CHP’den HDP’ye ziyaret: Çözümün adresi TBMM

CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, cumartesi günü için planlanan ancak ertelenen HDP ziyaretini dün yaptı. Kılıçdaroğlu HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile Meclis’te bir saat görüştü. Genel Sekreter Selin Sayek Böke, Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı ve Grup Başkanvekili Özgür Özel’in eşlik ettiği Kılıçdaroğlu, görüşme sonrası yaptığı açıklamada özetle şunları söyledi: “Bağımsız ve tarafsız yargı mutlaka olmalı. Hukuk devleti mutlaka olmalı. Kayyum uygulamasının doğru olmadığını ilettik. Seçimle gelen seçimle gider.  Siyaset bir kavga alanı olmamalıdır. 21’inci yüzyıldayız, parti kapatmak doğru değildir. 

‘KÜRTÇE, BİLİNMEYEN DİL’

13. Cumhurbaşkanı olarak bu ülkede kavgayı bitireceğim, söz veriyorum. Meclis’te İngilizce, Fransızca konuşulunca İngilizce, Fransızca diye yazar, Kürtçe konuşulunca bilinmeyen dil deniyor. Ya Allah aşkına, bu ülkenin insanlarının vicdanına sesleniyorum; TRT’nin Kürdi diye kanalı var, nasıl olur da buraya bilinmeyen dil yazıyorsun binlerce yıldır konuşulan dili. ”

OYBİRLİĞİYLE ADAY

Bu arada CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, CHP Meclis Grubu’nun kapalı toplantısında oy birliği ile Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nu cumhurbaşkanı adayı olarak gösterdiklerini belirterek, “Çarşamba günü YSK’ya başvurumuzu yapacağız” dedi.

BULDAN: KOLAY GELSİN SAYIN BAŞKAN

Pervin Buldan, Kılıçdaroğlu’nu, Kürt sorununun parlamento çatısı altında çözümünden yana olduklarını göstermek amacıyla Meclis’te ağırladıklarını belirterek, “Başta Kürt sorunu olmak üzere, Türkiye’nin bütün sorunlarının çözümünde Türkiye toplumunun beklentilerini ve gelecek seçimler sonrası yapılacakları da istişare ettik. Geldikleri için teşekkür ediyoruz” dedi.  Buldan konuşmasını, “Kolay gelsin Sayın Başkan” diye noktalarken Sancar da Kılıçdaroğlu’nun ziyaretini değerli bulduklarını belirterek şunları söyledi:

“Yapıcı bir görüşme gerçekleştirdik. Partimiz, Türkiye’nin yıkımdan ağır zarar gören toplumsal kesimlerini ve yapılarını onarma konusunda acil programa ihtiyaç olduğu inancında. Acil bir onarım programına ve yeni bir başlangıca ihtiyaç var. Bu görüşmeyi Meclis’te yapmamızın nedeni de çözüm adresi olarak TBMM’yi gördüğümüzü vurgulamaktır. İttifak güçlerimizle değerlendireceğiz. 1-2 gün içinde kamuoyuna, basına daha ayrıntılı bir açıklama yapacağız.”

İYİ PARTİ: ASLA TAVİZ VERMEYECEĞİZ

İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu partisinin genel merkezinde haftalık olağan basın toplantısında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun HDP ziyaretine ilişkin, “Biz bu konuyla ilgili görüşlerimizi daha önce açıklamıştık. Esas olan hassasiyetlerimizin devamını sağlayabilmektir. Bu özenden asla taviz vermeyeceğiz, bunu milletimize taahhüt ediyoruz. İYİ Parti milletimizin birlik ve bütünlüğünü sağlayacak yegâne çimentodur ve bu işlevini ilelebet sürdürecektir” dedi.    (Elif ER / DHA)

ŞENTOP’TAN ‘BİLİNMEYEN DİL’ YANITI

-Meclis Başkanı Mustafa Şentop, Kürtçe sözlerin tutanaklara “Bilinmeyen bir dil” olarak yazıldığını söyleyen Kılıçdaroğlu’na “Bilinmeyen dil diye bir ifade kullanılmıyor. Türkçe dışında bir kelime kullanıldıysa dipnot işaretiyle ‘Türkçe olmayan kelime kullanılmıştır’ yazılıyor” yanıtını verdi. TBMM Başkanlığı’nca 2008’den bu yana bu tür dipnotlar için “Türkçe olmayan kelimeler” ifadesi tercih ediliyor. AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan’ın 2 Şubat’taki konuşmasında İngilizce sözcükler nedeniyle de bu dipnot düşüldü.

BİRLEŞE BİRLEŞE KAZANACAĞIZ

CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Twitter’dan “Birleşeceğiz ve kazanacağız. Ama kime karşı?” notuyla video paylaştı. Daha öncekiler gibi evinin mutfağında çektiği videoda Kılıçdaroğlu özetle şunları söyledi:

“Birleştire birleştire ülkeyi, kazanan bir oyuncu haline getirmeye çalıştığımı, uzun süredir anlatıyorum. Peki biz niçin birleşiyoruz, neyi kazanmanın peşindeyiz. Tayyip Erdoğan’a karşı mı birleşiyoruz? Bu kadar emeği bu kadar küçük bir hedef için mi harcayacağız? Yok böyle bir şey. Erdoğan’ı göndereceğiz, bu hedeflerimizin en kolayı. Bizim asıl ana hedefimiz çok daha büyük. Biz rekabetçi Türkiye inşa edecek şartları oluşturacağız. Ben onarıcı, telafi edici, birleştirici, kucaklayıcı liderlik yapıp, asıl geleceğin yeni nesil liderlerine ortamı hazırlayacak kişiyim. Ben bundan sonra geleceklerin, siyasi geleceği için taşları doğru döşeyecek kişiyim. Ve ben sonrasında da torunlarımla ilgilenmek üzere emekli olacağım. Bu kadar basit. Bunu da ancak gelecekle ilgili bireysel siyasi emelleri olmayan bir lider yapabilir. Birleşe birleşe kazanacağız sevgili vatandaşlarım.”   (ANKARA)