CHP'li vekil grizu faciasını sordu
Güncelleme Tarihi:
Ramazan ÇETİN/DENİZLİ, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Şubat 26, 2010 15:20
BALIKESİR'in Dursunbey İlçesi'ne bağlı Odaköy'deki bir kömür ocağında meydana gelen 13 kişinin öldüğü, 18 kişinin de yaralandığı grizu patlamasının ardından CHP Denizli Milletvekili Ali Rıza Ertemür, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın cevaplaması istemiyle TBMM'ye soru önergesi verdi.
Ertemür, Başbakan Erdoğan'a, “Ülkemizde 2002- 2010 yılları arasında kaç maden kazası meydana gelmiştir? Tarihleri nedir? Bu olaylarda kaç yurttaşımız hayatını kaybetmiştir? Yaralanan ve özürlü kalanların sayısı nedir?” diye sordu.
Teknolojideki gelişmelerle, kullanılmaya başlanılan yeni tekniklerin gelişmiş ülkelerde maden kazalarını neredeyse yok denecek düzeye indirdiğine dikkati çeken Ali Rıza Ertemür, önergesinde, “Buna karşın maden ocaklarında en basit önlemlerin dahi alınmadığı, devlet tarafından yeterli denetlemenin yapılamadığı ülkemizde maden kazaları can kayıplarına yol açmakta. Kaza öncesi ve kaza sonrasında oluşan kurtarma ve sağlık müdahaleleri ise düşündürücü. Maden işçilerinin kaderi haline gelen kazaların önlenmesi, yeni can kayıplarına engel olunması için kalıcı ve etkili önlemlerin alınması, yeni yasal düzenlemelerin yapılması gerekliliği ortada” ifadelerine yer verdi.
Ertemür, son olarak Dursunbey'de meydana gelen grizu patlamasında ölen maden mühendisi Özgür Seçkin'in cenazesinin, uygun araç bulunamayınca memleketi olan Denizli'ye taksinin bagajında getirilmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi.
AK Parti'li bir milletvekilinin, “Yanık ünitesi yoksa, o eleştiriyi getiren odalar, üyelerinden topladıkları aidatlarla yaptırsınlar” yönünde bir açıklama yaptığı ilişkin iddialara da değinen Ali Rıza Ertemür, “İktidar partisi mensubu bir milletvekili tarafından yapıldığı iddia edilen bu açıklama hükümetin olaylara yaklaşımının adeta bir yansımasıdır” dedi.
CHP'li Ertemür, Başbakan Erdoğan'nın yanıtlaması istemiyle şu sorularına yazılı yanıt istedi:
“Ülkemizde 2002- 2010 yılları arasında kaç maden kazası meydana gelmiştir? Tarihleri nedir? Bu olaylarda kaç yurttaşımız hayatını kaybetmiştir? Yaralanan ve özürlü kalanların sayısı nedir? Bu yıllar arasında maden kazalarının önlenmesi konusunda alınan somut önlemler nelerdir? İş güvenliği ve işçi sağlığı konusunda önlem almadığı için kaç işletmeye ceza kesilmiştir? Bu işletmeler hangileridir? Yıllara göre kesilen ceza miktarı nedir? Çalışma koşulları uygun olmadığı için kapatılan maden işletmesi var mıdır? Yanık ünitesi kurmak devletin görevi midir? Yoksa sivil toplum örgütlerinin görevi midir? Ülkemizde kaç hastanede yanık merkezi bulunmaktadır? Yeterli midir? Bu ünitelerin artırılması için yeni bir çalışma yapılacak mıdır? Hükümetin sağlıkta devrim yaptık yönündeki beyanları sık sık basında yer almaktadır. Maden kazasında şehit olan bir yurttaşımıza ambulans tahsis edemeyen, yaralılarına yanık ünitesi bulunmadığı için acil hizmet veremeyen bir sağlık sistemi günümüz koşullarında yeterli sayılabilir mi? Balıkesir'de meydana gelen patlamada hayatını kaybeden Maden mühendisi Özgür Seçkin’in cenazesinin Denizli’ye gönderilmesi için neden bir ambulans tahsis edilememiştir? Kamuoyunda ciddi tepkiye neden olan bu olayın sorumluları hakkında soruşturma açmayı düşünüyor musunuz?”
Teknolojideki gelişmelerle, kullanılmaya başlanılan yeni tekniklerin gelişmiş ülkelerde maden kazalarını neredeyse yok denecek düzeye indirdiğine dikkati çeken Ali Rıza Ertemür, önergesinde, “Buna karşın maden ocaklarında en basit önlemlerin dahi alınmadığı, devlet tarafından yeterli denetlemenin yapılamadığı ülkemizde maden kazaları can kayıplarına yol açmakta. Kaza öncesi ve kaza sonrasında oluşan kurtarma ve sağlık müdahaleleri ise düşündürücü. Maden işçilerinin kaderi haline gelen kazaların önlenmesi, yeni can kayıplarına engel olunması için kalıcı ve etkili önlemlerin alınması, yeni yasal düzenlemelerin yapılması gerekliliği ortada” ifadelerine yer verdi.
Ertemür, son olarak Dursunbey'de meydana gelen grizu patlamasında ölen maden mühendisi Özgür Seçkin'in cenazesinin, uygun araç bulunamayınca memleketi olan Denizli'ye taksinin bagajında getirilmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi.
AK Parti'li bir milletvekilinin, “Yanık ünitesi yoksa, o eleştiriyi getiren odalar, üyelerinden topladıkları aidatlarla yaptırsınlar” yönünde bir açıklama yaptığı ilişkin iddialara da değinen Ali Rıza Ertemür, “İktidar partisi mensubu bir milletvekili tarafından yapıldığı iddia edilen bu açıklama hükümetin olaylara yaklaşımının adeta bir yansımasıdır” dedi.
CHP'li Ertemür, Başbakan Erdoğan'nın yanıtlaması istemiyle şu sorularına yazılı yanıt istedi:
“Ülkemizde 2002- 2010 yılları arasında kaç maden kazası meydana gelmiştir? Tarihleri nedir? Bu olaylarda kaç yurttaşımız hayatını kaybetmiştir? Yaralanan ve özürlü kalanların sayısı nedir? Bu yıllar arasında maden kazalarının önlenmesi konusunda alınan somut önlemler nelerdir? İş güvenliği ve işçi sağlığı konusunda önlem almadığı için kaç işletmeye ceza kesilmiştir? Bu işletmeler hangileridir? Yıllara göre kesilen ceza miktarı nedir? Çalışma koşulları uygun olmadığı için kapatılan maden işletmesi var mıdır? Yanık ünitesi kurmak devletin görevi midir? Yoksa sivil toplum örgütlerinin görevi midir? Ülkemizde kaç hastanede yanık merkezi bulunmaktadır? Yeterli midir? Bu ünitelerin artırılması için yeni bir çalışma yapılacak mıdır? Hükümetin sağlıkta devrim yaptık yönündeki beyanları sık sık basında yer almaktadır. Maden kazasında şehit olan bir yurttaşımıza ambulans tahsis edemeyen, yaralılarına yanık ünitesi bulunmadığı için acil hizmet veremeyen bir sağlık sistemi günümüz koşullarında yeterli sayılabilir mi? Balıkesir'de meydana gelen patlamada hayatını kaybeden Maden mühendisi Özgür Seçkin’in cenazesinin Denizli’ye gönderilmesi için neden bir ambulans tahsis edilememiştir? Kamuoyunda ciddi tepkiye neden olan bu olayın sorumluları hakkında soruşturma açmayı düşünüyor musunuz?”