CHP siyaseti enfekte ediyor
Güncelleme Tarihi:
Nuray BABACAN / ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 28, 2013 00:00
AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, TBMM’de çoğu zaman ciddi çatışma yaşadıkları CHP’yi sert bir dille eleştirdi.
İstanbul Üniversitesi’nde Sosyoloji Anabilim Dalı’nda doktora da yapan Ünal’a göre CHP siyasete enfeksiyon bulaştırıyor. “Taze ve yeni bir muhalefet gelecek” diyen Ünal’ın değerlendirmeleri özetle şöyle:
CHP’DE KİMLİK KRİZİ VAR
“Siyasi partilerin farklı unsurları bünyesinde barındırması doğaldır. Ama normal olan parti bu farklı unsurları, bu alttaki enerjiyi parti içinde birtakım siyasi filtrelerden geçirerek, siyasi akla ve sinerjiye dönüştürür. CHP bunu başaramıyor. Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu farklı unsurları liderlik yeteneğiyle sinerjiye dönüştürememesi ortaya kimlik krizi çıkardı. Karşımızda sağlıklı, ne istediğini bilen, rafine bir ana muhalefet partisi yok. Kendi iç bütünlüğünü sağlayamamış bir parti var. Bir parti kendi içinde enfeksiyon yaşıyorsa, bunu siyasete bulaştırır. CHP, kendi içindeki enfeksiyonu siyasete bulaştırdı. Bu enfeksiyon toplumsal muhalefeti, o da siyaseti enfekte ediyor.
BUNUN ADI FAŞİZMDİR
Tabanın talepleri hiçbir siyasi partide direkt olarak politikaya yansımaz. Siyasi parti onu alır, işler, rafine eder ve siyasete dönüştürür. CHP’de yaşanan kriz, maalesef tabanın aktör hale gelmesini sağladı ve aradaki filtreler ortadan kalktı. Tabanın aktör haline gelmesi faşizmdir. Nasyonal sosyalizm dediğimiz şey nedir? Kitlelerin taleplerinin hiçbir filtreye uğramadan direkt olarak yönetime yansımasıdır. Kılıçdaroğlu da ulusal sosyalizmden bahsetmişti. Ulusal sosyalizmin ne olduğunu ne kadar biliyor bilmiyorum ama nam-ı diğer faşizmdir.
YENİ VE TAZE MUHALEFET GELECEK
Şu anda CHP ve MHP hızla merkezden uzaklaşıyor. Çünkü merkezde olan bir partinin aklı, siyasal dili artık bu partilerde yok. Bunlar gösteri yapıyorlar, kürsü işgal ediyorlar, Silivri’yi basıyorlar, tellerin üstünde milletvekilleri görüyorsunuz. Bunlar marjinal hareketlerin refleksidir. Siyasetin merkezinden uzaklaştıkça, o bölgeyi en iyi kullanan İşçi Partisi’nin güdümüne girdiler. CHP ve MHP’nin boşalttığı bu alan kaçınılmaz olarak dolacaktır. Taze ve yeni bir muhalefet gelecek. Muhalefet etmek demek sadece blokaj oluşturmak ve direnmek anlamına gelmiyor. Amerikan siyasetine baktığınızda, orada da oyunlar ve blokajlar var ama bu daha iyisini üretmek ve daha yüksek verimlilik adına yapılır. Ortaya koyduğunuz performans iktidardan iyiyse halk sizi tercih eder.”
CHP’DE KİMLİK KRİZİ VAR
“Siyasi partilerin farklı unsurları bünyesinde barındırması doğaldır. Ama normal olan parti bu farklı unsurları, bu alttaki enerjiyi parti içinde birtakım siyasi filtrelerden geçirerek, siyasi akla ve sinerjiye dönüştürür. CHP bunu başaramıyor. Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu farklı unsurları liderlik yeteneğiyle sinerjiye dönüştürememesi ortaya kimlik krizi çıkardı. Karşımızda sağlıklı, ne istediğini bilen, rafine bir ana muhalefet partisi yok. Kendi iç bütünlüğünü sağlayamamış bir parti var. Bir parti kendi içinde enfeksiyon yaşıyorsa, bunu siyasete bulaştırır. CHP, kendi içindeki enfeksiyonu siyasete bulaştırdı. Bu enfeksiyon toplumsal muhalefeti, o da siyaseti enfekte ediyor.
BUNUN ADI FAŞİZMDİR
Tabanın talepleri hiçbir siyasi partide direkt olarak politikaya yansımaz. Siyasi parti onu alır, işler, rafine eder ve siyasete dönüştürür. CHP’de yaşanan kriz, maalesef tabanın aktör hale gelmesini sağladı ve aradaki filtreler ortadan kalktı. Tabanın aktör haline gelmesi faşizmdir. Nasyonal sosyalizm dediğimiz şey nedir? Kitlelerin taleplerinin hiçbir filtreye uğramadan direkt olarak yönetime yansımasıdır. Kılıçdaroğlu da ulusal sosyalizmden bahsetmişti. Ulusal sosyalizmin ne olduğunu ne kadar biliyor bilmiyorum ama nam-ı diğer faşizmdir.
YENİ VE TAZE MUHALEFET GELECEK
Şu anda CHP ve MHP hızla merkezden uzaklaşıyor. Çünkü merkezde olan bir partinin aklı, siyasal dili artık bu partilerde yok. Bunlar gösteri yapıyorlar, kürsü işgal ediyorlar, Silivri’yi basıyorlar, tellerin üstünde milletvekilleri görüyorsunuz. Bunlar marjinal hareketlerin refleksidir. Siyasetin merkezinden uzaklaştıkça, o bölgeyi en iyi kullanan İşçi Partisi’nin güdümüne girdiler. CHP ve MHP’nin boşalttığı bu alan kaçınılmaz olarak dolacaktır. Taze ve yeni bir muhalefet gelecek. Muhalefet etmek demek sadece blokaj oluşturmak ve direnmek anlamına gelmiyor. Amerikan siyasetine baktığınızda, orada da oyunlar ve blokajlar var ama bu daha iyisini üretmek ve daha yüksek verimlilik adına yapılır. Ortaya koyduğunuz performans iktidardan iyiyse halk sizi tercih eder.”
Haberin Devamı