklarda, bu coÄŸrafyada yadağımız insanımız. Sayın BaÅŸbakana ÅŸunu söylüyorum, yüreÄŸi varsa, gerçekten bu ülkenin birliÄŸini, beraberliÄŸini istiyorlarsa ve gerçekten bir oy avcılığı söz konusu deÄŸilse çıksın ortaya desin ki ’bu halkların barışması, annlerin çocuklarına kavuÅŸması, o pis kirli namluların susması, göz yaÅŸlarının dinmesi için genel af talep ediyorum’ diyebiliyor mu?  "GENEL AF ÅžART" Bu ülkede genel af ilan edilmedikçe bu barışın tesisi söz konusu deÄŸil. Yani yapmacık, palyatif tedbirlerle bu halkları barıştırma olanağı yoktur bana göre. Ben diyorum ki genel af ilan edilmeli, daÄŸdaki insanlarda sorgusuz sualsiz gelip sivil toplum örgütlerine katılmalı ve bu ülkenin geleceÄŸi için herkesin el ele kol kola vermesi lazım.  "AYAKLARI ÖPÃœLÃœR" Elbette annelerimiz aÄŸlamıştır, elbette yaralarımız vardır ama bunun üzerine, kanın üzerine kanla gitmenin bu ülkeye yarar getirmeyeceÄŸine inanıyorum. Nitekim 16, 17, hatta 20’nci yılına girdi bu kirli savaÅŸ, 180 milyar dolar civarında bu ülkenin vergisi kendisine yol, su elektrik olarak dönmesi gerekirken daÄŸlara bomba olarak düştü. ÇeÅŸitli gruplar burda rant elde edilmeye çalıştı, yer altı dünyası yaratıldı, mafya yaratıldı, insanı avlayan çeteler yaratıldı. Devletin örtülü ödeneÄŸinden katillere paralar aktarıldı. Artık insanın içi kanıyor." Aslan, Kürt sorununun çözümünün genel af olduÄŸunu iddia ederek, "BaÅŸbakan yarın basına desin ki ’evet bu barışın bu kardeÅŸliÄŸin ve Kürt halkının, Türk halkının annelerinin aÄŸlamaması için genel af kaçınılmazdır’ desin ben heykelini dikerim, eli ve ayağı öpülür" diye konuÅŸtu.  CHP’LÄ° CANAN: BÄ°Z GEÇMÄ°ÅžTEN BERÄ° ’KÃœRT SORUNU’ DEDÄ°K CHP Hakkari Milletvekili Esat Canan, "Biz geçmiÅŸten beri yaÅŸanan sorunun Kürt sorunu olduÄŸunu isimlendirdik. TeÅŸhis öyle kondu" diyerek, bunun için sorunun demokratik yönden çözülmesi için söz konusu raporu hazırladıklarını söyledi.  Canan, 1989 yılında yazılan raporda da sorunun "Kürt sorunu" olduÄŸunu ve sorunun demokratik yollarla çözülmesi için görüş belirtildiÄŸini vurgulayarak, "Bu çerçevede baktığımız zaman son Diyarbakır gezisinde sorunun Kürt sorunu olarak deÄŸerlendirmesini ben ÅŸahsen doÄŸru buluyorum. Güvenlik boyutu ile çözülmesi mümkün deÄŸildir. Geçen süre deÄŸerlendirildiÄŸinde bu açıkça anlaşılıyor" dedi.    Canan, aradan 15 yıl geçmesine raÄŸmen konunun sadece güvenlik boyutuna indirgenmesinin sorunu çözümsüz bıraktığının da ortada olduÄŸunu belirterek, şöyle devam etti:    "Sorunun bir siyasal, sosyal ve ekonomik boyutu olduÄŸu ortaya çıkıyor. CHP olarak herkesten önce en isabetli çözümü koyan partiyiz. O nedenle BaÅŸbakanın bu teÅŸhisi yapmış olması da doÄŸrudur diye düşünüyorum. Biz geçmiÅŸte söylediklerimizle, bugün söylediklerimiz arasında tutarlı olmak zorundayız. Varolan bir sorunu inkar etmek de çözümsüzlüğe götürür. Her kim çözüm yönünde gayret sarfettiÄŸinde destek vermeye hazırız. En çok sıkıntıyı bölge halkı çekmektedir. Bu konu siyasetler üstü ele alınmalıdır. Bu konunun çözümünde iktidarı muhalefetiyle herkes bir araya gelip çözüm üretilmelidir." KARTAL: Ä°NKARCILIK BÄ°ZÄ° ETKÄ°-TEPKÄ° DURUMUNA GETÄ°RDİ CHP Van Milletvekili Mehmet Kartal, Türkiye’de birkaç askeri darbe olduÄŸunu, GüneydoÄŸu’nun 30 yıla yakın olaÄŸanüstü halle yönetildiÄŸini anımsatarak, o dönemde uygulanan yanlış ve ÅŸiddet uygulamaları sonucu bir çok aranan insanın yurtdışına çıktığını belirtti.  Kartal, PKK’nın bugün Türkiye’de güçlü olmadığını ancak Avrupa ülkelerinin desteÄŸi sonucu orada etkili olabildiklerini belirterek, "Ä°nkarcılık politikası vardı, etki-tepki durumu oldu oysa bunu kabullenselerdi baÅŸka türlü olurdu. Nitekim artık demokratikleÅŸme deniliyor. Kopenhag kriterleri ve uyum yasaları ile halloldu. Artık bölgeye yönelik ekonomik yatırımlara girmek lazım. Aç ve iÅŸsiz insanlar çok çabuk dolduruÅŸa gelir. Milliyetçilik duyguları hassastır. Bunlar üzerinde politika yapılırsa zarar getirir" dedi. "NECÄ°P USTA’NIN YEMEK TARÄ°FLERÄ° DE KÃœRTÇE VERÄ°LSÄ°N"  Kendisinin de Kürt asıllı bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduÄŸunu vurgulayan Kartal, şöyle devam etti:    "Kürt sorununun tarifi de yoktur. Tarifinin içini boÅŸ bırakıyorlar. Ä°nkarcılık bizi etki-tepki durumuna getirdi. Kaset yasaktı sonra serbest bırakıldı, ÅŸimdi alan dinleyen yok. Televizyon yayın yapacaktı o da göz boyamaca oldu. Oysa haberleri de Kürtçe versinler. Necip Usta’nın yemek tarifleri de Kürtçe verilsin. Televizyonda saÄŸlık sorunları ile ilgili bilgiler ve çocukların aşılarına da Kürtçe yer verilsin. Bunlara yasak getirilmesin. Kürtçe Kurslar açıldı hepsi öğrencisizlikten kapandı. Ãœlkedeki bu sorun iyi niyetli yaklaşımla çözülebilir. Sorun neyse adı konulsun."Â