CHP mayınlı araziler konusunu yargıya taşıyor

Güncelleme Tarihi:

CHP mayınlı araziler konusunu yargıya taşıyor
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 04, 2006 15:26

CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, Türkiye-Suriye- Irak sınırında bulunan 508 dekarlık mayınlı arazinin temizlenmesi ve ayrıca 49 yıllığına bu arazilerin temizleyecek firmaya verilmesiyle ilgili bir Başbakanlık kararnamesi ile Maliye Bakanlığı’na yetki verilmesi konusunda Danıştay nezdinde dava açacaklarını bildirirken, bu arazilerin temizlenerek yöre halkına verilmesini bunun sosyal barışa önemli katkıda bulunacağını söyledi.

Haberin Devamı

Haluk Koç, beraberinde partisinin hukukçu milletvekilleriyle düzenlediği basın toplantısında, Türkiye- Suriye-Irak sınırında bulunan 508 bin dekarlık alandaki mayınların temizlenmesi ve bunun karşılığında da bu arazilerin uluslararası firmalar da dahil olmak üzere bu arazinin 49 yıllığına Yap İşlet Devret modeliyle işletilmesine ve ihale idilmesine karar verilmesinin hukuka ve Anayasa’ya aykırı olduğunu söyledi. İdari ve yasal sorumluluğun GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı’na ait olmasına rağmen, GAP İdaresi’nin devre dışı bırakıldığını, bu konuda Maliye Bakanlığı’nın yetkilendirildğini dile getiren Koç, şöyle dedi:

"Bu süreç hukuka açıkça aykırı olduğu gibi, ulusal çıkarlarımızın da telafi edilemeyecek ölçüde ihlali sonucunu yaratacaktır. Türkiye’nin stratejik açıdan en önemli öbgelerinden olan bu bölgenin, kontrolümüz dışına çıkması söz konusu olabilecektir. Bu alanın GOP (Genişletilmiş Ortadoğu Projesi) kapsamında ve Trükiye’nin çıkarlarına aykırı bir şekilde kullanılması durumu doğacaktır. Öte yandan bu uygulamayla yöre halkının mirastan doğan mülkiyet haklarının mirastan doğan mülkiyet haklarının ihlali sonucu da doğmaktadır."

Haberin Devamı

Mayınların temizlenmesinin GAP’ın koordinatörlüğünde ve TSK’nın denetiminde yapılması gerektiğine işaret eden Koç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Temizlenen bu arazi, tarımsal faaliyete açılarak bölge halkının kullanımına tahsis edilymelidir. Bu arazide petrol rezervlerinni bulunma ihtimali de göz önüne alınarak, bu yönde de gerekli değerlendirme yapılmalıdır. Böylece bölgede hem istihdama ve hem de sosyal barışa çok ciddi bir katkı sağlanmış olacakır. Hal böyle olmasına rağmen, siyasi iktidarınr bu yasal durumu ve stratejik gerçekleri gözardı ederek, bölge güvenliğini ihlal edecek bir sürecin başlamasına yol açması hiçbir gerekçeyle açıklanabilecek bir hal olamaz. Siyasi iktidarın hangi amaca ve kimlere hizmet ettiği anlaşılamamaktadır. Bu değrelendirme ve yaklaşımlarla Bakanlar kurulu’nun ilgili kararız aleyhine Danıştay nezdinde dava açılması zorunluluğu doğmuştur".

Haberin Devamı

Bu konuda hazırladıkları dilekçe ve dosyaları bugün Danıştay Başkanlığı’nın ilgili dairesine ulaştıracaklarını bildiren Koç, hükümetin teslimiyet kokan icraatlara imza attığını söyledi.

Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Koç, bir soru üzerine Danıştay’a CHP tüzel kişiliği olarak dava açamayacakları konusunu bildiklerini ancak bu konuda ilgili dairelere gerekli yasal başvuruların yapılabileceğini ve kendilerinin de gerekli hazırlıklar sonrasında bu başvuruyu yapacaklarını ifade etti.

Koç, TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın "laikliğin dinsizlik olmadığı" konusunda Anayasa’nın 2’nci maddesinin gerekçesine bakılması gerektiğine ilişkin sözlerinin anımsatılması üzerine, "Laikliğin dinsizlik olmadığına gelmesi, vurgulaması sevindirici bir husus. Sayın Arınç, o kadar geniş konuşmaları içinde bunu da vurguluyor" dedi.
Koç, Adıyaman’da AKP il kongresine öğrencilerin getirildiğine ilişkin haberlerin anımsatılmasına, bunun bir tek parti anlayışı olduğunu belirterek, "Çocuklar müsamere seyretmeye gitmişler" karşılığını verdi.

Haberin Devamı

Koç, Kıbrıs’taki ara bölge Akıncılar’da 1 Kasım 2005‘te nöbet kulübesinden Türk bayrağını indirmesiyle gündeme gelen Avrupa Parlamentosu’nun Rum Milletvekili Marios Matsakis’in, Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu 56. Toplantısı için geldiği TBMM’de bazı açıklamalar yapmasıyla ilgili bir soruya da "Matsakis’i yakınen tanıyan biriyim. Malul bir kişi. Bedeni maluliyet değil. Çatı sorunu olan bir kişi. Ciddiye alınacak bir kişi değil" yanıtını verdi.
Koç, Atatürk Orman Çiftliği’nin kısmen Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne verilmesini öngören yasa teklifi ile ilgili bir soruya ise, kendilerinin henüz böyle bir tekliften haberleri olmadığını gazetelerden okuduklarını belirterek, bu bölgenin özellikle manevi bir değeri olduğunu kaydetti. Ormanın yol, metro çalışması gibi düşüncelerle yapılaşmaya açılmak istendiğine işaret eden Koç, buna hiçbir şekilde müsaade etmeyeceklerini, gerekli her türlü demokratik engellemeyi yapacaklarını söyledi. Koç, AKP iktidarında "Bir yağma dönemi" yaşandığına işaret ederken, bu teklifin de bu anlayışla ortaya çıktığını belirtti. Koç, "Parsel parsel Türkiye gidiyor. Bir lokma bir hırka diyerek geldiler. Lokmaları bırakacağız hırkayı verip göndereceğiz" diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!