Güncelleme Tarihi:
TEŞHİR ETMEK GEREKİR
“Fransa’nın Türk mallarını almama gibi bir talebi varsa, Türkiye’nin de cevap vermesi kaçınılmazdır. Diplomasinin bu tür yaptırım ve diğer imkanlarını da mutlaka kullanmak lazımdır. Birileri elçiyi çekiyorsa, o zaman siz de ne yapacağınızı düşüneceksiniz. Fransa’nın kararını kabul etmek mümkün değil. Bununla ciddi şekilde mücadele etmek ve bunun arkasındaki fikri tüm dünyada diplomatik kurallar içinde ve dünya demokrasilerinin ortak normları çerçevesinde teşhir etmek gerekir.
Suudi Arabistan, Türk ürünlerine boykot çağrısı yapıyor. Tarihi bağlarımız olan pek çok Kuzey Afrika ülkesi Suudi Arabistan’ın ardına takılıyor. Almanya’da cami, polis tarafından basılıyor, Fransa’da, Peygamberimiz Hazreti Muhammed’e hakaret eden karikatürlerin, düşünce özgürlüğü denilerek binalara asılmasına göz yumuluyor. Bu sorumsuzlukları önleme makamındaki AK Parti Genel Başkanı da bunu fırsat biliyor. Bağırıp çağırarak bu hadsizlikleri, kendisi bu sefer içerde siyasete malzeme yapıyor. Bununla ekonomik buhranın üstünü örtmeye çalışıyor.
AYM TAVRINI KOYMALI
TBMM Başkanı, yargının saldırıları karşısında Meclis’in hukukunu tahkim edecek yasa değişikliği teklifini derhal gündeme getirmelidir. TBMM adına HSK’ya suç duyurusunda bulunmalı. Adalet Bakanı’nın, HSK’yı toplayarak gerekli işlemleri bir an önce başlatmasını sağlamalıdır. Tarih herkesi, yaptıkları kadar, yapmadıklarıyla da yargılayacaktır. Ve son bir çağrı da Anayasa Mahkemesi’ne. Mahkemenin kararlarına, alt mahkemelerin direnmesi, hukuk hiyerarşisinin yok olması demektir. Bu, yol olmamalıdır. Anayasa Mahkemesi, konumunun ağırlığına uygun olarak, bu hukuksuzluğa karşı tavrını koymak zorundadır.”
KİTABA EL KOYMA VE TOPLATMA KARARI
Partimizin bastırdığı ‘21 Soruda FETÖ’nün Siyasi Ayağı’ kitapçığına yasak getirildi. Yasak yetmedi, tıpkı 12 Eylül darbecilerinin yaptığı gibi kitapçık hakkında el koyma ve toplatılma kararı çıkarıldı. Ülkemiz hızla bir ‘Fahrenheit 451’ filmine dönüyor. Yangını söndürmekle görevli itfaiyeciler kitap yakıyor. Bu soruşturmayı açan savcı hakkında da kararı veren hâkim hakkında da HSK’ya suç duyurusunda bulunduk.