Oluşturulma Tarihi: Haziran 14, 2004 00:00
28 Mart yerel seçimlerinden sonra parti yönetimini başarısız bulan muhaliflerin olağanüstü kurultay için topladıkları imza 500'ü geçerken, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, rest çekti. Baykal, parti tüzüğünün verdiği yetkiyi kullanarak, 3 Temmuz 2004'te CHP olağanüstü kurultayını toplayacağını açıkladı.Baykal, CHP İstanbul İl Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında, partisinin olağanüstü kurultayının 2 ana maddesinin olacağını vurgulayarak, birincisinin “parti içinde söz dinlemez hale gelen bazı milletvekillerinin durumunun görüşülmesi”, ikinci maddenin de “Genel Başkan'a güvenoyu talebini oylamak” olduğunu söyledi. Olağanüstü kurultayın 15 günlük ilan mecburiyeti nedeniyle 3 Temmuz'da yapılacağını anlatan Baykal, “Parti içi tartışmalarla yola devam edilemez” diye konuştu. CHP lideri Baykal, “kurultayın 'baskın bir kurultay' olarak nitelendirilemeyeceğini” dile getirerek, “Kaçınılmaz hale gelmişti. Baskın bir kurultay değil, ama bana göre olmaması gereken bir kurultay...” dedi."BUYRUN YAPIYORUM"Baykal, “28 Mart seçimlerinden önce başlamış bir süreç bulunduğunu ve partinin aylardır kurultay tartışmaları içine girdiğini” belirterek, ”Yapmayın diyorum, 'yaparız' diyorlar. Buyurun yapıyorum” diye konuştu.Baykal, yaptığı basın toplantısında, 4 yıl önce de yine CHP İstanbul İl Başkanlığı'nda bir basın toplantısı düzenleyerek ”partinin yol haritasını” açıkladıklarını hatırlattı. Bu yol haritasının uygulandığını ve bugün CHP'nin TBMM içindeki iki siyasi partiden biri olduğunu kaydeden Baykal, partinin oy düzeyinin de yüzde 20'ler civarında şekillendiğini söyledi. CHP'nin gerek ülke içi, gerekse uluslararası sorunlara yönelik önemli politikalar ürettiğini ifade eden Baykal, ülkenin demokratik rejimine yönelik de önemli rol üstlendiğini bildirdi. "PARTİ İÇİ KAVGA GÖRÜNTÜSÜ YANLIŞ"Türkiye'nin ciddi sorunlarla karşı karşıya bulunduğunu, ancak bu süreçte bazı CHP milletvekillerinin “partiye zarar veren tutumlarına” devam ettiklerini anlatan Baykal, bu milletvekillerinin çabalarını üzüntüyle karşıladığını ve CHP'nin “parti içi kavga” görüntüsünde ısrarın yanlış olduğunu dile getirdi. Baykal, parti içi sorunların “meşru parti” platformlarında konuşulması için yetkili organların çalıştığını, ancak söz konusu milletvekilleri ve parti içinde çekişme yaratmak isteyenlerin bu organların kararına saygı göstermediğini söyledi. Deniz Baykal, “Arkadaşlarımız CHP'yi, CHP'nin 8 aylık yönetimini, en ağır iddia ve iftiralarla suçlamaya devam ediyorlar. Bu parti ve parti yönetimine karşı kabul edilemez uygulama sürüyor. Partinin meşru organlarında konuşmayanlar, parti aleyhine gazetelerde, TV'lerde konuşmaya devam ediyor” dedi. “CHP, KENDİSİYLE ÇEKİŞEN PARTİ OLAMAZ” Parti içindeki tartışma ortamının belli olduğunu, partiye zarar veren çalışmalardan üzüntü duyduğunu kaydeden CHP Lideri Baykal, ”Türkiye'nin içinde bulunduğu sorunlar bu arkadaşları daha sorumlu davranmaya getirecek diye umuyordum ama iddia ve ısrarlarında devam ediyorlar” dedi. Ülkenin güvenliği, barışı ve demokratik rejimini yakından ilgilendiren bir dönemde CHP'nin iç sorunlarını bir kenara bırakıp, yekvücut çalışması gerektiğini belirten Baykal, önümüzdeki günlerde İstanbul'da Sosyalist Enternasyonal'ın toplanacağını ve bu toplantının ”partiye zarar verilen bir ortamda” gerçekleşmesinin de üzüntü verici olduğunu ifade etti. CHP Genel Başkanı Baykal, “Parti içi çekişme ve tartışma” tablosunu “partinin yaşam biçimi” haline getirmeye yönelik bir anlayış bulunduğuna işaret ederek, “CHP sürekli kendi kendisiyle çekişen bir parti konumunda olamaz. Bazı milletvekilleri, ne Genel Başkan, ne Parti Meclisi, ne parlamento, ne belediye başkanı dinliyor. Onlar bildikleri yoldan şaşmıyorlar” dedi. "KURULTAYI SIK SIK TOPLAMAK YANLIŞ"Partinin en yetkili organının Kurultay olduğunu vurgulayan Baykal, Kurultay'ı sık sık toplamayı doğru bulmadığını, ancak şimdi bir zorunluluğun var olduğunu söyledi. Baykal, “Şimdi elimizde tek bir organ kaldı. Sıra Kurultay'a gelmiş gözüküyor. CHP Tüzüğü'nün bana verdiği yetkiyi kullanarak 3 Temmuz 2004'te Olağanüstü Kurultay'ı topluyorum” dedi. “Kurultay'da söz dinlemez milletvekillerinin partiye zarar veren çalışmalarının değerlendirileceğini” dile getiren Baykal, ayrıca Genel Başkan'ın güven oyu talebinin de oylanacağını bildirdi. Baykal, bazı milletvekillerinin partiyi tüzük tartışmaları içine çekme istediklerini, ancak gerçek niyetlerinin Genel Başkan'ın değişmesini sağlamak olduğunu belirtti. CHP'nin yoluna bir kez daha karar vererek devam etmesi gerektiğini kaydeden Baykal, parti içi tartışmalarla yola devam edilemeyeceğini ve CHP'nin kendi içinde bir kez daha tartışma yaşayarak yolunu çizeceğini söyledi. “İDDİALARINI SERGİLEME İMKANI” Bir gazetecinin “Kurultay kararı muhaliflere hodri meydan mı?”sorusu üzerine Deniz Baykal, parti içindeki çekişmeyi yeni bir noktaya taşımak istemediğini ve bazı milletvekillerine iddialarını sergileme imkanı verdiğini anlattı. “Bu bir baskın kurultay mı?” sorusu üzerine de Baykal, “28 Mart seçimlerinden önce başlamış bir süreç var. Aylardır parti, kurultay tartışmaları içine girdi. 'Yapmayın' diyorum, 'yaparız' diyorlar. Buyurun yapıyorum. Bunun 'baskın kurultay' olduğunu söylememiz söz konusu değil. Geç kalmış bir kurultay” diye konuştu.
BEŞİKTAŞ BELEDİYESİ'NİN DEĞESTEĞİBaykal, daha sonra CHP'li İsmail Ünal'ın başkanı olduğu Beşiktaş Belediyesi'ni ziyaret etti. Burada kendisini bekleyenlere hitabeden Baykal, “Beşiktaş Belediyesi'ni almanın 'çağdaş insanların desteğini almak' anlamına geldiğini” kaydederek, Beşiktaş'ı önemsediğini söyledi.Daha sonra Beşiktaş Belediye Başkanı Ünal ile binayı gezen Baykal'a, İsmail Ünal tarafından, üzerinde “Deniz Baykal” yazılı ve 12 numaralı siyah-beyaz çizgili Beşiktaş forması verildi. "KURULTAY NEDEN SEÇİMLİ DEĞİL?" CHP Lideri Baykal, burada bir gazetecinin, “Niye genel başkan seçimi değil de, güven oylaması çağrısı yaptınız?” sorusu üzerine, 8 ay önce seçimli kurultay yapıldığını ve kendisine Genel Başkanlık görevi verildiğini vurguladı. ”Görevini yarı yolda bırakamayacağını, kurultayla görev almış bir genel başkanın bu emaneti normal zamanında kurultaya tevdi etmesinin bekleneceğini” anlatan Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ama partide bir tartışma yaşandığını, bazı arkadaşlarımızın bu durumu değiştirmek için gayret içine girdiklerini görüyorum. Onların bu çabalarının kurultay tarafından paylaşılıp paylaşılmadığını ortaya çıkarmak istiyorum. Güvenoyu, bu fırsatı vermektir. "ONLAR İSTEDİ DİYE GÖREVDEN AYRILAMAM"Yani 'bir kere seçildik, bir daha bu konuda hiçbir tartışma istemem' yaklaşımı içinde değilim. Arkadaşlarımızın iddialarını kurultay benimserse, güvenoyu vermez. Güvenoyu olmazsa CHP'de yeni
seçim yapılır. Bu arkadaşlar istedi diye ben Genel Başkanlık'tan ayrılacak değilim. CHP'nin resmi kurultayının bana verdiği genel başkanlık görevini sonuna kadar götürmek, benim boynumun borcudur.” “KENDİLERİNE ÇEKİDÜZEN VERMEK ZORUNDA KALIRLAR” CHP Genel Başkanı Baykal, bazı milletvekillerinin “Kurultayın bir anlayış değişikliği içine girdiği” yönünde iddiaları olduğunu ifade ederek, bu iddia doğruysa kurultayın kararını saygıyla karşılayacağını ve gereğini yapacağını belirtti. Güvenoyu almazsa Genel Başkanlık'ta bir boşalma olacağını ve parti tüzüğüne göre 45 gün içinde kurultay gerçekleştirileceğini anlatan Deniz Baykal, “ancak kurultay bu iddiaları paylaşmıyorsa, bazı milletvekillerinin de o sözleri söylemeye hakkı kalmayacağını” bildirdi. Deniz Baykal, “Kurultay o arkadaşların iddiasını paylaşmıyorsa, o arkadaşlar kendilerine çekidüzen vermek zorunda kalırlar. CHP, bütünlüğünü sağlar ve yeni bir döneme yürür” dedi. Baykal, bir gazetecinin “Beşiktaş Belediye Başkanlığı'nı ziyaretinde CHP'li bazı belediye başkanlarının bulunmasına rağmen Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün olmadığını” söylemesi üzerine, “Sarıgül'ün bugün belli bir programı olduğunu ve bundan dolayı burada olmadığını” kaydetti. GENEL MERKEZE ULAŞAN BİR TEK İMZA YOKBu arada CHP Genel Sekreteri Önder Sav, parti içi muhalefetin bir süre önce olağanüstü kurultay için başlattığı imza girişimi sonucu “genel merkeze ulaşan bir tek imza bile olmadığını” söyledi. Sav, A.A muhabirine yaptığı açıklamada, CHP Genel Başkan Deniz Baykal'ın parti tüzüğünün kendisine verdiği yetkiye dayanarak, iki maddelik kurultay çağrısında bulunduğunu bildirdi. İKİ MADDELİK KURULTAY Olağanüstü Kurultay'da ilk maddede, “bir süredir muhalefet hareketi yürüten ve yetkili kurullarda alınan kararlara rağmen parti içinde söz dinlemez hale gelen bazı milletvekillerinin durumunun görüşüleceğini” ifade eden Sav, ikinci maddenin de “Genel Başkan'a güvenoyu talebini oylamak” olduğunu söyledi. Kurultay için muhalefet tarafından başlatılan imza çağrısı sonrasında bugüne kadar genel merkeze bir tek imzanın bile ulaşmadığını ifade eden Sav, “Olağanüstü Kurultay'ta bu konular çözüme bağlanacak. Ancak muhalefet isterse iddiasını kurultay sonrasında da sürdürebilir”diye konuştu. TÜZÜĞE GÖRE KURULTAY GÜNDEMİ DEĞİŞTİRİLEMİYOR CHP tüzüğü gereği Olağanüstü Kurultay'da, kurultay çağrısı ile belirlenen gündem, kurultayda verilecek önerge ile değiştirilemiyor. CHP'de yerel seçimler sonrasında başlatılan muhalefet hareketinin "seçimli ve tüzük değişikliğini" içeren olağanüstü kurultay isteği de Genel Başkan Baykal'ın tüzükten kaynaklanan yetkisini kullanarak yaptığı kurultay çağrısı ile şimdilik engellenmiş görülüyor. Baykal'ın yaptığı olağanüstü kurultay çağrısı sonrasında bazı muhalif milletvekilleri durum değerlendirmesi yapmak için bir araya geldiler.
button