Güncelleme Tarihi:
Canpolat’ın açıklamasında şu ifadelere yer veriliyor:
“İstanbul’da parti örgütü ve üyelerinin yarısından fazlası yok sayıldı. Aday belirleme sürecinde partinin emekçileri, tabanı, örgütün yarıdan fazlasının duyarlılıkları dikkate bile alınmadı.
Dar grupçu, tasfiyeci bir çizgi izlendi. Parti bir hizbin denetimine girdi. Bu hizip İstanbul’u bölüyor.
Partide birleştirici olamayanlar, İstanbul’da birleştirici ve kucaklayıcı olamazlar.
Hizip kadroları hala Bostancı Gösteri Merkezi’nden çıkamamış görünüyor. Hala dört oy fark ile aldıkları il kongresi gerilimi ile hareket ediyorlar. Kongre psikolojisini aşamadılar.
Hizip İstanbul’u kaybetmek için elinden geleni yapıyor. Bu durumu içine sindiremeyen örgüt üyeleri, ilçelerden adım adım yola çıkıyor.
Biz ise İstanbul’u gericilikten kurtarmak ve kenti yeniden cumhuriyet değerleri ile buluşturmak için çalışıyoruz. Seçimi almak için mücadele etmeyi sürdürüyorum.
Partide cumhuriyetçi, halkçı ve gerçek sol değerlere bağlı olan kesim tasfiye ediliyor, dışlanıyor.
CHP’yi dar grupçu ve hizipçilere bırakmayacağız
Partiyi kuşatmaya çalışan grupları izliyoruz. Kendinden olmayana siyaset yapma hakkı tanımayan bu çıkar grupları 1 Nisan planları yapmakta, siyaseten bir ötekileştirme ve yok sayma peşindeler.
Kurtuluşun ve kuruluşun partisi olan CHP sahipsiz değildir.
CHP; içerideki dar kadrocu gruplar ve dışarıdan farklı organizasyonlar ile sol görünen liberaller tarafından sıkıştırılmaya çalışılmaktadır .
CHP laik sosyal hukuk devletinin, emekçilerin ve ötekilerin umududur, sesidir. Anadolu topraklarında emperyalizme karşı direnen halk kitlelerinin ortak değeridir.
CHP vakıf olmalı diyen anlayış partinin öz evlatlarına siyasi operasyon yaparak partiyi şekillendirmeye çalışmaktadır. Parti kadroları ötekileştirilmektedir. Masa başında belediye başkanlıklarını ve meclis üyeliklerini paylaşan bu anlayışın Türkiye de iktidar olmanın değil kendi küçük beyliklerini kurmanın derdinde oldukları görülmektedir.
CHP yönetiminin acilen öz gücüne kulak vermesi gerekmektedir. Buradan sessiz çoğunluk adına sesleniyoruz. CHP dar bir kadronun menfaatine ve çıkarlarına göre şekillendirilemez, buna müsaade etmeyeceğiz!
Parti emekçilerinin, kadın ve gençlik kollarının yok sayıldığı bir siyasi kadro ve liste başarı getirmez.
Belediye başkanlıkları ve hatta önümüzdeki günlerde oluşacak meclis üyelikleri ile ilgili listelerin oluşumunda kapsayıcılıktan uzak kongre hesaplaşmaları üzerinden bir liste planı yapıldığını gözlemlemekteyiz.
Belediye meclis üyelikleri ile ilgili karar her zaman CHP örgütlerine bırakılmalı idi. Bu konuda en doğru kararı verecek olan CHP üyeleridir.
Görüyorum ki, bizim ile birlikte olan İlçe başkanı veya mesleki anlamda yeterli olan bir çok arkadaşımız bu süreçte yok sayıldı. Seçimi alabileceğimiz ilçelerde iyi parti operasyonu yapıldı. CHP oralarda aday çıkarmaktan vazgeçirildi.
Gelişmeleri İstanbul da yıllardır partinin bayrağını taşımış olan gençlik kollarından, kadın kollarından gelen ve beklentisiz emek veren kadrolarımızla takip etmekteyiz.”