Güncelleme Tarihi:
İÇ ÇAMAŞIRI ELİNDE
Elif Kaya'nın Şakran Cezaevi'nde arama odasına alındığına ilişkin güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Mahkum kabul girişinde bulunan güvenlik kamerası kayıtlarında Elif Kaya ile birlikte 7 gardiyan ve cezaevi müdürünün olduğu görülüyor. Kaya'nın müdür ile tartıştığı, içerde arama yapılırken dışarda müdür ve 4 gardiyanın beklediği kayıtlara yansırken, sonradan 3 gardiyanın daha arama odasına girmesi dikkat çekiyor. Odaya girerken hırkasının önü açık olan Kaya’nın odadan çıkarken hırkasının önü ilikli, yüzü yere bakar görünüyor. Avukatların belirttiğine göre elindekiler iç çamaşırı.
1 AY ZİYARETÇİ KABULÜ YASAKLANDI
Cezaevi yönetimi tarafından 23 Haziran’da tutulan tutanakta aramanın nasıl yapıldığından söz edilmezken, “Kaya’nın üst araması yaptırmak istemediği, bunun insanlık dışı bir uygulama olduğunu belirttiği ve tüm ikna çabalarına rağmen üst aramasını kabul etmediği ve buna direndiği” belirtiliyor. Ardından da "“Daha sonra üst araması yapılarak kuruma girişi sağlandı” deniliyor. Bu tutanaktan 2 gün sonra disiplin soruşturması açılıyor ve Elif Kaya’ya “1 ay süreyle ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma” cezası veriliyor.
''TCK'YA GÖRE EZİYET SUÇU''
TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, Türk Ceza Kanunu'na göre aramaların kişiyi en az rencide edecek şekilde yapılması gerektiğine dikkat çekerek, bu kadar kalabalık bir ortamda çırılçıplak arama yapılmasının insanlık onuruna, haysiyetine aykırı olduğunu vurguluyor. Bunun hukuk dışı olduğunu belirten Feyzioğlu, "Bu arama şekli TCK'ya göre eziyet suçudur" diyor. İzmir Barosu'nun buna mutlaka müdahil olacağını ifade eden Feyzioğlu, "Başına bu tür bir olay gelmiş olan herkesi, en yakın baroya başvurmaya çağırıyorum. Sineye çekmeyin, sessiz kalmayın ki cesaret bulmasınlar. Bunun bir suç olduğunu, ceza alacaklarını bilsinler" diyor.
''MUTLAKA EN YAKIN BAROYA BAŞVURUN''
Yasaların bu tür uygulamaları suç saymasına karşın, uygulamada güvenlik güçlerinin bu suçu işleyenleri koruduğuna dikkat çeken Feyzioğlu, Türkiye Barolar Birliği olarak tüm il ve ilçelerde insan hakları ihlallerinden sorumlu birimler olduğunu, mutlaka buralara başvurulması gerektiğini tekrarlıyor.