CHP İzmir İl Kongresi'nde gerginlik

KONGREDEN FOTOĞRAFLAR

CHP 33. Olağan İzmir İl Kongresi, Fuar Celal Atik Spor Salonu'nda 1,5 saat gecikmeli başladı.

Verilen önergeyle TBMM Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Kemal Anadol, divan başkanlığına seçildi. Anadol, yaptığı teşekkür konuşmasında, CHP'nin demokratik olgunluğuyla kongrenin başarılı geçeceğine inandığını söyledi. Anadol, “Bu kongrenin de Türkiye'nin içinde bulunduğu çok güç koşullarda, CHP'nin Türkiye ölçeğinde ve parlamentoda muhalefetini kararlılıkla sürdürdüğü bir ortamda, İzmir İl Kongresi'nin demokratik biçimde, karşılıklı sevgi, saygı, hoşgörü anlayışında süreceğine yürekten inanıyorum” dedi.

Gündem gereği daha sonra faaliyet raporu görüşülmesine geçildi. Faaliyet raporunu CHP İzmir İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu okudu. Nalbantoğlu, tüm CHP'lilerin tek gündemi olduğunu, bu gündemin de CHP'nin iktidar, Genel Başkan Deniz Baykal'ın başbakan olması olduğunu söyledi. Ülkenin de bu gündeme kilitlenmesi gerektiğini belirten Nalbantoğlu, şunları ifade etti:
“Çünkü ülkemiz çok kötü yönetiliyor ve çok kötü durumda. Türkiye ekonomisi sadece iki dönem değil, dört dönemdir ciddi küçülme içinde. 2008 yılının son çeyreğinde yüzde 6,5 ile başlayan küçülme, 2009 ilk çeyreğinde yüzde 14,7 ile tavan yaptı. Savaş koşullarında, 2. Dünya Savaşı'nda Türkiye yüzde 15,3 ile rekor küçülme yaşamıştı, bugün savaş koşullarındaki gibi en büyük küçülmeyi yaşıyor. 'Kriz teğet geçiyor' demişlerdi ama öyle olmadığı ortada. Ülkemizde ekonomik krizden çıkışa ilişkin işaretler ortaya çıkmamaktadır.
Yargı ve ordu, korunması gereken kurumlardır. AK Parti hükümeti tarafından silahlı kuvvetlere karşı sistematik bir muhalefet cephesi açıldı. Ordumuz tertiplenen entrikaların odak noktası gibi gösteriliyor, şüphe yaratılmaya çalışılıyor. Darbeler dönemi bitmiştir. Darbelere karşı en kararlı tutumu CHP göstermiş, en büyük zararı CHP görmüştür. Darbelere karşı demokrasinin en sağlam güvencesi CHP'dir. AK Parti iktidarının korkularla yıpratmaya çalıştığı diğer kurum yargıdır. Yargıda da yangın gittikçe büyümektedir. Yargı bağımsızlığı ayaklar altına alınmıştır, yargı siyasallaştırılmaya çalışılmaktadır. Seçim ne kadar ertelenirse ertelensin, bir yıl içerisinde yapılacak.”

'CHP'NİN İKTİDAR OLMASI ELZEM'

Kongreye katılan Özyürek, “Türkiye'nin kritik bir dönemden geçtiğini, CHP'nin iktidar olmasının hiçbir dönemde bu kadar elzem olmadığını” söyledi.

Özyürek, AK Parti'nin bir kez daha seçimleri kazanması halinde Türkiye'de rejimin değişeceğini iddia ederek, “Burada demokratik görevimizi yaparken, arkadaşlarımızı yöneticileri seçerken, bu tarihi görevimizi de unutmamamız gerekir. Pek çok ilde il kongresinin son aşamasına geliyoruz. Mayısta kurultayı yapacağız. Bu kurultay istikrarın yanında değişimin de gerçekleştirileceği bir kurultay olacaktır. Genel başkan önderliğinde yeni bir kadroyla, yeni hazırlıklarla iktidara yürüyüşü başlatacağız” diye konuştu.

AK Parti'nin “rejimi, hukuk sistemini değiştirmek, kendisinden yana olmayan insanları cezalandırmak için elinden gelen her şeyi yaptığını” öne süren Özyürek, şöyle konuştu:

“AKP, 'Yaşadığımız süreç bir normalleşme, demokratikleşme sürecidir' diyor. Herhangi bir demokratik normal ülkede, kitlesel tutuklamalara, gözaltılara tanık oldunuz mu? TSK'nın değerli komutanları, muvazzaf, emekli birer birer gözaltına alınıyor, tutuklanıyor. Elbette kim suç işlemişse mutlaka cezasını çekmelidir. Bir plan tatbikatı nedeniyle komutanlar gözaltına alınıyorsa, tutuklanıyorsa, siz buna normal bir süreç diyebilir misiniz? CHP'nin etkisi azalırsa, CHP onlara uygun bir parti haline gelirse, Baykal'ın dışında bir rota izlerse, biliniz ki CHP de çok kolay şekilde teslim alınacaktır.

AKP, gündemi değiştirmek için sürekli konular ortaya atıyor. Biri de anayasa değişikliği... Nasıl anayasa değişikliği istiyorlar bakarsak, yargı bağımsızlığını ortadan kaldırmak istiyorlar. HSYK'ya meclisten üye, Anayasa Mahkemesine meclisten üye seçmek istiyorlar. Bazı yandaş bilim adamları 'Avrupa'da meclisten Anayasa Mahkemesine üye seçilir' diyorlar. Avrupa'nın hiçbir parlamentosunda, hakkında suç dosyası olan milletvekili yoktur. Bunlar 'Anayasa Mahkemesine üye seçelim, Yüce Divana gittiğimizde bizim seçtiğimiz üyeler bizi yargılasın'... Türkiye, CHP buna izin vermez. 367'yi bulamadıkları için '330 da olsa Anayasa değişikliğini gerçekleştirecek ve referanduma götüreceğiz' diyorlar. Keşke milletin önüne sandığı koysalar, boylarının ölçüsünü alsalar. Referandum da genel seçim de olsa AKP gidecek, CHP gelecektir.”

BDP'Lİ SAKIK'IN AÇIKLAMALARI

Özyürek, BDP Milletvekili Sırrı Sakık'ın TBMM'deki sözlerine ilişkin ise şunları söyledi:

“Televoleci Bir milletvekili çıktı dedi ki '11 sene önce Deniz Baykal bize dedi ki, 20 militanı verin listelerden milletvekili yapalım ve seçim ittifakı gerçekleştirelim'. Mecliste de buna karşı çıktık, daha sonra medyada da karşı çıktık. Sormak istiyorum militanlar dağdan mı inecek, şehirden mi gelecek? Bu kadar gayriciddi, inanılması güç bir iddiayı TBMM'de gündeme getirmişlerdir ama ona konuşma imkanı veren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dır. Meclis Başkanvekiline işaret etmek suretiyle usule, tüzüğe göre söz hakkı olmayan birine söz verdirilmiş ve CHP'ye yönelik bu suçlama yaptırılmış ve ondan sonra mal bulmuş gibi, Habur rezaleti altındaki AKP buradan kendisine pay çıkarmaya çalışmıştır. Başbakan, meclisi istediği gibi idare etmek istiyor. Bülent Arınç meclisi idare etmek istiyor ve CHP'yi idare etmek istiyor. Arınç'ın tavrını hepiniz biliyorsunuz. Benzer bir tavır Sırrı Sakık'ın iddialarına karşı, 'Mustafa Özyürek konuştu, neden Deniz Baykal konuşmuyor, Mustafa Özyürek konuşuyor'. Bülent Arınç, CHP'yi de idare etmek istiyor. CHP adına kimin konuşacağına Bülent Arınç mı karar verecek? CHP kendi sözcüleri vasıtasıyla yöneticileriyle kendi iddialarını, görüşlerini dile getirecek.

İnsanları ırkına, mezhebine göre ayırmadıklarını belirten Özyürek, “AKP, toplumu bölmek için önce Kürt, sonra Alevi açılımı diyerek toplumda büyük tartışmalar çıkarıyor. AKP samimiyse CHP'lilerin verdiği önergelere ellerini kaldırsınlar yeter” dedi.

SALONA ÇEVİK KUVVET ÇAĞRILDI

Kongre sırasında, divana yeterlik önergesi verildi. Divan Başkanı Kemal Anadol, önergeyi oylatarak kabul etti. Bunun üzerine İl Başkan Adayı Yüksel Demirsoy ve arkadaşları, divana giderek konuşmaların devam etmesini istedi. Divan Başkanı Kemal Anadol ise önergeyi oylattığını belirterek, söz vermeyeceğini söyledi.

Bunun üzerine salonda tartışma yaşandı. Bazı delegeler divanın bulunduğu platforma çıkarak konuşma yapmak istedi. Divanın önünde kargaşa yaşanması üzerine Divan Başkanı Anadol, önergeyle ilgili bir lehte, bir de aleyhte söz hakkı vereceğini belirterek, delege olmayanların salondan çıkarılmasını istedi.

Özel güvenlik ekiplerinin delege olmayanları salondan çıkarmasıyla yeterlik önergesinin aleyhinde söz alan Ali Yılmaz, parti içi demokrasi olması gerektiğini, herkese söz hakkı verilmesinin şart olduğunu söyledi.

Lehte söz alan CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Ertam Özen, konuşması sırasındaki bazı tepkiler üzerine, “Beni susturamazsınız. Siz nasıl konuştuysanız, ben de burada konuşacağım” dedi.

CHP'nin ülkenin özlediği iktidarının böyle olmayacağını belirten Özen, “Tribün şovunuzu yapmaya devam edin, renk kattınız. Delege burada, özgür iradesini kullanmak için bekliyor. Hepimiz kardeşiz. Biz birbirimizle ancak var oluruz. Hiç kimseyi, bir tek CHP'liyi dahi feda edemeyiz” diye konuştu.

Daha sonra yapılan oylamada yeterlik önergesi kabul edildi. Divan Başkanı Kemal Anadol, sonuç üzerine, “Delegenin özgür iradesi budur” dedi.

Daha sonra Hesap Tetkik Komisyonu raporu, Divan Başkanı Anadol tarafından okundu.

Kemal Anadol, il başkan adaylarının listelerini teslim etme süresini bir saat uzattığını belirterek, son teslim süresinin saat 16.00 olduğunu söyledi.

Kargaşa yaşanması üzerine çağrılan Çevik Kuvvet ekipleri salona geldi.

YÜKSEL DEMİRSOY ADAY OLMAK İÇİN GEREKLİ İMZA SAYISINA ULAŞAMAYINCA SEÇİMLERE TEK LİSTEYLE GİDİLDİ

Adayların listeleri teslim saati olan 16.00'da Yüksel Demirsoy'un listesinin gelmediği görüldü. Divan Başkanı tek listeyle seçimlere gidileceğini duyurduğu sırada, Demirsoy'un listesi geldi.

Daha sonra divan heyeti listelerdeki imzaları kontrol ederken, Ekrem Bulgun'un adaylığı için 461 delegenin, Yüksel Demirsoy'un başkan adaylığı için de 120 delegenin imzası olduğu anlaşıldı. Bunun üzerine Divan Başkanı Kemal Anadol, Demirsoy'un yeterli imza sayısına ulaşamadığını, bu nedenle seçimlere tek listeyle gidileceğini açıkladı.

Daha sonra seçime geçildi.

NOTLAR

Kongre, saat 10.00'da başlayacağı duyurulmasına rağmen, yaklaşık 1.5 saatlik gecikmeyle başladı.
Milletvekilleri Selçuk Ayhan, Bülent Baratalı, Abdulrezzak Ertem, Ahmet Ersin, Güldal Mumcu, Mehmet Ali Susam, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, ilçe belediye başkanları, CHP Genel Saymanı Mustafa Özyürek, CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin'in de katıldığı kongrede, 20'si doğal delege 620 delegenin oy kullanacağı bildirildi.
CHP'den atıldığı yönünde hakkında iddialar bulunan Çiğli Belediye Başkanı Metin Solak, ön sıralarda oturdu.