Güncelleme Tarihi:
Dev kuruluşların arasında ayakta durmak bile başarı sayılırken, Ödemiş Cezaevi, yaptığı üretimle piyasada söz sahibi oldu. Serası, fırını, marangozhanesi ile terzisinden milyarlarca lira kar eden cezaevi, şimdi de oto yıkama-yağlama ve halı yıkama atölyesi kuruyor.
İzmir'in Ödemiş İlçesi'ndeki örnek cezaevi, mahkûmların gün saydığı mekân olmaktan çıktı. Cezaevi çeşitli sektörlerde kurduğu işyerleriyle pisayasada söz sahibi oldu.
Cezaevi fırını, resmi dairelerin ve halkın ekmek ihtiyacını karşılıyor, marangoz atölyesinde ağaç işleri yapılıyor. Mahkûmların da çalıştığı çiçek serasında saksı çiçekleri toptan ve perakende olarak piyasaya sunulurken, bu yıl 6 milyar lira gelir sağlandı. Sebze serası da 7 milyar lira getirdi.
Cezaevi yönetimi şimdi de benzinlik, oto yıkama-yağlama ve halı yıkama atölyesi kurma hazırlığına başladı. Cezaevi lojmanlarının bitişiğinde, inşaatı süren atölyenin 2 ay içinde hizmete gireceği bildirildi. Piyasada 1-1.5 milyon lira olan yıkama-yağlama işleminin, mahkûmlar tarafından 500 bin liraya yapılacağı, hem cezaevi, hem hükümlü, hem de vatandaşın kazanacağı bildirildi.
Bordür taşı da imal edilen cezaevinin Müdürü Sedat Tekin, çevredeki ayakkabı fabrikalarıyla da anlaştı, mahkûmların yüzde 80'ine ayakkabı üstü yaptırmaya başladı. Ayakkabının çifti için 300 bin liradan anlaşma yapılırken, paranın tamamının mahkûma kaldığı belirtildi.
Cezavine bir yıl önce atanan Sedat Tekin, bu yıl marangozhanede 8 bin 500 seçim sandığı, terzihanede seçim çuvalları dikildiğini belirterek, şöyle dedi:
‘‘Seramızda 10 mahkûm, bir ziraat mühendisi, iki teknisyen çalışıyor. Fırınımız tüm ilçeye ekmek çıkarabilecek kapasitede. Ancak 5 bin ekmek üretiyoruz. 250 gram ekmek dışarıda 35 bin lira. Biz 30 bin liradan satıyoruz, üstelik ilk poşete koyan da biziz. Devlet Hastanesi, öğretmenevi, sanat okulu ve kendimizin ekmek ihtiyacını karşıladığımız gibi, büfede halka da satıyoruz. 20 dönümlük cezaevinin her santimetrekaresinden yararlanmak istiyoruz. Mahkûm burada meslek öğreniyor, para kazanıyor, ailesine bile bakıyor. Boş vakti kalmadığı için olumsuz olaylar da yaşanmıyor. Kantini dışarıya taşıdık. Ziyaretçi buradan mahkuma istediği armağanı alıyor. Hükümlüleri tüketici değil, üretici yapmayı hedefliyoruz.’’
Ailelerine bile bakıyorlar
Ödemiş'deki örnek cezaevinin marangozhanesi, adeta arı kovanı gibi çalışıyor. Yıl boyunca masa, sandalye, dolap yapan kader mahkumları, şimdilerde seçim sandığı üretimine ağırlık verdi. Bu yıl, 8 bin 500 seçim sandığı Ödemiş Cezaevi'nde yapıldı. Terzihanede ise oy pusulalarının koyulduğu seçim çuvalları dikiliyor. Hem üretime katkıda bulunan, hem de para kazanan mahkumlar, ailelerine bile bakabiliyorlar.
Bravo müdür bey
Fabrika gibi çalışan Ödemiş Cezaevi'nin başarılı Müdürü Sedat Tekin, eseriyle gurur duyuyor. Kaloriferle ısıtılan serada 18 bin saksı çiçeği yetiştirdiklerini söyleyen Tekin, fiyatların 250 bin-500 bin lira arasında değiştiğini bildirdi. Yurdun dört bir yanından gelen toptancılar, seradan çiçek alıp gidiyor. Perakende satış da yapılıyor.
Ayakkabı dikiyorlar
Ödemiş Cezaevi'nin açık kısmında 75, kapalı kısmında 360 mahkûm kalıyor. Bunlardan yüzde 80'i, dört fabrikayla yapılan anlaşma gereği ayakkabı üstü dikiyor. Bir mahkûm günde 5-6 çift ayakkabı dikebiliyor.
Ekmek içerden...
Cezaevi fırınında günde 5 bin ekmek üretiliyor. Cezaevinin ihtiyacı karşılandığı gibi, hastane, öğretmenevi gibi resmi kurumlara ekmek veriliyor. Cezaevinin ucuz ekmeği büfelerde de halka satılıyor.