Cheney'den şartlı destek

Cheney, Ankara'ya yaptığı yarım günlük ziyaret sırasında PKK'dan "ABD, Irak ve Türkiye'nin ortak düşmanı" olarak bahsetti, Washington yönetiminin PKK'ya

karşı Türkiye'ye verdiği "gerçek zamanlı istihbarat desteğinin" de süreceğini vaadetti. Türkiye'nin, ABD'nin yanısıra Bağdat yönetimiyle de bu konuda işbirliğini arttırmasını istedi.

 

Türk tarafı ise buna karşılık, "PKK Irak'tan tasfiye oldukça, Türkiye'nin Irak'a yönelik insani, sosyal, ekonomik ve siyasi desteği artacaktır" sözünü verdi.

 

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Cheney'le görüşmesinde Türkiye'nin Irak'ta, "Kuzey ya da güney ayrımı yapmadığını" özellikle vurgulayarak, "bizim ne kuzeyle, ne güneyle bir sorunumuz yok. Tek sorunumuz PKK" mesajı verdi.

 

EN BÜYÜK ANLAŞMAZLIK İRAN'DA ÇIKTI

 

Cheney görüşmelerinde en büyük görüş ayrılığı İran konusunda çıktı. ABD Başkan Yardımcısı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la görüşmesinde Ankara'nın, nükleer programı nedeniyle uluslararası ambargo uygulanan İran'la girdiği enerji işbirliğinden duyulan memnuniyetsizliği dile getirdi.

 

Başbakan Erdoğan ise buna kısa ve net yanıt verdi:

"Eğer Tahran'la biz de işbirliği kurmazsak, İranlılara doğru olanı yapmaları konusundaki mesajı kim verecek?..."

 

Cheney, bu çıkışa rağmen İran'a yönelik sert eleştirilerini sürdürdü. Tahran yönetiminin hem Irak'ta etkinliğini arttırarak, istikrarsızlığa katkıda bulunduğunu, hem de Ortadoğu'yu karıştırmaya çalıştığını anlattı. Filistin'de Hamas'a, Lübnan'da Hizbulah'a desteğin hep Tahran'dan geldiğini savunan Cheney, Suriye'nin de bu iki örgüte desteğini eleştirdi.

 

Ortadoğu izlenimlerini de Türk yetkililere anlatan Cheney, gerek İsrail Başbakanı Ehud Olmert'in, gerekse Filistin lideri Mahmud Abbas'ın barış sürecine tam destek verdiklerini söyledi, sürecin işlememesinin gerekçesini ise Hamas'ın olumsuz tavrıyla açıkladı.

 

GÜL, CHENEY AÇMADAN KONUYU KAPATTI:

"EK ASKER GÖNDERMEK YERİNE, AFGAN HALKININ GÖNLÜNÜ KAZANIN"

 

Cheney, beklenenin aksine, Afganistan için Türkiye'den "muharip asker" istemedi. Bunda, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın çeşitli vesilelerle Afganistan'a "terörle mücadele için ek birlik gönderilmeyeceği" konusundaki kesin çıkışlarının yanısıra, Cheney'in Ankara'da ilk görüşmesini yaptığı Cumhurbaşkanı Gül'ün daha ilk cümlelerinde yaptığı çıkış da etkili oldu.

 

Edinilen bilgiye göre, Gül görüşmede Afganistan konusu gündeme geldiğinde, "daha fazla asker göndermenin, bu ülkede istikrarı sağlamanın tek yolu olmadığını" özellikle vurguladı. Cumhurbaşkanı'nın, "daha fazla asker göndermekle Afganistan'da istikrarın sağlanması mümkün değil. Önemli olan, Afgan halkının gönlünün kazanılması" dedi. Gül, bu konuda Mehmetçiğin Afganistan'da yaptığı okul onarımı, çocuklara eğitim verilmesi gibi çabalarının yanısıra, Türkiye'nin kız okulu ya da hastane, su kuyusu açılması gibi çalışmalarını da örnek gösterdi. Cheney de, Afganistan izlenimlerinden bahsederken, Türkiye'nin bu ülkede yaptıklarını "farkında olduklarını" ve ABD ile Türkiye'nin Afganistan'da barışın tesisi ve korunması konusunda işbirliğinin sürmesini beklediklerini söyledi. Ancak muharip asker talebini dillendirmedi.

 

SEVİLMEDİĞİNİ KENDİ DE BİLİYOR

 

ABD Başkan Yardımcısı, Türkiye'deki "en ilginç cümlesini" ise, görüştüğü Türk liderlere değil, kendisiyle birlikte seyahat eden Amerikalı bir gazeteciye söyledi.

Dünyada "en sevilmeyen liderler" arasında adı en ön sıralarda anılan, hatta hakkında "ABD'yi Başkan Bush değil, bizzat kendisinin yönettiği" yolunda espriler yapılan Cheney, Ankara'da kendisine bu söylentileri soran ... muhabirine verdiği yanıtla, "sevilmediğini farkında olduğunu" şu yanıtla gösterdi:

"Eğer sevilmek isteseydim, politikacı değil TV muhabiri olurdum..."

 

AP haber ajansı ise, Cheney hakkındaki "Bush'dan daha etkin" söylentilerini, bir şakayla okurlarına duyurdu;

 

ABD'nin daha önceki başkan yardımcılarının politikalar üzerindeki etkisizliğini "eskiden espri şuydu; "Bir adamın iki oğlu varmış, biri denize açılmış, diğeri ABD Başkan Yardımcısı olmuş. İkisinden de hiç haber alınamamış..." diye ifade eden AP, Cheney'den sonra durumun değiştiğini ise şu şakayla anlattı:

"Modern espri: Cheney kalp rahatsızlığından dolayı hastaneye kaldırıldığında, George W. Bush Başkanlığa bir kalp atımı kadar yakınlaştı..."

 

"STARWARS'DAKİ DARTH VADER.."

 

Yine AP ajansına göre, Cheney "perde arkasındaki gizli, asıl güç" olma rolünü tamamen benimsemiş durumda. O kadar ki, kendisini ünlü Star Wars filmlerindeki kötü adam "Darth Vader"a benzetenlere itiraz etmiyor, kahkahalarla gülmekle yetiniyor.