OluÅŸturulma Tarihi: Åžubat 14, 2003 00:00
Gerçekten benzersiz bir aÅŸk hikayesi onlarınki. Sevgililer Günü’ne bundan daha yaraşır bir örnek olamaz diye düşündük, Rize'ye gittik.Evliliklerinin 11'inci, bayramın birinci günüydü. Birbirlerinden 1500 kilometre mesafede yaÅŸayan, bambaÅŸka dünyaları olan bu iki gencin chat yaparken nasıl tanıştıklarını, aÅŸklarının nasıl alevlenip yol aldığını ve altı ayda nasıl evliliÄŸe kadar geldiklerini, gerçek aÅŸkın tüm ‘‘engel’’leri nasıl aÅŸtığını gözlerimizle gördük.Rize'de daÄŸlar ansızın denize döküldüğü için hayat çok dik yokuÅŸlarla kuÅŸatılmış. Burada toprak çok kıt, hayat çok zor. Rizeli, nerede bir avuç toprak bulsa ekmiÅŸ, yanına da başını sokabileceÄŸi bir ev dikmiÅŸ. Kartalların bile gözünü korkutacak denli yüksek yüksek tepelere evler kurulmuÅŸ. Nuriye Kurul, 1975'te iÅŸte o evlerden birinde, 248 basamakla tırmanılan bir tepede dünyaya gözlerini açmış. Dört kardeÅŸin en küçüğü. Tutmasalar, kanatlanıp Karadeniz semalarında uçacak kadar hareketliymiÅŸ, zıplayıp durmuÅŸ dört yaşına kadar. Sonra bir gece yarısı ateÅŸler içinde uyanmış, ateÅŸ yükseldikçe bir bir kilitlenmiÅŸ ayakları, elleri. Çocuk felcine yakalanmış. Ayaklarından birini vererek hayatını kurtarmış. Ä°ki yıl içinde biraz kuvvetlenip ilkokula baÅŸlamış. Sınıfın birincisi, okulun gözbebeÄŸi olmuÅŸ. Ama talihsizlikler peÅŸini bırakmamış. Yine bir gece ateÅŸler içinde uyanmış. Doktor, ‘‘Menenjit geçiriyor, hayatta kalması imkansız gibi’’ demiÅŸ. Küçük Nuriye, menenjit denilen canavarı da alt etmiÅŸ. Ama ortaokuldan sonra geçirdiÄŸi bir dizi ameliyattan dolayı eÄŸitimini sürdürememiÅŸ. Ama fırsat buldukça kurslara gitmiÅŸ ve bilgisayar operatörü olmuÅŸ. 17 yaşında Telekom'da iÅŸe baÅŸlamış. Yeteneklerini geliÅŸtirmiÅŸ, bilgisayarı bir piyano gibi kullanmayı öğreniÅŸ. OVALARIN DELÄ°KANLISINuriye'nin dünyaya merhaba dediÄŸi günlerde, Rize'den çok ama çok uzak bir diyarda baÅŸka bir çocuk dünyaya gelmiÅŸ. Tam 1500 kilometre uzakta Manisa'nın Turgutlu ilçesinde yaÅŸayan Kutbay ailesi, ilk çocukları olan bebeÄŸe Murat adını koymuÅŸ. Ä°lerleyen yıllarda Murat'ın üç kardeÅŸi daha olmuÅŸ. Ailenin en büyük çocuÄŸu olduÄŸundan ciddi, ağırbaÅŸlı, sorumluluk sahibi bir küçük adam olarak hayat merdivenlerini tırmanmış. Okul hayatını sürdürürken çalışmaya baÅŸlamış. Murat, meslek lisesi makine bölümünü birincilikle bitirmiÅŸ, ama kendi alanında iÅŸ bulamamış. PVC pencere, doÄŸrama sistemleri iÅŸine girmiÅŸ. 1995'te babası ölünce bütün ailenin yükünü omuzlamış. Ä°ÅŸten güçten kendine ayıracak pek vakti olmamış. SöylediÄŸine göre, sonsuz aÅŸka inandığı için günübirlik iliÅŸkilerden hep kaçınmış. 27 yaşına kadar, bir gün mutlaka karşısına çıkacağına inandığı prensesi beklemiÅŸ.BÄ°R TEMMUZ AKÅžAMI2 Temmuz 2002'nin akÅŸamı. Nuriye her zaman olduÄŸu gibi Telekom'daki iÅŸinden evine dönüyor. Her zamanki gibi yemekten sonra internet marifetiyle hiç bilmediÄŸi, görmediÄŸi álemlere doÄŸru yolculuÄŸa baÅŸlayacak.Aynı saatlerde Murat da Turgutlu'daki evlerinin altında bulunan internet kafede bulunuyor. Birbirinden 1500 kilometre uzaktaki iki genç chat odasında sohbete koyuluyorlar. Åžiir, edebiyat meraklılarını bir araya getiren gruba Nuriye'yle Murat da katılmış ama o güne kadar hiçbir sohbette karşı karşıya kalmamışlar. Nuriye'nin nickname'i yani grup içindeki takma ismi ‘‘Vuslat’’, Murat'ınki ‘‘Yalnız Efe.’’ Ä°kili, ertesi akÅŸam yeniden bilgisayar başındadır. Zamanla sadece akÅŸamlar yetmemeye baÅŸlıyor Nuriye'yle Murat'a. Sonunda Murat ilk hamleyi yaparak bir fotoÄŸraf göndermenisini istiyor Nuriye'den. Kendi resmini de peÅŸin peÅŸin karşı tarafa gönderiyor. Murat, Nuriye'nin portresini görünce çarpılıyor. Günler geçiyor. Nuriye, Murat'a telefonunu vermiyor, ama her gün Murat'ı arıyor. Gündüz her yarım saatte bir sesleri ulaşıyor birbirine, akÅŸamları saatler boyu yazışmayı sürdürüyorlar.EN KÖTÃœ GERÇEKNuriye'nin birtakım sıkıntıları olduÄŸunu seziyor Murat. Çünkü Nuriye, her beÅŸ dakida bir Murat'ı arayıp sesini duyduktan sonra telefonu kapatıyor. Bu böyle günlerce sürüyor. Murat'ın karşısında ekran açıldığında ÅŸu satırlar beliriyor: ‘‘Kendimi sana karşı büyük bir yalan söylemiÅŸ gibi hissediyorum. Biliyorum sormadın, ama sen sormadın diye, ömür boyu üzerimde taşıdığım bu gerçeÄŸi senden gizlememem gerekiyor. ÖğrendiÄŸinde anlayacaksın ki bu gerçek çok keskin. Bizi ikiye bölen bir kılıç gibi. Ve iki cihan bir araya gelse vuslata eremeyeceÄŸimizi anlayacaksın. Gerçek ÅŸu: Ben bir özürlüyüm. Çocukken geçirdiÄŸim felçten dolayı, aksayarak gezdiriyorum bedenimi ÅŸu dünyada. Aklım, zekam, duygularım, düşüncelerim, yüzüm, düşlerim, hülyalarım, parmaklarım diÄŸer insanlara benziyor, ama bedenim biraz farklı. Ä°ÅŸte bu kadar. Aslında bu yalan ikimizin ortak gerçeÄŸi. Ve ben bu gerçeÄŸi bugüne kadar gizlediÄŸim için senden özür diliyorum. Beni bağışlamanı istiyorum. Seni hiçbir zaman unutmayacağım. Elveda...’’Nuriye zannediyor ki bu çarpıcı gerçek karşısında Murat günlerce kendini toparlayamayacak. Ama öyle olmuyor. Yalnız Efe, hemen yanıtlıyor Vuslat'ı: ‘‘Nasıl olursan ol. Benim için artık fark etmiyor. Ben dünyada yalnızca seni sevdim ve ölene kadar da seveceÄŸim. Özürlü olman beni sevmene engel deÄŸilse -ki anladığım kadarıyla deÄŸil- bizim biraraya gelmemize de engel olamaz. Hemen yarın seni görmek için Rize'ye geliyorum. Ve seni eskisinden daha fazla seviyorum...’’ŞİİRLE EVLENME TEKLÄ°FÄ°Murat o gece bulduÄŸu ilk otobüsle soluÄŸu Rize'de alıyor. Ä°ki aşık bir kafede oturup saatlerce birbirlerine dokunarak sohbet ediyor. AkÅŸam olunca Murat Turgutlu'ya dönüyor. Ve hiç uyumadan bilgisayarın başına geçip kime ait olduÄŸunu bilmediÄŸi ÅŸu satırları yazıyor Nuriye'ye:‘‘İnsanlar tanıdım yıldız gibiydiler. Hepsi gökteydi ve hepsi parlıyordu. Ama ben içlerinden birini, güneÅŸi sevdim. Bir güneÅŸ uÄŸruna bin yıldızdan vazgeçtim. YokluÄŸun muhteÅŸem susuÅŸunda, varlığın filizleri yaprak yaprak açıyor. Ve aÅŸkın hüküm sürdüğü ülkede, güller çiçek açınca bülbülün feryadını duyacaksın. Vücut, etin içindeki mana. Ruh, vucüdun içindeki hayat. AÅŸk ise, insanın yaratma ve yaÅŸatma gücüdür. Evet ben bütün yıldızlar içinden sadece güneÅŸi sevdim. Benim güneÅŸim olur musun?’’Bu ÅŸiirsel evlenme teklifi sonunda hayat daha bir güzelleÅŸiyor. Nuriye, durumu annesiyle babasına açıyor. Bu arada Murat da annesine evleneceÄŸini bildiriyor. Murat'ın ailesi, Rize'ye gelip Nuriye'yi istiyor. Kurul ailesiyle Kutbay ailesi kısa zamanda birbirine kaynaşıyor. 1 Åžubatta engel tanımayan iki aşık evleniyorlar. AÅŸk, her ÅŸeyden üstünNuriye ile Murat'ın internette küçük yalanlarla baÅŸlayıp büyüyen aÅŸkları, yaÅŸamın acı gerçeklerini de yendi. Murat'a özürlü olduÄŸunu söyleyip ‘‘Elveda’’ diyen Nuriye, ertesi gün ÅŸiirle evlenme teklifi aldı.Â
button