Çevrimiçi zorbalığa karşı kampanya

Kampanyanın tanıtım toplantısında konuşan Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Fatmanur Altun, çevrimiçi zorbalığın nasıl yaygınlaştığına dair çarpıcı veriler sundu. Katılımcıları, çevrimiçi zorbalığı önlemek üzere yürütülecek kampanyanın gönüllü elçiliğine davet eden Altun, kampanya kapsamında sunulan araçları kullanmaları ve paylaşmaları için her yaştan internet kullanıcısını teşvik etmenin önemini vurguladı. Altun, çevrimiçi dünyada çocukların ve gençlerin paylaşım yapmada çok istekli olduklarına dikkati çekerek, “Bu, çocukların doğasına çok uygun geliyor ve bunu seviyorlar. Bir tarafta da buna muhatap olan çocuk ve genç açısından yıkıcı etkileri oluyor” dedi.

İNTERNET SİTESİ AÇILDI

Kampanya için “Zorbalık Şimdi Çevrimiçi” adıyla sosyal medya mecralarında şiddet ve nefret içeren paylaşımların sonuçlarına dikkat çeken bir video da paylaşıldı. Ebeveynler ile eğitimcilere yönelik bilgilendirici bir rehber, yetişkinlerin zorbalık konusunda bilgilerini arttırıp sınayabilecekleri kapsamlı bir ‘e-öğrenme’ bölümü ve ziyaretçileri içeriklere yönlendirme desteği veren bir sohbet robotu içeren “https://www.zorbaligiengelle.org” adlı web sitesi de oluşturuldu.

ÇEVRİMİÇİ ZORBALIK FARKI

‘ZorbalıgıEngelle.org’ adresinde yer alan bilgilere göre çevrimiçi (siber) zorbalık mekan tanımıyor. Yani okul, sokak gibi sosyal mekanları aşarak, çocukların odalarına kadar nüfus ediyor. İzleyici sınırı olmayan çevrimiçi zorbalık çok kısa sürede sayısız izleyiciye ulaşabiliyor. Sınırsız sayıda ve çeşitlilikte tekrarlanabilen siber zorbalık beğeni, yorum, paylaşım, kaydetme gibi davranışlarla kolaylıkla yapılabiliyor, içerik uzun yıllar erişilebilir olarak kalabiliyor.

NASIL ANLARSINIZ

* Kampanya kapsamındaki bilgelere göre, çocuğunuz her zaman yapılan bir şeye karşı ilgisini aniden kaybediyorsa, kaygılı davranışlarda bulunuyor ve soru soruyorsa, diğer çocuklarla oyun oynamak istemiyorsa, kardeşine vuruyor veya kötü davranıyorsa, kendine zarar veriyorsa, okula gitmek istemiyorsa zorbalığa maruz kalmış olabilir.

* Evde saldırgan davranmak, utangaçlık ve içe kapanıklık, takıntılı davranışlar sergilemek, uyku ve yemek alışkanlıklarında değişiklikler de çocuğunuzun zorbalığa maruz kaldığının göstergesi olabilir.

* Çocuğunuzun zorbalığa uğradığını fark ettiğinizde sakin olun ve bu konuda size anlattıklarını not alın. Çocuğunuzu rahatlatın, her şeyin düzeltilebileceği mesajını verin. Gerekirse öğretmeniyle görüşün. Zorbalığa uğramanın çocuğunuzun suçu olmadığını ona söyleyin.

ZORBALIK YAPAN SİZİN ÇOCUĞUNUZSA

* Eğer sizin çocuğunuz akranına zorbalık yapıyorsa bu davranışının asla kabul edilemez olduğunu belirtin. Ancak unutmayın ki çocuğunuz kendisi de zorbalık mağduru olabilir ve buna tepki olarak aynı davranışı gösterebilir. Böyle bir durumda çocuğunuzun zorbalığa uğramadığından emin olun.

* Eğer çocuğunuzla konuşmak sizin için zorsa (sakin kalamıyor ya da kontrollü tepkiler veremiyorsanız), onun da güvendiği bir yetişkinden destek alın.

KOMİK DEĞİL

Açılan ‘zorbaligiengelle.org’ adlı internet sitesinde, ailelerin zorbalığa karşı çocuklarını bilinçlendirmesi için öneriler de sıralandı. Buna göre hoşlanmadığı davranışları açıkça ifade etmesi için çocuğunuzu cesaretlendirin. ‘Bu komik değil’, ‘Bundan hoşlanmadım’, ‘Bunu bir daha yapma, hoşuma gitmiyor’ gibi net cümleler kurmasının önemini vurgulayın. Ayrıca çocuğunuzu yeni arkadaşlar edinebileceği farklı etkinliklere katılması için teşvik edin.

SANAL ZORBALIĞA KARŞI ÖNLEMLER

* Çocuğunuzu çevrimiçi ortamda paylaştığı şeylerin kalıcılığı ve olası sonuçları üzerine düşünmeye teşvik edin. Bu konuda uyarın, bilgilendirin.

* Kullanıcı engelleme, kötüye kullanımı bildirme gibi seçenekler ve güvenlik ayarlarını kullanabildiğinden emin olun.

* Çevrimiçi ortamda konuştuğu kişiler hakkında bilgilenin.

* ‘Ebeveyn denetim araçları’ olarak da bilinen çocuklara özel içerik sınırlayıcı filtre paketleri kullanın.

* Arkadaş kavramı ve paylaşım sınırlarının hassasiyeti hakkında konuşun.

* Çocuğunuzun kullandığı sosyal ağlara aşına olun.

* Çocuğunuzun ruhsal ve fiziksel olarak açıkça tehdit altında olduğunu tespit ettiğiniz an resmi makamlara başvurun.